Yeni Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, TBMM’deki dünkü oturumda bazı soru önergelerini yanıtladı.
Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde çalışan doktorların muayenehane açamamaları ve muayenehanesi olan veya özel hastanede tedavi ve ameliyat yapan öğretim üyelerinin ise üniversite hastanelerinde ders verme dışında tedavi ve ameliyatlara girememeleri, sağlık dünyasının en önemli tartışma konularından biriydi.
Bu uygulama nedeniyle tıp hocalarının bazıları üniversitelerden istifa ederek özel çalışmaya başlamışlardı.
Yeni Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, bu nedenle üniversiteden ayrılan tıp hocalarını yeniden kazanmak istediklerini, bu yönde çalışmalara başladıklarını açıklayınca, konu yeniden gündeme geldi. Müezzinoğlu’nun bu açıklaması, “tam gün uygulamasından geri adım” yorumlarına yol açtı.
Müezzinoğlu’yla dün bu konuyu konuştum. Müezzinoğlu, öncelikle sağlık haberlerinde çok dikkatli olunması gerektiğini, bu alandaki haberlerin toplumu çok hızlı bir şekilde olumlu veya olumsuz yönde etkileyebildiğini vurguladıktan sonra, görüşlerini şöyle özetledi:
“Birlikte formül bulacağız”
“Şu aşamada henüz formülümüz şudur, diyebilecek durumda değilim. Konu üzerinde arkadaşlarımızla çalışıyoruz. Bu çalışmalar sırasında üniversiteden ayrılan hocalarımızı da dinlemek, görüş ve önerilerini almak, birlikte bir çözüm geliştirmek istiyoruz. Biz hâlâ hekim açığı olan bir ülkeyiz. Bu nedenle bütün hekimlerimizden, uzman hekimlerimizden ve tıp hocalarımızdan azami ölçüde yararlanmak gerektiğini düşünüyorum. Bu amaçla hareket ediyorum. Bir yandan vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerinin en iyi düzeyde görülmesi bir yandan hekim ve hocalarımızın etik değerler çerçevesinde hizmet sunmaları temel hedefimiz.”
“Hocalar dönmeli”
Müezzinoğlu, üniversiteden ayrılan tıp hocalarıyla ilgili düşüncesini sorduğumda da şu değerlendirmeyi yaptı:
“Henüz bir formül geliştirmiş değiliz ama benim kişisel düşüncem üniversiteden ayrılan değerli hocalarımızın sisteme yeniden dönmeleridir, tedaviye katılmalarıdır. Hekimler, uzman hekimler, hocalarımız kolay yetişmiyorlar. Onlardan azami ölçüde yararlanmalıyız. Hocalarımız ayrıldıkları üniversitelerde yetiştiler, orada hoca oldular. Bu manada üniversitelerimizin de hakkı vardır. Üniversitelerimiz hocalarımıza, hocalarımız üniversitelerine katkı vermiştir. Vatandaşımız da hocalarımızın tedavisinden yararlanmalıdır. Bu itibarla ben istifa eden hocalarımızı geri kazanmak gerektiğini düşünüyorum. Bu yönde çalışıyorum.”
Sağlık Bakanı Dr. Müezzinoğlu, muayenehane veya özel sektörde çalışma nedeniyle hekimlerin töhmet altında bırakılmaması gerektiğini de vurguladı ve şu değerlendirmeyi yaptı:
“Her meslekte olduğu gibi hekimler arasında da etik değerlere uygun davranmayan 2-3 kişi çıkabilir. 2-3 hekim etik dışı davrandı diye tüm hekimlerimizi, hocalarımızı töhmet altında bırakmak doğru değildir. Bu yaklaşım nedeniyle de kırılıp, alınıp ayrılan hocalarımız var. Elbette meslek etiğine uymayan çalışmalar yapanlar varsa onlar tespit edilir ve hukuki gereği yapılır ama birkaç kişi böyle yaptı diye çok değerli hocalarımız, en ücra köşelerde 24 saat canla başla çalışan hekimlerimiz töhmet altında bırakılamaz.”
Üç temel hedef
Müezzinoğlu, yürüttükleri çalışmanın üç temel hedefini de şöyle açıkladı:
“Çalışmamızın hedeflerinden biri hekimlerimizi ve hocalarımızı bu töhmetten kurtarmaktır. Bu nedenle etik değerler konusunda kuşku uyandırmayacak bir çalışma yöntemi geliştirmek istiyoruz. Bir diğer temel hedefimiz, kuşkusuz vatandaşlarımızın şikayetlerini ortadan kaldırmak, en iyi, en kaliteli hizmeti en hızlı şekilde kendilerine sunacak bir sistem kurmak. Üçüncüsü de, vatandaşlarımızın istismar edilmesini önlemek. Bütün bu hedeflerimizi sağlayacak sistemi nasıl geliştirebiliriz? Cevabını aradığımız soru budur. Bu anlayışla, hekimlerimizin ve hocalarımızın da görüş ve önerileri ışığında bir sistem kurmak için çalışıyoruz.”