04.03.2021 - 17:19 | Son Güncellenme:
M. Ö. 3 Yüzyıl'da kurulmuş olan Kalemegdan, 1521 yılından bu yana değişmeyen yapısıyla hala kültürel dokusunu korumaktadır. Özellikle Roma İmparatorluğu döneminde askeri olarak önemli bir kale olarak öne çıkan yapı, geçmişten günümüze yapılan farklı restorasyonlarla doğallığını korumayı başarmıştır. Üstelik 53 hektarlık alanı kapsayan kalenin altında, Atilla'nın mezarı olduğuna inanılmaktadır.
Hareketli kent yaşamına şahit olabilmek için Knez Mihailova Caddesini mutlaka gelip görmeniz gerekiyor. Kalemegrdn’dan ayrılarak kısa sürede caddeye ulaşabilir ve ayrıca pek çok fırsattan yararlanabilirsiniz. Roma İmparatorluğu dönemine kadar uzanan bu cadde, uzunluğu ve yapısı itibariyle İstiklal Caddesi'ni de oldukça andırmaktadır. Ayrıca 1 kilometre uzunluğundaki bu caddede pek çok farklı mimari yapıya da şahitlik edebilirsiniz.
Bohem yaşam tarzının merkezi konumu olarak öne çıkan Skadarlija, Belgrad şehrinin eski bölgeleri arasında yer almaktadır. Özellikle 1830 yılında buraya yerleşen çingenelerin bölgeyi bu noktaya getirdiği biliniyor. 1854 yılında yapılan restorasyon ile daha modern hale getirilen skadarlija, Sırp mutfağı ile beraber yerel müzik kültürüne en iyi şekilde yansıtmaktadır.
Balkanlarda yer alan örneklerine nazaran Aziz Sava katedrali en büyük olan yapıdır. Yapımına 1935 yılında başlanan Katedral, Mimari yapısıyla Ayasofya'yı oldukça andırsa bile, ne yazık ki İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi saldırıları ile büyük oranda yıkılmıştır. Sonra önemli mimarların elinde tekrar hayat bulan katedral günümüzde en çok ziyaret edilen alanlardan biridir.
Değişik hayvan türlerine ev sahipliği yapmasının yanı sıra, zengin bitki örtüsü ile harika bir doğal güzellik sunmaktadır. Özellikle Sava Nehri kıyısında yer alan harika bir vaha görünümü vermektedir. Yaz aylarında yoğun ilgi gören bölge, yaklaşık 2,5 kilometre uzunluğundadır. Bu güzel adayı Belgrad'a geldiğiniz zaman mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Eski Şehrin merkezi olarak bilinen Cumhuriyet Meydanı, her türlü motorlu taşıta kapalı olduğundan keyifli bir ziyaret imkanı tanımaktadır. Özellikle zengin tarihi dokusuyla harika bir turistik ziyaret imkanı tanıyan meydan, ayrıca pek çok sosyal olanaktan yararlanma imkânı vermektedir. Harika Müzeler, tiyatro alanları ve dinlenmek için kafeler meydanın en özel kısımlarını teşkil etmektedir. Belgrad'a geldiğin zaman mutlaka görmeniz gereken yerler arasında geliyor.
Dünyanın en önemli bilim insanları arasında yer alan Nikola Tesla, alternatif akımın mucidi olarak bilinmektedir. Aynı zamanda günümüz elektriğin kullanım şeklini bulan bilim insanı olarak da öne çıkıyor. Diğer yandan Sırp asıllı bilim insanı olması sebebiyle 1952 yılında Nikola Tesla müzesi açılmıştır. Bu müze içerisinden Nikola Tesla'nın çalışmalarını, binlerce dokümana ve çok farklı kitap, dergi, fotoğraf ve alet ile çizimlere şahitlik edebilirsiniz.
Kültürel ve tarihi yapılarıyla Zemun bölgesi en önemli miraslar arasında yer almaktadır. 1934 yılına kadar bağımsız bir ülke olan bu bölge, Neolitik çağdan Roma İmparatorluğu’na kadar ve günümüze değin birçok mimari yapıyı sunmaktadır.
Avrupa'dan dünyaya açılmış pek çok ünlü sanatçı ile beraber, aynı zamanda Yugoslavya döneminde yetişmiş önemli ressamlara ait eserlere de bu müziği üzerinden ulaşabilirsiniz. Arkeoloji kategorisi, sanat kategorisi ya da antik dönemden günümüze ulaşmış pek çok koleksiyon sizleri bekliyor.
Roma döneminde şehirlerin inşası için taşların çıkarıldığı bölge olarak taş Meydan bilinmektedir. Pek çok farklı eser ve tarihi yapısı ile beraber hikayeleri üzerinden, Taş Meydan Belgrad’da mutlaka görmeniz gereken yerlerden biridir.