Aylin Öney Tan

Aylin Öney Tan

aylinoneytan@gmail.com

Tüm Yazıları

Bazı diziler turizm patlaması yaşatabiliyor, gastronomi turizmini tetikleyip market raflarına kadar ürünleri etkileyebiliyor. Bu yüzden pek çok ülke için bu yapımlar mutfaklarını tanıtmak için fırsat sunuyor

Turizmin yolu dizilerden geçiyor

Dizilerin etkisi sandığımızdan da güçlü olabiliyor. Geçen yıl Fransa’daki marketlerde “Emily in Paris” dizisinden esinlenilmiş donmuş yiyecekleri gördüğümde, “İş buralara kadar geldi demek ki?” demiştim. Nitekim hemen sonrasında İtalya devreye girdi ve dizi bir sonraki sezon Roma’ya taşındı. Bu diziler çekildikleri yerlerde turizm patlaması yaşatıyor, hatta Emily örneğinde olduğu gibi gastronomi turizmini tetikleyip market raflarına kadar ürünleri etkileyebiliyor. Kıyafetlerden aksesuarlara kadar ekranda görünen her şey satış rekorları kırıyor. Sırf bu açıdan “White Lotus” dizisinin Tayland’da çekilen son sezonununa bakmak yeterli. Tayland otoriteleri, çeyrek asırdır mutfaklarını tanıtmak için sistematik ve kararlı adımlar atıyor, bu konuda büyük yol kat ettiler. Ancak bu yapım tuhaf bir şekilde gastronomi konusunu tamamen ıskalamış, neredeyse tek bir yemek sahnesi, tek bir yiyecek yoktu. Oyuncuların kamışla yudumladığı taze Hindistan cevizi suyu ve kızıl turuncu rengiyle iyi görüntü veren papaya meyvesi dışında bir lokma yediklerini görmedik. Tek bir yemek sahnesi olmayan dizi gene de İngiltere’de Thai mutfağına talebi yüzde 25 artırmayı başarmıştı.

Haberin Devamı

Bir müze otel

Bundan yıllar önce, Bangkok’taki Chulalangkorn Üniversitesi’nin düzenlediği bir turizm kongresine konuşmacı olarak davetliydim. İkonik otel Mandarin Oriental’da düzenlenen kongreden sonra “White Lotus”un çekildiği üç otelde bizzat konaklama fırsatı buldum. Dizinin Phuket’teki Four Season Koh Samui Oteli’nde çekildiği söylense de bu da belli ki biraz promosyon. Çekim neredeyse tamamen Phuket’teki iki Anantara Oteli’nde gerçekleştirilmiş. Anantara otelleri şu anda Minor grubu bünyesinde, 2001 yılında Tayland’da William E. Heinecke tarafından kurulmuş. Dizide iki Anantara oteli tek gibi gösterilmiş. Anantara Mai Khao’daki odadan çıkıyorsunuz, kendinizi Anantara Layan havuzunda buluyorsunuz. Anantara Layan’ın kahvaltısı meşhurdur, kahvaltı salonu da ama dizide şöyle bir an ancak görülüyor.

Haberin Devamı

Turizmin yolu dizilerden geçiyor

Bangkok’taki butik The Siam ise bir müze otel. Tayland’ın en güçlü otelcilerinden Sukosol ailesinin mekânı, kent içinde mini bir mücevher, bahçesiyle bir vaha gibi. Tayland’da ipekçiliği canlandıran efsanevi Tim Thompson’un eski evlerinden birini bahçeye taşımışlar, orada yemek kursları veriliyor, kraliyet aşçılarının danışmanlığında eşsiz bir mutfakları var. Ancak dizide bunların hiçbiri yok. Sadece anne Kamala Sukosol, dizideki otel sahibi Sritala karakterine ilham kaynağı olmuş. Kamala Hanım üç sıra inci kolyesi boynundan eksik olmayan, eski stil kabartılmış saçlarıyla her zaman biblo gibi süslü bir Bangkok leydisi. Dizideki yansıması tıpkı kendi gibi.

Harika Tayland kampanyası

Anantara’ların açılması tam da Tayland’ın turizmdeki atılım yıllarına denk gelmiş. Tayland Turizm Otoritesi tarafından 1998-99’da, iki yıllığına başlatılan “Amazing Thailand/Harika Tayland” kampanyası o kadar başarılı olmuş ki, çeyrek asır sonra da devam ediyor. Proje bünyesinde geliştirilen “Thai Select” sertifikasyon sistemi, Tayland dışında gerçek ve otantik Thai mutfağı sunan restoranlara ve Tayland menşeli ürünlere kalite sertifikası veriyor. Böylece ülke mutfağının doğru ve kaliteli şekilde temsil edilmesini garanti ediyorlar. İngiltere’de Thai mutfağını gündeme getiren Busaba Thai restoranının açılması da 1999 yılında oluyor. Daha önce Wagamama zincirini yaratan Çinli restoran yatırımcısı Alan Yau tarafından açılan restoran, kısa sürede büyüyor ve Tayland dışındaki başarılı örneklerin başını çekiyor. Bu arada Alan Yau, sonradan Hakkasan dâhil yarattığı bütün markalarını satıp tek bir konuya odaklandı. Londra’da Yamabahce adında bir Türk pidecisi açtı. Bir tek kare bile yemek resmi olmayan dizi bile dünyada Thai mutfağına ilgiyi yüzde 25 artırdığı düşünülürse, gerek Tayland Turizm Otoritesi örneğinden, gerekse de Alan Yau’dan çıkarmamız gereken çok ders var.

Turizmin yolu dizilerden geçiyor