SiyasetNasıl bir sosyal demokrat parti?

Nasıl bir sosyal demokrat parti?

12.09.2008 - 15:35 | Son Güncellenme:

Dursun YILDIRIM:

Nasıl bir sosyal demokrat parti

Ben DİSK'e Bağlı Banksen Sendikası'nda 12 Eylül Darbesi sonrası kapatılıncaya kadar Yönetim Kurulu Üyeliği yaptım. Sendikanın faaliyetlerinin serbest bırakılmasından sonra İş kolu değişikliği nedeniyle Yönetimde görev almadım.
Yazı dizinize daha önce Muğla Gelişim Hareketi İnternet sitesinde yayımlanan 'Nasıl Bir Sosyal Demokrat Parti' adlı yazım ile katılmak istiyor, çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum:
22 Temmuz seçimleri öncesi yürütülen seçim kampanyaları sağda ve solda hayli ilginç gösteri ve farklı gelişmelere sahne oldu. Örneğin bağımsız aday olarak ortaya çıkan Baskın Oran ve Ufuk Uras’ın seçim kampanyalarını gönüllü olarak yönetenler arasında; küresel savaş karşıtları, çevreciler, cins ayrımcılığının zararlarını azami ölçüde yaşayanlar, yeni bir sol arayışı içinde olan gençler, sosyalistler, sosyal demokratlar ve evrensel solun diğer temsilcileri vardı.
Görüldüğü gibi barış ve özgürlükten yana olan solun tüm kesimleri, parlamentoda, kendilerini temsil etme yeteneği ve becerisine sahip olacak kişiler olarak gördükleri isimler etrafında birleşerek, bir seçim kampanyası yürütme basiretini gösterdi. O halde bu anlatmaya çalıştığım kesim, solu en geniş anlamda temsil edebilecek bir örgütlenme etrafında neden buluşma yeteneğini gösteremesin. Tabi ki bu buluşma öncesi yapılacak olan çalışmalarda insan faktörü önemli bir rol oynayarak, yeni tip örgütlenmede sağlam bir alt yapı oluşturulmasına azımsanamayacak boyutta katkılarda bulunacaktır. Bu nedenle yapılacak olan çalışmalara katılacak kişilerin uzlaşmaya ve yeniliğe açık, sorun üretmeyen, sorun çözmeye yönelik, geniş açılımlı niteliklere sahip özellikte olmaları sürecin başarılı bir şekilde yürütülmesi açısından oldukça önem taşımaktadır.
Böylesi bir örgütlenme ise ancak, bu geniş kesimlerin ekonomik, sosyal, ve siyasal taleplerini ortak bir pota içinde buluşturmakla olanaklı olabilir. İşte bu nedenle solda en geniş kitleleri bir çatı altında toplayabilecek örgütlenme, ancak yeni bir anlayışla, günümüze ve konjonktüre uygun sosyal demokrat bir parti ile olanaklı olabilir. Bu parti nasıl olmalıdır sorusunu ortaya atarken, solda yeni ve yapıcı bir tartışma sürecine girilmesi gerektiği düşüncesiyle hareket ettim. Katılımcı birey olarak bir sosyal demokrat partide aranılacak kriter ve programatik hedefler konusunda kendi düşüncelerimi özetle söyle sıralayabilirim.

Haberin Devamı


ENTERNESYONAL BİR ÇİZGİ İZLEMELİ
Her alanda globalleşmenin yoğun olarak yaşandığı tarihsel bir geçiş süreci içinde bulunuyoruz. Dünya halklarının karşılıklı bağımlılıklarının bu denli iç içe geçtiği dönemde, solun önemli evrensel değerlerinden biri olan uluslar arası dayanışma daha da yaşamsal bir hal almış bulunuyor. Günümüzde artık hiçbir halk, kendi dışındaki halkları yok sayarak, görmemezlikten gelerek veya başka nedenler ileri sürerek sorunları çözebilme ; barış ve huzur içinde yaşama şansı ve hakkını elde edemez.. Yani solun uluslar arası dayanışmayı öne çıkarması, tarihsel bir nesnellik olarak önümüzde duruyor.


ULUSALCI OLMAYAN AMA ULUSALCILIĞI DA ANLAMAYA ÇALIŞAN BİR ANLAYIŞLA HAREKET ETMELİ
Sol her ne kadar enternasyonalist bir çizgiyi savunsa da, tarihsel olarak, ulusalcı eğilim ve onun ideolojik hegemonyasının, geniş halk yığınları üzerindeki etkisini dikkate almadan yerel düzeyde politikalar üretebilme olanağı elde edemez. Bu anlamda yerel sorunlarla global sorunlar arasındaki bağı geniş halk yığınlarına gösterebilmek için ustalık isteyen etkin politikalar üretilmeli, kestirmeci, kolaycı çözüm ve önermeler yerine, daha derin analizler yaparak sorunlara yaklaşmalı.

