Siyaset'Askerimizin elinden bir kaza çıkabilir'

'Askerimizin elinden bir kaza çıkabilir'

17.04.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Ege’de yine kayalık tahriki. Yunanlı bir grup, Didim açıklarındaki bir kayalığa bayrak dikti, Türk askeri indirdi. Olaya tepki gösteren Bakan Çavuşoğlu, ‘Tehlikeli adımlar atmayın. Bir kaza çıkabilir’ dedi.

Askerimizin elinden bir kaza çıkabilir

Türkiye ile Yunanistan arasında son dönemde yeniden gündeme gelmeye başlayan Ege’deki kronik anlaşmazlıklarla ilgili gerilim, Yunanlı bir grubun tahriki ile arttı. Didim açıklarındaki yerleşim bulunmayan bir kayalığa bir grup Yunan sivilin diktiği Yunan bayrağı, adaya çıkan Türk askeri tarafından indirildi. Olaya sert tepki gösteren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu “Komandolarımız gitti aldı, bu problem değil, gene alırız, yaparız ama bunlara ne gerek var? Karşı tarafın bu tür adımlardan kaçınması gerekiyor. Biz her zaman söylüyoruz. Burada tehlikeli adımlar atmayın. Bir kaza çıkabilir. Ya da askerlerimizin elinden bir kaza çıkabilir” dedi.

Haberin Devamı

Hurşit kayalıkları

Türkiye ile Yunanistan arasındaki Ege’de yeni bir bayrak olayı yaşandı. Bir grup Yunan sivil, geçtiğimiz cuma akşamı Didim açıklarında yerleşimi bulunmayan “Hurşit kayalıkları” diye anılan bir adaya çıkarak, Yunan bayrağını dikti. Türkiye, bunun üzerine bölgeye sahil güvenlik ekiplerini ve SAT komandolarını yönlendirdi. Adaya çıkan Türk askeri, Yunan bayrağını indirdi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da dün NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ile ortak basın toplantısı sırasında soru üzerine, şu değerlendirmede bulundu: “Üç sivil sanırım böyle bir davranışta bulunmuş. Komandolarımız gitti aldı, bu problem değil, gene alırız, yaparız ama bunlara ne gerek var? Karşı tarafın bu tür adımlardan kaçınması gerekiyor. Ya da durup dururken ilişkileri gerecek, Ege’de bir krize yol açacak adım atmamaları gerekiyor. Attıkları zaman da karşılığını buluyorlar. Dolayısıyla bu popülizmin de Yunanistan’a bir faydası yok. Biz iki NATO müttefiki ülke olarak daha pozitif gündeme odaklanmamız lazım. İkili ilişkilerimizi somut projelerle, demiryolu projeleriyle, İzmir-Selanik arası deniz seferleriyle diğer alanlardaki iş birliğimizle daha da güçlendirme yolunu tercih etmeliyiz.”

Haberin Devamı

‘Görüş birliği yok’

Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sorunlar var mı, var. İhtilaflı konularımız var mı? Evet var. Bu ihtilaflı konulara bir çözüm bulmak için istikşafi görüşmeleri de sürdürüyoruz. Bizden önceki hükümetlerin başlattığı görüşmeler. Bu görüşmeler faydalı olmuştur. Görüş ayrılığı olduğu zaman tırmandırmadan üstesinden gelmemiz lazım. Evet daha önceki anlaşmalarla Lozan dahil, kime ait olduğu belirlenmeyen adacıklar, kayalıklar var. Yunanistan’ın başından beri ‘bizimdir’ diyor, biz de Türkiye olarak, ‘hayır, bizimdir’ diyoruz. Ama bu konuda bir görüş birliği yok. Ya da çözüme kavuşturulmamış. Yapılması gereken şey gerginliğe yol açacak adımlardan kaçınmaktır. Bu yaz Kardak’ta biliyorsunuz, Yunanistan bazı tırmandırıcı adımlar attı. Biz de gerekli tedbirleri aldık. Bir tane bot geldi bizim hücum botumuza çarptı. Biz her zaman söylüyoruz. Burada tehlikeli adımlar atmayın. Bir kaza çıkabilir. Ya da askerlerimizin elinden bir kaza çıkabilir. Maalesef, Yunanistan’ın bir savunma bakanı var kimisine göre iyi çocuk kimisine göre kötü çocuk. Yunanlılara göre söylüyorum. Popülizmi seviyor. Aşırı sağ partiden. Partinin de lideri. Tamam da onun şımarıklığı iki ülke arasındaki ilişkileri bozacak düzeye gelmemesi lazım.”

Haberin Devamı

Savaşın eşiğinden dönülmüştü

Son bayrak olayı, 1996 yılında yaşanan Kardak krizini hatırlattı. Ocak 1996’da Türk bandıralı bir geminin Kardak Kayalıkları’nda karaya oturması sonucu Yunan ve Türk kurtarma ekipleri arasında çıkan anlaşmazlık krize dönüştü.
Figen Akat isimli Türk gemisi 25 Aralık 1995’te Ege Denizi’ndeki Kardak Kayalıkları’nda karaya oturdu. Bu olaydan sonra Yunanistan, deniz kazasının kendi karasularında olduğunu ileri sürdü. Türkiye ise söz konusu adaların kendisine ait olduğunu belirtti. Yunanistan ordusu, bir süre sonra doğudaki adacığa asker çıkarıp bayrak dikti. Bunun üzerine iki ülkenin deniz kuvvetleri adanın çevresinde konuşlandı. Dönemin başbakanı Tansu Çiller, “O bayrak iner, o asker gider” diyerek Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savaşa hazır olduğunu belirtti ve 30 Ocak 1996 gecesi adaya asker çıkarılmasını istedi. Türk SAT ve SAS komandoları Doğu Kardak’ı kuşatmış olan Yunan donanmasının arasından geçerek hemen ikinci ada olan Batı Kardak’a gece operasyonu ile çıkıp Türk bayrağını dikti. ABD Başkanı Bill Clinton’un devreye girmesi, NATO Genel Sekreteri Javier Solana ve Amerikan delegesi Richard Holbrooke girişimleriyle tansiyon düşürüldü ve bir savaşın eşiğinden dönüldü.

Yılmaz: Askeri caydırıcılığımızı göstermeliyiz

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Didim açıklarındaki kayalıklara Yunanistan bayrağı dikilmesine ilişkin olarak, “Hükümet Ege’deki haklarımıza sahip çıkmadığı için Yunanistan’ın bu tacizlerine maruz kalıyoruz. Yunanistan’ın eti ne budu ne dibimize gelmiş bayrak dikiyor? Buna cüret dahi edememesi gerekiyor. Ama nerede bu hükümet? Bizim askeri caydırıcılığımızı göstermemiz lazım” dedi.

ŞEVKET YAMAN Ankara