06.09.2008 - 00:49 | Son Güncellenme:
ÖMER ERBİL İstanbul
Prof. Yusuf Halaçoğlu: "Ziyarete aslında karşı değilim. Muhakkak diyalog kurulmasından yanayım. Lakin, futbol müsabakası bahane edilerek görüşülmesini devlet açısından ciddiyetsiz buluyorum. Sorunları her iki taraf da masaya oturarak çözer.
Ermenistan hala Kars Anlaşması'nı tanımıyor, sınırları yok sayıyor. Bu konuda fanatikler. Azerbaycan'ın gönlü alınmalıydı. Azerbaycan, bizim topraklarımızı işgal eden bir ülkeyi ziyarete gitse ne düşünürdük?"
Prof. Selim Deringil: "Önemli bir jest olarak görüyorum. İki ülke arasında yakınlaşmayı, ileride daha makul açılımları sağlayacak. Umarım tatsız şeyler yaşanmaz. Türkiye ile Ermenistan arasındaki sorunun çözülmemesinden dolayı çıkar sağlayan çevreler var. Onlar da şu an tepki gösterip muhalefetlerini yapıyor. Bu muhalefet Ermeni diasporası içinde de var."
Prof. Ayhan Aktar: "Gül çok yerinde bir tavır gösterdi. Çok cesur bir hareket. 1991-1993 yılları sırasında Levon Petrosyan Türkiye ile yakınlaşma siyaseti güttü. Ancak, bu siyaset dönemin egemen zihniyeti tarafından geri püskürtüldü.
Ermeni diasporası elbet bundan rahatsızlık duyacak. Çünkü, fakir bir Ermenistan'ı diaspora istediği gibi yönlendiriyor. İki ülke halkları arasında değil, devletler arasında soğukluk var. İstanbul'da 60 bin Ermenistan vatandaşı çalışıyor, sorun da yok."
Dr. Mehmet Ali Kılıçbay: "Gayet olumlu. Tarihte bütün toplumlar arasında çatışmalar, kinler oluşuyor.
Tarihin içine saplanıp kalmanın alemi yok. Bugünü yaşıyoruz. Hesaplaşma zamanı gelmiştir. Her iki tarafın çok ciddi hassasiyetleri aşılmış değil ama, aşılması için önemli bir adım. Ermeni diasporası sert siyaset izleyecek. Diasporalar sertliği sever, çünkü, tuzu kurudur. İplerin elinden kaçmasını istemezler."