25.09.2021 - 15:00 | Son Güncellenme:
Çoğunlukla soğuk havaya maruz kalma, stres ve bazı ilaç kullanımları, kişinin psikolojik durumu ve sigara tüketimiyle hastalığının tetiklenebildiğini; vakaların yaklaşık yarısında altta yatan bir romatizmal hastalık olabileceğini belirten Romatoloji Uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, ince çaplı atardamarlarının spazmı (büzüşme ve daralma) ile seyreden Raynoud Sendromunda, tedavi edilmediğinde kalıcı damar hasarı olup ileri dönemlerde parmak uçlarında aşırı morarmaya, yara açılmasına ve enfeksiyon oluşmasına neden olabildiğini belirtti.
Kan dolaşımının zayıf olduğu bölgelerde ortaya çıkıyor
Soğuk hava koşullarına maruz kalmanın yanı sıra pandemi dönemi ile herkesin farklı sebeplerden yaşadığı stresin de Raynoud Sendromunu artırabileceğini söyleyen Romatoloji uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, el, ayak parmakları; nadiren de burun ve kulak gibi kan dolaşımının zayıf olduğu uç bölgelerde ciltte solukluk soğukluk ve morarma gibi belirtilerle ortaya çıktığını söyledi.
Dr. Dörtbaş, stres sonucu ortaya çıkan sempatik aktivitenin artması ile el parmak uçlarında ince çaplı arterlerin(atardamar) vazospazm (daralma) oluşturması ile oluştuğunu ve tanının erken dönemde konmasının önemli olduğunu belirtti.
Altta yatan neden araştırılmalı
El ve ayak parmaklarda soluklaşma şeklinde renk değişimi, soğukta ellerin morarması, ellerin soğuk olması, üşümesi, sıcak, soğuk arasında değişimlerde ellerdeki morluğun artması, ilerleyen süreçte ağrılı krizlerin ortaya çıkması gibi raynaud belirtileri görüldüğünde altında yatan bir hastalık olup olmadığının mutlaka araştırılması gerektiğini belirten Romatoloji Uzmanı Dr. Fulya Dörtbaş, “Tedavide öncelikle hastalığın primer mi yoksa sekonder raynaud fenomeni mi olduğu araştırılmalı. Romatizmal hastalık gibi başka hastalıkların eşlik ettiği raynaud fenomeninde bu hastalıkla birlikte gerekli değerlendirmelerin yapılmasının ardından en uygun tedavi seçeneklerinin belirlenmesi gerekir” dedi.
İlaç tedavisi uygulanır
Raynaud hastalığında soğuk su / hava ile ellerdeki renk değişiminin belirginleştiğini belirten Dr. Fulya Dörtbaş, kesin tanının, klinik muayenenin yanında yapılan kan testleri, kapilleroskopi, dopler ultrason gibi testler ile yapıldığını belirtti.
Dr. Dörtbaş, “Tedaviye eşlik eden klinik durumlara göre hastalık ilaca bağlı gelişmişse ilaç kesilir. Kanın akışkanlığının bozulduğu hallerde kan sulandırıcılar, damar açıcı ilaçlar ve eşlik eden hastalığın tedavisi uygulanarak, ilaç tedavisi ile iyileşme sağlanabilir ve devamında ılık su kullanma, soğuk havada eldiven kullanma gibi soğuktan koruyucu tedbirler alınarak korunma sağlanabilir” diye konuştu. Hastaların kesinlikle sigara içmemeleri gerektiğini de belirtti.