08.07.2025 - 10:55 | Son Güncellenme:
Longevity diyetinin işe yaramasının temelinde şu üç biyolojik mekanizma yer alıyor:
-İnflamasyonun baskılanması: Kronik hastalıkların ve yaşlanmanın başlıca tetikleyicisi olan sistemik inflamasyon, bu diyet sayesinde büyük ölçüde azaltılıyor.
-Mitokondri fonksiyonlarının güçlenmesi: Vücudun enerji santrali olan mitokondrilerin desteklenmesiyle hücresel enerji artıyor, yorgunluk ve yaşlanma belirtileri azalıyor.
-Otofajinin aktive edilmesi: Vücudun kendi hasarlı hücre yapılarını temizleyip yenilemesi anlamına gelen otofaji, bu diyetin en güçlü etkilerinden biri olarak öne çıkıyor.
Ayrıca insülin duyarlılığı artarken, bilişsel fonksiyonlar ve metabolik esneklik de iyileşiyor.
Longevity diyetinde öne çıkan besinler arasında:
-Polifenol içeriği yüksek yaban mersini, yeşil çay, zerdeçal
-Omega-3 kaynağı olan somon, sardalya, uskumru
-Lif yönünden zengin baklagiller, sebzeler, tam tahıllar
-Kaliteli yağ içeren zeytinyağı, avokado, ceviz
-Antioksidan baharatlar ve yeşil yapraklı otlar yer alıyor.
Bu besinler yalnızca bağışıklık sistemini değil, aynı zamanda mitokondri sağlığı ve hücre yenilenmesini de destekliyor.
Longevity yaklaşımı sadece yaşlanma döneminde değil her yaş grubuna uyarlanabilir, çünkü kronik hastalıkların temeli genellikle genç yaşta atılır. Ancak yaşa ve sağlık durumuna göre özelleştirilmesi önemlidir. Genç bireylerde longevity beslenmesi, özellikle beyin sağlığı, cilt yaşlanması, insülin duyarlılığı gibi konularda koruyucu bir kalkan görevi görür. 40 yaş sonrası ise, hormonal değişimlerle birlikte yaşlanma belirtileri hız kazandığı için bu dönemde daha stratejik uygulanması önerilir. Bununla birlikte, 65 yaş üstü bireylerde kas kütlesini korumak için protein alımı biraz artırılabilir (balık, yumurta, beyaz et gibi kaynaklarla). Çocuklar ve hamile kadınlar gibi özel gruplarda ise kalori kısıtlaması önerilmez; bu gruplar için besin yoğunluğu yüksek, dengeli bir diyet tercih edilmelidir. Kısaca, diyet bireysel ihtiyaçlara (ör. metabolik durum, kronik hastalıklar) göre uyarlanmalıdır.
Yaza özel bir tarif önerisi sunan Ezgi Akdağ, Longevity Salatası ile hem serinleten hem de besleyici bir öğün öneriyor:
Malzemeler:
-2 su bardağı roka veya marul
-1 su bardağı kiraz domates
-1 adet salatalık
-½ su bardağı haşlanmış kinoa
-½ su bardağı haşlanmış nohut
-½ kırmızı soğan
-2 yemek kaşığı zeytinyağı
-Yarım limonun suyu
-Taze nane, maydanoz, ceviz, kekik, sumak
Hazırlık:
Tüm malzemeleri geniş bir kâsede karıştırın, sosu dökün ve üzerine cevizle süsleyerek servis edin. Bu tarif; lif, sağlıklı yağ ve antioksidan açısından zengin yapısıyla hem yaz ferahlığı hem de hücresel gençlik sunuyor.
ABD’de Dr. Valter Longo öncülüğünde geliştirilen ve “Mavi Bölgeler”den ilham alan bu model; aralıklı oruç, düşük protein, kaliteli yağ dengesi ve bitkisel ağırlıklı beslenmeyi bir araya getiriyor. Diyet değil, sürdürülebilir bir yaşam tarzı sunuyor. Uzman Diyetisyen Ezgi Akdağ son olarak şunu vurguluyor: “Longevity diyeti, bireyin yaşına, bireysel özelliklerine ve sağlık geçmişine göre uyarlanarak kişiselleştirilmelidir. Böylece sadece uzun değil, sağlıklı ve işlevsel bir yaşam mümkün olur.”