16.02.2021 - 12:01 | Son Güncellenme:
Çinko bağışıklığımız için son derece önemli olan T hücrelerinin sayısının artması üzerinde etkili rolü olan eser bir elementtir. Yapılan araştırmalar 3 aylık düzenli çinko kullanımı sonrasında T hücrelerinin yüzde 21 oranında arttığını göstermiştir. Bağışıklık sistemi vücudu hastalıklara karşı koruyan bir kalkan gibidir.
Bu kalkan çinko sayesinde güçlü hale gelir. Çinko seviyesi düştüğünde vücut hastalıklara açık hale geliyor. Klinik olarak takip edilen pek çok hastada, maalesef çinko seviyesinin düşük olduğunu görüyoruz.
Covid-19’dan (SARS-CoV-2) korunmak için alınması gereken maske, mesafe, hijyen önlemleriyle birlikte çinko seviyesinin de önemi büyük.
Bir yandan aşı ve ilaç çalışmaları devam ederken bir yanda da Covid-19 ile ilgili araştırmalar devam ediyor. Dünyada farklı ülkelerde yapılan araştırmalar çinko seviyesinin Covid-19’a yakalanma oranlarını düşürdüğünü, yakalananların da hastalığı daha az problemle/daha az komplikasyon ve hastanede daha az yatış yaparak atlattığını gösteriyor.
Covid-19 hastaları üzerinde yapılan bir araştırmada hastaların yüzde 57,4’ünde çinko seviyesinin düşük olduğu görülmüştür.Çinko eksikliği olan Covid-19 hastalarının yüzde 70.4’ünde komplikasyon görülürken bu oran çinko eksiği olmayan hastalarda yüzde 30 seviyesinde kalmıştır.
Çinko eksikliği olan hastaların hastanede kalış süresi de anlamlı şekilde farklıdır. Çinko eksiği olan Covid-19 hastaları hastanede 7,9 gün kalırken, çinko eksiği olmayan hastalar 5,7 gün sonra taburcu olmuştur. Covid-19’u ağır geçiren, entübe hastaların çinko düzeyleri üzerinde yapılan bir başka araştırmada da ağır Covid-19 hastalarındaki serum çinko düzeyleri hafif/orta Covid-19 hastalarına göre daha düşük bulunmuştur.
Bağışıklık sisteminin normal çalışmasını destekleyen çinko; diyabet, saç dökülmesi, grip ve alt solunum yolu enfeksiyonları, tekrarlayan aftlar, akne ve üreme sağlığı gibi durumlarda doktor kontrolünde kullanılabilir.
Yaş ilerledikçe çinko eksikliği de artıyor. 40’lı yaşlarda çinko eksikliği yüzde 5 civarındayken, 70 yaşından sonra yüzde 20’lere doğru çıkıyor. Tam tahıllar, kırmızı ve beyaz et, yumurta ve deniz ürünleri, karaciğer, yeşil yapraklı sebzeler zengin çinko kaynaklarıdır. Bunların düzenli olarak alınması önemlidir.
Türkiye’de topraklarımızın yüzde 49,8’inde çinko eksikliği bulunmaktadır. Bu durum besinlerden yeterince çinko alamamamıza yol açıyor. Çinko açısından zengin olan et, deniz ürünleri ve karaciğer gibi gıdaların fiyatlarının yüksekliği de beslenme eksikliğini arttırıyor. Kan çinko seviyelerine bakılarak, bu durumlarda bağışıklığı korumak için doktor tavsiyesi ile reçete de düzenlenebilir. Beslenmeye çinko takviyesi yapılabilir. Çinko vücutta depolanmaz bu nedenle düzenli olarak alınması da önemlidir.