Birbirlerini suçladılar

Farklı ifadeler vermekle suçlanan, medyadaki bilgilere göre ifadesinde kurgular yaptığı iddia edilen Bahtiyar ise “Narin’i ben öldürmedim. Ben onu taşıdım. Cesedi Salim kendi elleriyle bana verdi. Ailem güvencede olmadığı için hep yalan söyledim” dedi

Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin davanın önceki gün başlayan ikinci duruşmasının ikinci gününde Baba Arif Güran “müşteki”, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Diyarbakır Barosu avukatları da “müşteki kurum” sıfatıyla duruşma salonunda yerini aldı. Duruşmada, tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile Narin’in cansız bedenini dereye sakladığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar ve avukatları hazır bulundu.

Önceki gün yaşanan yaşanan gerginliğin ardından Güran ailesinin yakınları duruşma salonuna alınmadı. Duruşmada tutuklu sanık Salim Güran savunma yaptı. Mütalaaya karşı son savunması istenen Salim Güran, olay günü yaptıklarını anlattı. Güran “Narin kaybolduğu sırada kızım beni aradı, ‘Narin kayıptır.’ dedi. Köye geldiğimde herkes ağlıyordu. Şakir Başçavuşu aradım. ‘Yeğenim kayıptır, bir ekip gönderin’ dedim” ifadelerini kullandı. Narin’i aramaya başladıklarını anlatan Güran, şunları söyledi: “Akşam ben bu vahşiyi (Nevzat Bahtiyar) görmedim. Ama sabah aramaya geldi. Kalktık şüphelendiğimiz yerlere baktık. Köye geldik. Daha sonra jandarma ‘Muhtar, bizden ayrılma’ dedi.”

Daha önce Nevzat Bahtiyar ile Narin’in babası Arif Güran arasında araç konusunda sorun yaşandığını ileri süren Güran, “Bu konudan sonra ise kardeşimin evinin sıvası için görüştük. Anlaşamayınca bu adamla (Nevzat Bahtiyar) biz yaklaşık 3 ay boyunca hiç görüşmedik” ifadelerini kullandı.

‘Medyada görüyor’

Amca Güran, şöyle devam etti:

Aracından çıkan DNA nedeniyle tutuklandığını belirten Salim Güran, “Beni medyanın önüne attılar. ‘Muhtar, sen petrole gitmişsin’ dediler. ‘Battaniyede ceset sarılıymış’ dediler. ‘Komutanım, ben cesetle çarşıda tur mu atmışım. Petrolün kamerası var’ dedim. ‘Bir de ıslak mendil almışsın’ dedi. Bu adam da (Nevzat) medyanın önünde her şeyi görüyor. Bu ifadesinde sürekli Salim Güran diyor, ön koltuk diyor. O cam da bozuk, kapı da bozuk. O camı indirin, beni idam edin. Bazla ilgili, ben aynı anda iki yerde olabilir miyim? Baz beni derede gösteriyor, ben köydeydim. Akrabalarımızın çoğu tutuklandı. Nevzat’ın aile bireyleri bir tane gözaltında var mı? Hem kızımızı hem ailemi yok etti. Türkiye’yi parmağında oynatıyor. Bakın bir DNA yüzünden başıma ne geldi.”

‘İfadesini değiştiriyor’

Ardından Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ da şunları kaydetti:

“Nevzat her gelişmede ifadesini değiştiriyor. Bir kişi nerede kayboluyorsa, ilk orada aranır. Nevzat’ın evi patikaya en yakın evdir. Nevzat ilk anda tespit edilebilseydi, hiçbir kurgusu olmayacaktı. Gözaltına aldıklarında Nevzat, bize iki ayrı hikaye anlattı, daha sonra bu hikaye çoğaldı. Arabanın ön koltuğunda cesedi taşıyor, bagajda değil, arkada değil, ön koltukta. Niye ön koltuk diyor? Çünkü çarşaf çarşaf DNA’nın nerede olduğu bilgisi var. Bir gün sonra savcılıkta ifade değiştirdi. Bu cinayetin ne zaman işlenebileceğine dair zaman bilgisi var. Jandarmanın ihmali var. Jandarma her ifadeyle başka senaryonun peşinde düştü. İş çözülemez hale geldi.”

