13.07.2021 - 10:32 | Son Güncellenme:
İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin sahnelediği ve rejisör Caner Akın’ın sahneye koyduğu eser, klasik haline sadık kalınarak; yaklaşık 1,5 senedir dünya gündemini oluşturan salgına da göndermelerin yapıldığı farklı bir reji anlayışı ile geçtiğimiz festival sezonunda ilk kez sahnelenmişti. Bu sene de seyircilerin yoğun ilgi gösterdiği, 3 temsil ile programda yerini aldı.
Eserde; klasik konunun en önemli unsurlarından biri olan Türklerin kin tutmak yerine merhamete önem vermesi vurgulanırken, “Tarih tekerrürden ibarettir” sözünün bir kanıtı gibi, 1918 İspanyol Gribi’nde görülen, pandemi sürecinde de yaşanılan; sosyal mesafenin, hijyenin ve maske takmanın önemi de işleniyor.
Sahnelenen üç temsilde dönüşümlü olarak; Erdem Erdoğan ve Ufuk Toker “Belmonte”, Tuncay Kurtoğlu ve Umut Tingür “Osmin”, Ceren Aydın ve Hale Soner Kekeç “Konstanze”, Işılay Meriç Karataş, Nazlı Deniz Süren ve Evren Işık Yasemin “Blondchen”, Serkan Bodur, Berk Dalkılıç ve Onur Turan “Pedrillo”, Caner Akın “Selim Paşa”, Adahan Cabaş ise “Çocuk” rolüne hayat verdiler.
Orkestra Şef Murat Cem Orhan yönetiminde İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası ve koro şefi Volkan Akkoç yönetiminde İstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu’nun da eşlik ettiği temsillerde ünlü balet Tan Sağtürk eserin koreografisine imza attı. Dekor ve kostüm tasarımı Olcay Engin Kaymaz, ışık tasarımı ise Taner Aydın’a ait.