Milas’ta örnek birliktelik
Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat ile Milas Ticaret Odası Başkanı Reşit Özer, uyumlu çalışmalarıyla dikkat çekiyor.
İki başkan, ilçelerinin sorunlarına çözüm için kendilerini o kadar kaptırmışlar ki, varsa yoksa Milas...
Yapılacak çalışma hakkında mutlaka birbirlerinin görüşünü alıyorlar.
Bir konu gündeme geldiğinde ya Tokat Özer’i ya da Özer Tokat’ı arıyor.
***
İki başkanla sohbet sırasında Reşit Özer, zeytinin ön onayını Avrupa Birliği’nden aldıklarını, ilk 10 içinde ülkemizden sadece üç coğrafi işaret olduğunu söyledi, bunun az olmasından dert yandı.
İyi bir tanıtım yapmak istediklerini ancak pandemiden dolayı ellerinin kollarının bağlandığını kaydeden Özer, “Bu yıl zeytin hasadını belediye ile birlikte kasım ayında yapmak istiyoruz. Ama salgın ne olur bilemiyoruz” dedi.
***
Tokat ise, başlangıçtaki çalışmalarını sürdürmüş olsalardı, bugün Milas’ın çok farklı bir konumda bulunacağını belirtti, “Malum, pandemi patladı. Ayrıca Büyükşehir Yasası bize güç kaybettirdi. Yoksa hızımıza kimse yetişemezdi” diye konuştu.
***
Milas Ticaret Odası ve belediye güzel birliktelik sağlamış.
Bu konu sadece Milas’ta değil, bölgemizde de konuşuluyor. Hangi il veya ilçeye gitsem, Milas’ı örnek veriyorlar.
“Keşke bizde de aynı heyecan, aynı düşünce olsa da kentimiz kalkınsa” diye dert yanıyorlar.
Milas, örnek bir çalışma sergiliyor.
Darısı diğer kentlerdeki yöneticilerin başına.
Bir elin nesi, iki elin sesi var boşuna söylenmemiş.
Aman nazar değmesin...
1400 yuvada 13 bin leylek barınmış...
Can dostlara kurumların yaptığı yardımlarda artış görüyorum.
Hemen hemen tüm belediyeler, kamu kurumları ve vatandaşlar mama ve su ihtiyaçlarını karşılamak için seferber olmuş durumda.
Artık her konutta ya kedi, ya da köpek besleniyor.
Sadece bizim apartmanda en az yedi ailede kedi var.
Bazen kucaklarına alıp, bir dairenin önünde kedi sohbeti yapıyorlar, kurallara uyarak.
***
Bekârlığımda evimizden hiç eksik olmazdı kedi.
Aradan yıllar geçti, küçük oğlum Çağkan’ın ısrarları sonucu yeni doğmuş Zahar’la tanıştık.
Zahar, Rumence şeker demek...
Hülya hiç istemiyordu Zahar’ı, ancak geçen sürede alıştı.
Benden daha çok sevdiğini görüyorum artık.
Adeta evimizin dördüncü ferdi oldu.
***
İlk zamanlar söz dinlemiyordu, şimdi ise ne söylesen yerine getiriyor.
Yat diyorsun yatıyor, kalk diyorsun kalkıyor, otur diyorsun oturuyor.
Özellikle bana karşı aşırı bir sevgisi olduğunu hissediyorum.
Gördüğü zaman deli oluyor, ne yapacağını şaşırıyor, taklalar atıyor, etrafımda dolaşıyor.
Nereye gitsem peşimden geliyor.
Sevgini hissetmediği zaman da küsüyor insan gibi.
Dönüyor arkasını, yüzüme bakmıyor!
Zahar’la oynarken tüm yorgunluğumu atıyor, rahatlama hissediyorum...
***
Hayvan sevgisinin sadece kedi ve köpekle sınırlı olmadığını öğrendim, ADM-GDZ Elektrik Dağıtım şirketinin projesiyle.
Yaz mevsiminin habercisi leylekler için 10 yıldan fazla bir süredir elektrik direklerine yuva kurup zarar görmelerini önlüyor, aydınlatma şirketi.
2009’da başladığı ve hala sürdürdüğü bu proje, kuruma birçok ödül kazandırmış.
Hatta, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı projeyi örnek göstermiş.
Her yıl Aydın, Denizli, Muğla, İzmir ve Manisa’daki elektrik direklerine kurdukları 1400 yuvada, 13 bine yakın leyleğin barınmasını sağlamış, yaşamına katkıda bulunmuş.
Kurum kendini bu işe öyle kaptırmış ki, yuvaların hepsini takibe almış.
Yer yer düşen yavruların, ekip elemanlarınca yuvalarına geri konulduğunu, anne ve babaları tarafından yalnızlığa bırakılanların ekipler tarafından tespit edildiğini ve karınlarının doyurulduğunu duydum, mutlu oldum.
***
Bu ay sonu sıcak ülkelere gidecek leylekler.
Dünya turunun ardından yeniden gelecekler.
ADM-GDZ Elektrik Dağıtım çalışanlarının leyleklerin gitmesinin ardından boş durmadığını, hemen yuvaları yenilediğini, eskiyenleri de bakıma aldığını öğrendim.
***
Kedi, köpek ve leylekler için sadece vatandaşlar, belediyeler ve ADM-GDZ Elektrik Dağıtım şirketi değil, daha birçok kurumun desteklerini bekliyorum.
ADM-GDZ Elektrik Dağıtım şirketini de ayrıca kutluyorum.
***
Onlar bizim can dostumuz. İstekleri sadece sıcak bir yuva, su ve mama.
Bunu sakın ha sakın unutmayalım.
Zarar verenlerin de karşısında duralım, tepkimizi gösterelim..