18.04.2025 - 07:01 | Son Güncellenme:
MÜJDE IŞIL
MÜJDE IŞIL- Yönetmen/senarist Ryan Coogler ve oyuncu Michael B. Jordan ortaklığına “Black Panther” ve “Creed”den aşinayız. İkisi de son dönem ana akım sinema içinde kendine yer bulmuş, eli yüzü düzgün gişe filmleriydi. İkili yeni ortaklıkları olan “Sinners/Günahkârlar”da bambaşka bir deneyime girişmiş.
1930’ların Louisiana’sındayız. Chicago’da Al Capone için çalışan Smoke ve Stack adlı ikiz kardeşler, kasabalarına geri dönerler. Amaçları 24 saat içinde bir eğlence kulübü açmak ve siyahların hem eğlenip hem para harcayacakları bir ortam yaratmaktır. Rahip amcalarının oğlu olan Sammie’nin müzik yeteneğinin de desteğiyle kolları sıvarlar ama o gece olaylar hiç de bekledikleri gibi gitmez.
Ryan Coogler gişede de karşılığını bulduğu popüler yapımlardan sonra “Hep çekmek istediğim film buydu” haykırışıyla yola çıkmış sanki “Günahkârlar”da. Westernden ırkçılık dramasına, suç filminden vampir korkusuna kadar pek çok türü bir araya getirmiş. Çabası takdire değer ama senaryo bazında bazı sıkıntıları dikkat çekiyor. Belli ki filmin asıl vurucu tarafı vampir teması. Ama Coogler mevzuya ancak filmin ikinci yarısında ve pat diye giriveriyor. Filmin ilk bir saati karakterleri tanıtmak amacıyla o kadar uzun tutulmuş ki ikinci bölümde bambaşka bir film izliyormuş gibi keskin bir ayrım ortaya çıkıyor. Aslında filmin başında, sonu hakkında ipucu verse de heyecan duygusunu diri tutabilmesi büyük başarı.
Sadece yerliler görür
Ryan Coogler, Robert Rodriguez’in ‘90’lar klasiklerinden “Günbatımından Şafağa” ve “Fakülte”sinden etkilendiğini ifade etmiş. Ama George Romero’nun “Yaşayan Ölülerin Gecesi”nden ve ırkçılık üzerine kendine özgü bir korku dili inşa eden Jordan Peele’nin filmlerinden daha çok etkilenmiş gibi görünüyor. Vampirleri, gün ışığında gizlenen ırkçılarla karşılaştırmak için kullanıyor. Vampirlerin herkesi altın ile tuzağa düşürmesi ve onların gerçek yüzünü görenlerin sadece Amerika’nın yerlileri Kızılderililer oluşu dikkat çekici. Teknik açıdan da özellikle geçmiş ve gelecekteki ruhların buluştuğu dans sekansının çekiminde harika bir iş çıkarmış.
İki karakteri birden canlandıran Michael B. Jordan zor bir işin altından başarıyla kalkmış. Minimal kadrolu bir filmde muhtemelen performansı daha parlardı ama filmin geniş kadrosundaki hemen hemen herkes rolünün hakkını o kadar iyi şekilde vermiş ki kimin daha iyi olduğunu seçmek zorlaşıyor. Blues da filmin ana karakterlerinden biri olarak etkisini hissettiriyor.
Filmin son jeneriğinde teşekkür kısmında Christopher Nolan ve Emma Thomas’ın adını görenler şaşırmasın. IMAX kamerayla çekilen filmin teknik zorluklarında Nolan çifti, Ryan Coogler’a destek olmuş.
Sadakat testi
“Black Bag/Kara Torba Operasyonu”, Steven Soderbergh’in yönettiği ve senaryosunu David Koepp’in yazdığı bir casus filmi. Gizli ajan George Woodhouse, meslektaşı ve eşi Kathryn’in aniden vatana ihanetle suçlanmasıyla kendini siyasi bir fırtınanın ortasında bulur. Hem eşine hem de ülkesine koşulsuz sadık olan George için bir iç çatışma başlar. Gerçeği ortaya çıkarmaya çalışırken, sadakatinin sevdiği kadına mı yoksa hizmet etmeye yemin ettiği ülkeye mi olduğuna karar vermesi gerekir. Filmin oyuncu kadrosunda Cate Blanchett, Michael Fassbender, Pierce Brosnan gibi yıldızlar var.