Tüp bebek tedavisinde başarı hangi etkenlere bağlıdır?
09.05.2022 - 17:04 | Son Güncellenme:
Birçok çift bebek sahibi olmaya karar verdikten bir süre sonra gebelik gerçekleşirken bazı çiftlerde çeşitli nedenlerle gebelik haberinin alınması mümkün olmayabilir. Bu aşamada, çiftlerin kapsamlı değerlendirmelerinin ardından devreye yardımcı üreme teknikleri girebilir. En sık uygulanan yardımcı üreme tekniklerinden biri olan tüp bebek tedavisinde yumurtalar ile spermler vücut dışında bir laboratuvarda döllenmeye bırakılır. Daha sonra bu döllenmiş yumurtalardan biri (veya daha fazlası), implante olabilmesi ve hamilelikle sonuçlanabilmesi amacıyla rahme aktarılır. Prof. Dr. Göğşen Önalan tüp bebek tedavisi ve başarı oranlarıyla ilgili görüşlerini aktardı.
Prof. Dr. Göğşen Önalan tüp bebek döngüsünün gebelikle sonuçlanma olasılığının bazı etkenlere bağlı olduğunu belirtti: “Ne kadar gençseniz, özellikle 35 yaşın altındaysanız tüp bebek tedavisinin başarılı olma olasılığı o kadar fazladır. Bunun nedeni, yaşlandıkça yumurtalıklarınızın hormon uyarıcı ilaçlara iyi yanıt verme olasılığının azalmasıdır, bu da daha az yumurta anlamına gelir. Yumurtalıkların kalitesinin genel olarak azalması rahme yerleşmelerini zorlaştırabilir. Yumurtalıklarda kalan yüksek kaliteli döllenebilir yumurta sayısının fazla olması tüp bebek tedavisinin başarı şansını yükseltir. Aynı şekilde fallop tüplerinin ne kadar sağlıklı olduğu da önemli bir etkendir. Tüp bebek tedavisi fallop tüplerini tamamen atlasa da, fallop tüplerinden birinde veya her ikisinde (hidrosalpinks) sıvı dolu tıkanıklığı olan kadınların başarı oranları daha düşüktür. Tüp bebek girişiminden önce salpenjektomi adı verilen basit bir prosedür, başarı şansınızı artırabilir. Bu noktada yalnızca kadın kaynaklı faktörlerin göz önünde bulundurulması doğru bir yaklaşım olmaktan uzaktır. Kadınlardan farklı olarak erkeklerin normal şartlar altında yaşam boyu sperm üretiminin devam etmesi beklense de sperm kalitesinde de yaşla ve tercih edilen yaşam alışkanlıkları ile birlikte azalma meydana gelebilir. Özellikle tütün ürünlerinin kullanımı, stres, varikosel hastalığı, yaşın ilerlemesi gibi unsurlar sonucunda sperm DNA hasarının fazlalaşması erkek kaynaklı kısırlığı da gündeme getirebilir. Bu nedenle yaş ve yaşam tarzı tercihleri kadınlar kadar erkekler için de önemli unsurlardır.”
Yaşam Tarzı Tüp Bebek Tedavisinin Başarısını Etkiliyor
Sağlıklı bir yaşam tarzına sahip olmak tüp bebek tedavisi başarısını olumlu yönde etkiler. Sigara ve alkol kullanmamak, aşırı zayıf ya da obez olmamak bu aşamada önemlidir. Geçmişte başarılı bir hamilelik geçiren kişilerde tüp bebek tedavisinin başarı oranı daha yüksektir. Sperm kalitesi, çiftlerin bireysel tıbbi geçmişi, kısırlığın altında yatan neden, yumurtaların taze ya da donmuş olması ve elbette işlemin bu konuda yeterli uzmanlığa sahip doktorlarca gerçekleştirilmesi tüp bebek tedavisinin başarısı üzerinde önemli etkiye sahiptir.
Doğurganlık oranları yaşla birlikte düşme eğiliminde olup bu durum tüp bebek tedavisi başarı oranları için de geçerlidir. 35 yaşın altındaki kadınlarda tüp bebek yoluyla canlı doğumlar %55 oranındadır. İlk embriyo transferi başına canlı doğum oranı %41'dir. Daha geç yaşta yapılan bir embriyo transferi ile canlı doğum oranı ise %47 civarındadır.
