Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, referandum kampanyasında sık sık 1930’ların tek parti zihniyetine atıf yapmıştı.
“Biz, CHP’nin tek parti zihniyetinden, baskılarından çok çektik. Bu milleti inim inim inlettiler” demişti.
Geçenlerde Aslı Aydıntaşbaş da, Başbakan’a yakın isimlerden, Pollmark araştırma şirketinin kurucusu Ertan Aydın’dan şu sözleri nakletti köşesinde:
“Nasıl ki Erdoğan 2002’de milli görüş gömleğini çıkardıysa, Kılıçdaroğlu da 1930’ların Kemalizm gömleğini çıkarmalı.”
* * *
Doğru da, Kılıçdaroğlu’ndan çıkarmasını istedikleri gömleği, geçen gün Erdoğan‘ın üzerinde görür gibi oldum ben...
Şöyle oldu:
Ankara Çayyolu’nda, özellikle gençlerin rağbet ettiği Park Caddesi’nde ailece sık gittiğimiz bir restoran var:
Butcha...
İki katlı, şık, nezih bir et lokantasıdır.
Bu köşede öyle bar-restoran övgü yazıları yazılmadığını bilirsiniz. Ama bu sefer gerekçem başka...
Butcha, geçen cuma 20.30’da, pavyonmuş gibi, parkalı, sakallı 5 sivil polis tarafından basıldı. Yemek yiyen çocuklu ailelerin masalarına gidildi. Kimlikler toplandı.
“İçkili lokantada 18 yaşından küçük çocuk bulundu ve ailesine teslim edildi” diye zabıt tutuldu.
“Biz zaten çocuklarımızla birlikteyiz” diyen aileler, “Kanun böyle” cevabı aldılar.
* * *
“Kanun” dedikleri, “Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu”...
Çıkarılış tarihi: 1934...
Yani “milleti inim inim inleten tek parti zihniyeti”nin eseri bir yasa...
O “baskı dönemi”ni aşmak isteyen bir hükümet ne yapar?
Yasalardan baskıcı hükümleri ayıklar değil mi?
“Güzel gömlekmiş, biraz da biz giyelim. Baskı yasalarını şimdi de biz başkalarını inim inim inletmekte kullanalım” demez.
Ankara Baro Başkanı’nın o an orada olması ve baskının basına yansıması sayesinde polis geri adım attı. Olayı fotoğraflayınca gözaltına alınmak istenen Başkan, baroyu arayıp avukatları teyakkuza geçirince polisler “Tamam tamam, şaka yaptık” dediler. Meclis’te BDP’li Hasip Kaplan “Siz Taliban mısınız” diye sordu. Emniyet müdürü “Yanlış olmuş” dedi. Vali soruşturma açtı. Ama dün işletmeden öğreniyorum ki, restoranın müşterisi de hafta sonu yarıya yakın azaldı.
Yani, “yıldırma operasyonu” başarıya ulaştı.
* * *
Yine cuma günü bir kadın Ankara’nın en işlek caddelerinden Tunalı Hilmi’ye geldi; yılbaşı için ışıklandırılan caddede tek tek mağazaları gezdi. Büyükşehir Belediyesi’nden geldiğini söyleyerek esnafa “Ağaçlara, direklere astığınız süslemeleri 3 gün içinde kaldırmazsanız ceza keseriz” dedi.
Esnaf şaşırdı. Kimileri ışıkları söktü. Bu arada yine Ankara gazetelerinin tepkisi üzerine Belediye “Bizim böyle bir müdahalemiz yok” açıklaması yaptı.
* * *
Anlaşılan, İzmir’de “korkmahemşerim.com” sitesi aracılığıyla Egelileri rahatlatmaya çalışan AKP’ye bu aralar, “sendekorkmabaşkent.com” sitesi gerekecek.
Bu tür vakalarda hükümet ciddi tepki göstermedikçe ve şikâyetçi olunan “30 model” yasaların baskıcı hükümleri ayıklanmak yerine “Sıra bizde” mantığıyla kullanıldıkça da “mahalle”de korku bitmeyecek.
NOT: Babamın vefatı dolayısıyla taziye bildiren, acımı paylaşan tüm okurlarıma içtenlikle teşekkür ediyorum. Sizler sağolun!