En ölümcül ayı geçiren ABD’de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 20 bini aşmış durumda. Neredeyse geçen haftadan beri günde ortalama 2 bin ABD’li hayatını kaybediyor.
Ülke koronavirüsle mücadelesini sürdürürken, Amerikan sağlık sistemi de tekrar sorgulanmaya başladı. New York Valisi ve Belediye Başkanı, neredeyse her gün eksik yatak kapasitesinden, yetersiz solunum cihazları ve kısıtlı sağlık çalışanı olmasından şikayetçi.
Başkan Donald Trump ise, geçmiş dönemlerdeki sağlık sisteminde yapılan hataları ve çalışmayan yönleri eleştiren açıklamalarda bulunuyor. Hatta Trump, eksiklikleri giderebilmek amacıyla, 1950’de çıkarılmış “Savunma Üretimi Yasası”nı devreye alıp özel şirketlere ihtiyaç duyulan tıbbi malzemeleri üretmeleri emri verdi.
Peki, tüm bunlara neden olan Amerikan sağlık sistemi hakikaten çöktü mü?
ABD’de sağlık konusu, her başkanlık seçiminde gündeme gelir. Hatta sağlık politikaları, her yönetimde farklı adımlarla değişir. Amerikan Hastaneler Derneği’ne göre toplam hastane sayısı 6bin 146. Bunun 5 bin 198’i halk hastanesi. ABD hastanelerinde toplam yatak kapasitesi 924 bin 107. Beyaz Saray’ın kaynak olarak kullandığı HealthData’ya göre virüs salgınıyla beraber 86 bin 379 yatağa ihtiyaç var. Hastanelerin toplam masrafı ise 1 trilyon doları geçmiş durumda. Sağlık sigortası şirketlerinin ABD’deki pazar payı 1.1 trilyon dolar. Yanlış duymadınız. Trilyon dolar! Müthiş bir rant dönüyor... Bu yüzden sağlık sigortası şirketleri, Washington’da sadece geçen yıl 155 milyon dolardan fazla harcayıp, Kongre’yi etkilemeye çalışmış.
Gelin, bir de doktorların durumuna bakalım. ABD’de 1 milyon dolayında doktor bulunuyor. ABD doğumlu olmayan sağlık personeli sayısı 164 bin iken, yüzde 17’si Amerikan vatandaşı da değil... ABD Tıp Derneği’ne göre ülkede 2030’a kadar 105 bin doktor açığı olacak. Yakın zamanda, ABD Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Birimi tarafından “Tıp profesyonelleri için vize güncellemesi” adı altında yurtdışından acilen sağlık personeli alınacağı bildirildi.
27 milyon sigortasız!
Sağlık sisteminin neden işlemediğine ilişkin örnekler de vermek istiyorum.
İki hafta önce, Kaliforniya’da Kovid-19 hastası 17 yaşındaki genç sigortası, olmadığından hastaneye alınmadı ve hayatını kaybetti. Boston’daysa sigortasız kadına 34 bin 927 dolarlık koronavirüs tedavi faturası çıktı. FairHealth’in son raporunda sigortasız bir hastanın Kovid-19 faturasının 73 bin dolara kadar çıkabileceğine ilişkin şok edici detaylar var.
Şayet koronavirüs kaptınız ve sigortalıysanız, bu kez ödeyeceğiniz miktar, tedavinin şekline göre 9 bin ile 20 bin dolar arasında. Evet bu rakamlar gerçek ve ABD medyasında da yer aldı. Trump yönetimi, böyle hikayelerin artması ve sigortasız Kovid-19 hastalarının durumlarının ciddileşmesi üzerine, bu kişilerin ücretsiz tedavi olacağını açıkladı. Dün konuştuğum, New York’taki bazı sigorta temsilcileri, henüz kararların uygulama aşamasına gelmediğini belirtti.
ABD’de 27 milyon sigortasız insan var. Yaklaşık 325 milyonluk ülkede koronavirüsle tekrar gündeme gelen sağlık sistemindeki sorunların, bir an önce çözülmesi gerekiyor. O nedenle Trump’ın koronavirüsle mücadele büyük bir sınav verdiğini söyleyebilirim.
