03.09.2020 - 15:51 | Son Güncellenme:
Birçoğumuz hayatımızın herhangi bir döneminde ağız sağlığımızı tehdit eden problemlerle karşılaşmışızdır. Basit gibi görünen lezyonlar belki de ciddi bir hastalığın habercisi olabilir.Ağız kanseri kimi zaman herhangi bir belirti göstermezken kimi zaman da kişinin hayatını olumsuz etkileyecek belirtiler gösterir.
Hastalık; ağız boşluğunda, dilde, dişte, diş etinde, dudakta ya da orofarenks dediğimiz ağzın gerisinde yer alan bölgede meydana gelir. Özellikle 45 yaş üstü bireylerde ve erkeklerde görülme sıklığı oldukça fazladır.
Ağız içinde, dilde ya da diş etinde beyaz veya kırmızı lekelenmeler, boyunda şişlik ve yutkunmada zorlanma, dil ve çenede hareket zorluğu, ağızda ağrı, uyuşukluk, dişlerde hassasiyet ve ani diş kaybı, seste değişiklik, kanamaya yol açan ve tekrarlayan yaralar belirtiler arasında sayılabilir ve ardından kanser görülme riski olasıdır. Ertelemeden uzman bir hekime başvurmak gerekir.
Ağız kanseri bulaşıcı değildir ancak bazı faktörler kanser oluşumunu dolaylı da olsa etkilemektedir. Özelikle tütün kullanımı, ağız kanseri sebeplerinin başında gelmekte ve tütün mamullerinin tüketimi kanser riskini artırmaktadır.
Ağız kanseri riskini artıran bir diğer faktör ise alkol kullanımıdır. Alkol alımının çokluğu ile risk doğru orantılı olarak artmaktadır. Dudak kanserinde de önemli bir payı bulunan güneş ışınları, sigara tiryakileri için önemli bir risk faktörüdür.
Ailede kanser öyküsü olması da hem diğer kanser türlerinde hem de ağız kanserinde oldukça etkili olmakta ve kansere yakalanma riskini artırmaktadır.
Ağız cerrahı ve diş hekimlerinin de dahil olduğu uzmanlardan oluşan bir ekip, teşhis konulduktan sonra her bir hastanın ihtiyacına yönelik bir tedavi planı geliştirirler. Genelde en başarılı yöntem cerrahidir. Böylelikle hastalığa sebep olan parça vücuttan uzaklaştırılmış olur.
Ardından hastalığın evresi, hastanın genel sağlık durumu ve patoloji sonuçlarına göre kanser hücrelerini öldürmek için X ışınları ve protonlar gibi yüksek enerjili ışınların kullanıldığı bir yöntem olan radyasyon tedavisi uygulanır.
Bu tedavi yöntemi genelde tek başına kullanılmaz. Daha etkili olabilmesi için kimyasal bir yöntem olan kemoterapi ile birlikte uygulanır.
Bu noktada özellikle vücudumuzun verdiği sinyalleri önemsemek erken teşhis ve tedavi için oldukça önemlidir. Peki, ağız kanserinde risk faktörlerini ortadan kaldırmak için neler yapılabilir?
-Sigara gibi tütün ürünlerinin kullanımı ağız kanseri nedenlerinin başında gelir demiştik. Dolayısıyla sigaradan uzak durulmalı ve tütün çiğnenmemeli.
Alkol kullanımında aşırıya kaçmamaya ve özelikle sigara ile birlikte tüketmemeye dikkat edilmeli.
Ağızda gelişen herhangi bir lezyon varsa ihmal edilmeden tedavi edilmeli çünkü önemsenmeyen basit yaralar ileriki dönemlerde ciddi sorunlara neden olabilir.