Haberin Devamı


BARIŞI VE HALKLARIN KARDEŞLİĞİ İÇİN MÜCADELE ETMELİ
Yaşadığımız topraklar üzerinde değişik halkların birlikte oluşturduğu bir yaşam ve kültür mirasına sahip bulunmaktayız. Bu denli içi içe geçmiş bir kültürel yapıya sahip topraklar üzerinde ari bir ulus ve toplumdan söz etmek tarihsel gerçeklere pek uygun bulunmuyor. Kaldı ki kültürel mozaiğin bu denli çeşitli olduğu bir ortam, ulusların barış ve kardeşlik içinde bir arada yaşaması konusunda bize oldukça zengin pratik deneyimler kazandırmış bulunmaktadır. Bu olguyu göz önünde bulundurarak, ülkemiz toprakları üzerinde yaşayan halkların dil ve kültür farklılıklarını teke indirme anlayışlarına karşı mücadele etmeli, halkların bu farklılıklarını demokratik ve özgür bir ortamda daha iyi kullanabileceği kulvarlar yaratılmalıdır.
Bu bağlamda kürt halkı ve diğer azınlıkların hak ve özgürlüklerine demokratik ve evrensel hukuk normlarında bakan bir anlayışın formüle edilmesi sağlanmalı ve sorunun çözümünün sürekli olarak başka baharlara ertelenmesine karşı çözümleyici seçenekler geliştirilmelidir.

Haberin Devamı


GLOBALİZME KARŞI OLAN AMA GLOBALLEŞMEYİ ÇÖZÜMLEMEYE ÇALIŞAN
Bilim-teknoloji bilhassa bilişimde yaşanılan olağanüstü gelişim ve ilerlemeler sonucu sermaye sınır tanımayan bir akışkanlık özelliği kazanmış bulunmaktadır. Bu durumu değerlendiren kapitalist girişimciler, ucuz işgücü ve hammadde girdilerini hangi ülkede daha sorunsuz ve ucuz yollardan elde ediyorsa, ikircimsiz olarak yatırımlarını oraya yönlendiriyorlar. Emperyalizmin nitelik değiştirmesi sonucu oluşan ve sermayenin sınır ve kural tanımaz tavrı sonucu oluşan bu durum globalizm olarak tanımlanabiliyor. Tabi ki böyle bir dönemde ulus-devlet yapısı sorgulanmakta, globalleşmeye geçişte sancılı, çatışmalı; oldukça girift sorunların oluştuğu bir süreç yaşamaktayız.
Globalleşmenin emekçiler üzerine getirdiği bu ağır ekonomik ve sosyal sorunlarla birlikte barış, demokrasi ve emekten yana güçlerin, dünya ölçeğinde daha kolay bir araya gelip, ortak tavır almasının nesnel koşulları da oluşmaya başlamıştır.
Bu süreci iyi algılayıp, mevcut duruma uygun politikalar geliştirmeli, daha sonraki dönemleri de bilincimize çıkaran bir örgütlenme anlayışı içinde harekete geçebilmeliyiz.

Haberin Devamı


EZBERLENMİŞ ve KLİŞELEŞMİŞ SÖYLEMLERDEN UZAK DURMALI
Globalleşmeyi ve getirdiği sonuçları iyi analiz edip tanımladıktan sonra, kapitalizmin eski haline göre yaptığımız değerlendirmeleri yeniden gözden geçirerek; düşünce yapımızı sorgulamalı, klişeleşmiş söylem ve davranışları bir kenara bırakarak yeni yaklaşımlar geliştirebilmeliyiz.


HALKIN HİZMETİNDE DEMOKRATİK VE SOSYAL BİR HUKUK DEVLETİNİ SAVUNMALI
Globalleşmenin getirdiği olanakların da etkisiyle demokrasi, insan hakları, ekonomik hak ve özgürlükler ile vatandaşlık hak ve sorumluluklarının bilincine vardıkça halkın mevcut devlet yapı ve işleyişiyle çelişkileri artmakta ve çözümlenemeyen sorunlar derinleşerek devam etmektedir. Günümüzde eski baskıcı militarist devlet anlayışıyla halkı yönetmek olanaklı değildir. Bu bağlamda devletin işlevi ve yapısı sorgulanarak halkla çelişki ve çatışmaları olağanüstü boyutlara gelmiş yapısı yeniden düzenlenerek halkın hizmetinde olan bir aygıta dönüşmesinin sağlanması gerekiyor.
Laik ve sosyal bir hukuk devleti çatısı altında her türlü totaliter ve fundemantalist anlayıştan uzak, devletin her türlü din ve inançlara eşit mesafede olmasını savunmalı, kendi bütçesini kendi oluşturan diyanetin özerk bir kurum haline gelmesinin sağlanması için projeler üretilmeli.
Toplumda yapay olarak yaratılmaya çalışılan laik, anti-laik ayrışma ve çatışmalarının önüne geçilmesi için yeni politikalar üretilmeli; içinde sivil toplum kuruluşlarının da yer aldığı ilgili kişi ve kurumların katılımıyla yeni bir toplumsal anlayış konsepti oluşturulması girişimlerine girilmeli..