Avukat Akdağ, “Salim’e an az üç kadınla ilişkisi olup olmadığını soruyorlar. Olayı ilişkiye bağladılar. Nevzat’ın evinde arama yapsaydınız ya da Narin’in amcasını, yengelerini alırken, onları da alsaydınız. Bu adam ‘Ellerimle götürdüm’ diyor. Evde Nevzat’ın karısı yok muydu? Gazal Bahtiyar (Nevzat Bahtiyar’ın eşi) en az cesedi görenlerden biri. Cinayeti gören ya da azmettirenlerden biri de olabilir. Adam ‘Cesedi eve götürdüm’ diyor. Evde arama yapmıyorlar. Cesedin taşındığı evden jandarma eşliğinde ev taşınıyor. Orası suç mahalli değil mi?” diye konuştu.

Akdağ, Nevzat Bahtiyar’ın üç ay boyunca Salim Güran’ı aramadığını belirterek “Toplum, bu işten ‘Aile çıksın’ istiyor. Nevzat, tüm Türkiye’yi parmağında oynattı. Oynatmaya da devam ediyor. Tam üç ay boyunca Salim, Nevzat’ı aramıyor. Üç ay boyunca seninle konuşmayacağım ama bir çocuğu öldürüp seni buna ortak edeceğim öyle mi?” ifadelerini kullandı.

Akdağ, “Eğer bir istismar düşüneceksek, ilk ağabey mi, amca mı yoksa aileye düşman olmuş birini mi göreceğiz? ‘Görmemesi gereken bir şey’ deniyorsa, bu çok net bir şekilde Nevzat’ı işaret ediyor. Narin cinsel istismara maruz kalmışsa, bu Nevzat’tır” diye konuştu.

Nevzat’ın avukatlarının savunmalarının ardından savunması alınan Narin’in ağabeyi Enes Güran da, “Kolumdaki ısırığı ben ısırdım. Gerekirse kafamı koparın, beni bacımla suçlamayın” dedi. Nevzat’a dönerek “FA diyeyim sen kızından anlarsın” diyen Güran ile, “Bahtiyar arasında tartışma yaşandı.” Duruşma bugün saat 10.00’da yeniden görülecek.

ADIMSAYARDA 45 ADIM İDDİASI

‘Teknik rapor aldıralım’

Salim Güran’ın avukatı Akdağ, Güran’ın, cinayet saatinde telefonundaki adımsayar uygulamasında yalnızca 45 adım attığının tespit edildiğini belirterek “Salim ve çocuklarıyla ilgili adımsayar hakkında bir teknik rapor aldıralım. Adımsayarda silme işleminin yapılıp yapılmadığı bilirkişi raporuyla tespit edilsin. Saatlik veri silme mümkün değil. Hata payı var mı yok mu, ona bakalım” dedi.

NEVZAT BAHTİYAR: AİLEM GÜVENCEDE OLMADIĞI İÇİN YALAN SÖYLEDİM

Sanık Nevzat Bahtiyar da dün mütalaaya karşı savunma yaptı. Bahtiyar, şunları söyledi: “Narin’i ben öldürmedim. Ben onu taşıdım. Cezam neyse razıyım. Cesedi Salim kendi elleriyle bana verdi. Yüzüne de söylüyorum. ‘Falan yerde kaybet. Parça parça yap, kaybet’ dedi. Bu suçu benim üzerime yüklemeye çalışıyorlar. Ailem güvencede olmadığı için hep yalan söyledim. Ama benim ailem cezaevi görüşüme gelene kadar, İl Jandarma’dan Allah razı olsun, ‘Emniyet altına almışız ne görmüşsen söyle’ dediler. Beni bir gün çağırdılar. Orada hepsini izah ettim.”