23.03.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:
FERİT ZENGİN / Haber Merkezi - Kaftancıoğlu, ifadesinde, “O tarihlerde uzun süredir bina arayışında olmamız ve binanın CHP il örgütüne çok yakışacağını düşündüğümden dolayı, satıcının bize ilettiği tapuda rayicin üzerindeki bedel olan tapu bedeli ile geriye kalan kısmın elden verilmesini kabul ederek binayı satın alma konusunda anlaştım. Paranın bir kısmının elden ödeneceğini CHP İstanbul İl örgütünün paydaşları olan il yöneticileri, ilçe başkanları, meclis üyeleri, İstanbul milletvekilleri, parti üyelerine durumu anlattım. Bana güvendikleri için bu durumu kabul ettiler. Daha sonra hangi ilçe örgütüne veya hangi parti yöneticisine ne kadar para gittiğini bilmem, takip etmem mümkün değildir. Görüntülerdeki paraların bağış parası olduğunu biliyorum. 9 Aralık 2019’da avukatın ofisinde satıcı Ali Rıza Braka’ya 17 milyon lira para verileceğini biliyordum ancak paranın tamamı ödenememiş, geri kalan 1 milyon 490 bin liranın tapunun verileceği gün ödenmesi konusunda mutabık kalınmış” ifadelerini kullandı. Para alışverişinin olduğu gün Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’da olduğunu söyleyen Kaftancıoğlu, “İstanbul’da olduğu günlerde genel başkana ben eşlik ederdim. Özgür Nas o gün oraya gideceği bilgisini verdiğinde elden ödenen paranın mutlaka tutanak altına alınmasını söyledim. Ofise giden kişilerden sadece Özgür Nas’ın orada olacağından haberim vardı. Tuncay Yılmaz’a dair en ufak bir ilgim ve fikrim yoktur. Kendisini tanımam. Tuncay Yılmaz’ın orada olması bana da garip gelmiştir” dedi.
‘Çantayı Keskin verdi’
Soruşturmada ifade veren Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Onur Öksel, dönemin Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in verdiği çantayı götürdüğünü, içinde ne kadar para olduğunu bilmediğini belirtti. Öksel, “Oraya gittiğimde tanımadığım ancak sosyal medyaya yansıyan görüntülerde Küçükçekmece Belediye Başkanı’nın oğlu olduğu belirtilen şahıs da oradaydı. Paralar sayılıyordu” dedi.