Haberin Devamı


SOSYAL DENGELERİ GÖZETEN ADİL BİR GELİR DAĞILIMI
Globalizmin tüm ülkelerde estirdiği acımasız sömürü politikaları ülkemize de yansıyarak, gelir dağılımında derin uçurumlar oluşmasına neden olmakta; bunun sonucu toplumda açlık sefalet, ve sosyal felaketlere varan trajik, dramatik olaylar yaşanmaktadır. Bu olumsuz tablonun zararlarının minimize edilmesi için daha adil bir gelir dağılımın yapılması doğrultusunda somut bilimsel çağdaş projeler geliştirip bir an önce hayata geçmesi için çalışmalara başlanmalı.


YOKSULLUĞA VE YOLSUZLUĞA KARŞI PROJELER
Gelir dağılımındaki adaletsizlik, sistemin çürümüş yapısının getirdiği ve adeta bir yaşam normu şekline dönüştürdüğü yolsuzluklar, yoksulluğun artmasının en büyük nedeni olmaya devam etmektedir. Buna karşı yeterli önlem alınması ertelendikçe, toplumda hırsızlık, kapkaç, köşe dönme olayları sıradan olaylarmış gibi algılanmaya devam edecek; sonuçta toplumsal çürüme tedavi edilmesi zor bir noktaya gelecektir.
Bu nedenle yolsuzluk ve yolsuzluğun giderek ortadan kalkması için ciddi önlemler alınarak, program ve projeler üretilmesi en ivedi sorun olarak ülkenin ve insanlığın önünde duruyor. Bu bağlamda soruna karşı verilecek mücadelede diğer küresel güçlerle bir araya gelerek ortak bir duruş ve tavır içine girilmesi doğrultusunda araçlar oluşturulmalıdır.


İŞSİZLİĞİN GİDERİLMESİ İÇİN YAPILACAK ÇALIŞMALAR
Kapitalizmin mantığı her türlü olanak ve fırsatı, daha fazla kar, daha güçlü sermaye anlayışına göre değerlendirdiği için , bilgisayar teknolojisinin üretim sürecine girmesiyle egemen güçler, daha fazla çalışanı üretim süreci dışına itmeye başladı ve günümüzde işsiz sayısı rekor sayılacak rakamlara ulaştı.
Diplomalı diplomasız diye nitelen birçok işsiz, toplumun bağrında tedavisi oldukça zor sosyal bir yara olmaya devam ediyor. Bu durum sosyal psikolojik rahatsızlıklara neden olduğu için, ağır toplumsal depresyon ve travmatik durumlarla karşı karşıya bulunuyoruz.
Globalizmin uyguladığı ekonomik ve sosyal politikalarla ilintisi nedeniyle işsizliğin ortadan kaldırılması küresel bir karşı duruş politikası geliştirmemizi de zorunlu kılıyor. Bu bağlamda globalizme karşı emekten yana olan tüm küresel güçlerle dayanışma içinde hareket edilmesi nesnel bir gerçeklik olarak önümüzde duruyor.


SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ VE EMEKLİLERİN YAŞAMLARININ İYİLEŞTİRİLMESİ.
Geçmişte izlenen yanlış politikalar nedeniyle zor duruma düşen sosyal güvenlik kurumları emeklilerin ve çalışanların ekonomik ve sağlık ihtiyaçlarına yanıt vermekte zorlanmakta, bu durum sosyal güvenlik sisteminin varlığını ciddi bir şekilde tehdit etmektedir. Sosyal güvenlik sisteminin iyileştirilmesi için yeni kaynaklar yaratılmalı ve emeklilerin ekonomik durumu düzeltilerek insanca yaşayacağı bir düzeye getirilmelidir.


GENÇLİK SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE SOSYAL POLİTİKALAR GELİŞTİRİLMELİ
KADIN HAREKETİNE DEMOKRATİK ÇÖZÜMLER GELİŞTİLMELİ
TARIM VE KÖYLÜNÜN SORUNLARI
SANAYİLEŞME
ÇEVRE VE DOĞAL ORTAMIN KORUNMASI İÇİN ÇALIŞMALAR
Yukarıda belirtilen ana başlıklar dışında kalan değişik alanlarda da, daha doğrusu hayatın içinde, insanı ve doğayı ilgilendiren her konuda söyleyecek sözü olan sosyal demokrat bir harekete toplumun her zamandakinden çok gereksinimi bulunmaktadır.

KEŞFETYENİ
Süper Baba'nın yıldızıydı! Eşi de Yeşilçam oyuncusu çıktı
Süper Baba'nın yıldızıydı! Eşi de Yeşilçam oyuncusu çıktı

Cadde | 31.03.2025 - 12:01

“Perihan Abla” dizisindeki sempatik “Şakir” karakteri ve “Süper Baba”da izleyiciyle buluşan “Fiko” rolüyle hafızalara kazınan Şevket Altuğ'un 54 yıllık eşi bakın kim çıktı...