New York’taki Türk doktorlarımızın gözlemleri
‘Yaygın testler önemli’
Türk-Amerikan toplumunun sevilen isimlerinden, New York Presbyterian Hastanesi’nde görevli başarılı doktorlardan Özgen Doğan ile konuşma fırsatım oldu. Dr. Doğan, Kovid-19 salgınının New York’ta hayli kötü olduğunu, tam anlamıyla bir savaş alanında çalıştıklarını belirtirken, yakın çalışma arkadaşlarından virüs kapanlar olduğunu anlattı. Şu anda çok konuşulan plazma tedavisi gibi yöntemlerin yararlarının tam olarak ispat edilmediğine dikkati çeken Doğan, Kovid-19’la mücadelede testlerin çok yaygın bir şekilde yapılmasının önemli olduğunu vurguladı. Dr. Özgen’e göre testi “negatif” çıkan sağlık çalışanlarına bile, her gün yeniden test yapılmalı.
Dr. Doğan, yerel tedbirler, ileriye yönelik önlemler ve güçlü iletişim sayesinde bu virüsle mücadelede olumlu sonuçlar almanın mümkün olduğunu söyledi. Doğan, Apple ile Google’ın koronavirüs bulaşanların tespiti için ortak uygulama geliştirme konusunda anlaştıklarını, bunun da çok önemli bir gelişme olduğunu sözlerine ekledi.
‘Evde kalmanın faydaları’
Türk-Amerikan Tabipler Derneği Başkanlığı da yapmış, Türk toplumu içinde önemli hizmetleri bulunan Montefiore Hastanesi’nde görevli Dr. Nejat Kıyıcı da, hastanelerinde çok sayıda Kovid-19 hastası bulunduğunu. ancak evde kalmanın çok işe yaradığını söyledi. Hasta sayısının, söylenenin en az 3 katı olduğunu ve insanlara hala yeterince test yapılmadığını belirten Kıyıcı, geçtiğimiz hafta New York’ta vaka ve ölü sayısının zirve yaptığını hatırlattı. Dr. Kıyıcı, “Eğer insanlar evde kalırsa, 3-4 hafta içinde sayı bir hayli düşecek” dedi. Normalleşmenin Haziran’dan önce olmaması gerektiğini dile getiren Kıyıcı, bunun öncesinde her yerin açılmasıyla hasta sayısının tekrar artabileceğinin altını çizdi. Kıyıcı’ya göre ABD’de virüse karşı önlemlerde geç kalındı.
Tek Türk cenaze firmasının sahibi Ahmet Kargı: Kabusu yaşıyoruz!..
New York kentinde 12 yıldır cenaze işleri yapan Ahmet Kargı, koronavirüs salgınıyla hayatını kaybedenlerin cenaze işlemlerini yapan tek Türk firmasının sahibi. Yardımseverliği ve Türk-Amerikan toplumuna destekleriyle bilinen Kargı, bu işi, toplum liderlerinden Erhan Yıldırım’dan devraldığını söylüyor. Kovid-19’dan hayatını kaybedenlerin defin işlemlerinde yaşadıklarını anlatan Kargı, cenaze törenlerinin 10 kişiyle sınırlı olduğunu belirtti. Birçok aile ferdinin, isteseler de cenazeye katılamadığını, bu yüzden defin işlemini, söz konusu kişilere internet üzerinden canlı olarak yayınladıklarını söyledi. Önceki gün 1.5 saat içinde 3 ayrı defin talebi geldiğini, New York’ta ölü sayısının ciddi şekilde arttığını belirten Kargı, “Ben ömrümde böyle bir şey görmedim” diyor.
Kargı, mevtayı hazırlarken artık suyla yıkamak yerine, kefen üstünden teyemmüm yaptıklarını ve metal bir tabuta koyduklarını da belirtti.
‘Polis engellemeye başladı’
Son zamanlarda yaşadığı bir olayı anlatan Kargı, “Cenaze törenine gelmek isteyen kalabalık grubu polis, mezarlık girişinde engelledi. Çünkü yasal olarak artık kalabalık grupların bir arada bulunabilme imkanı ortadan kalktı. Elbette bunu mevtanın yakınlarına anlatmak çok zor oluyor ve çok acı bir durum yaşıyoruz” dedi. Kargı, bununla birlikte bazı aile fertlerinin sorumsuz davranarak kurallara uymadığını, kendileri dahil herkesin sağlığını tehlikeye attığını, bundan da tedirgin olduklarını kaydetti.
Son dönemde sahtekarların da türediğine dikkat çeken Kargı, bazı insanların, sahiplenilmemiş cenazeler için internetteki yardım siteleri üzerinden para toplayıp, işi ticarete döktüğünü de anlattı.