10.07.2020 - 13:16 | Son Güncellenme:
DHA
İbrahim Yörük ve Mesut Yürügel, 20 Aralık 2003 gecesi Kepez ilçesindeki ormanlık alanda tabancayla vurularak öldürüldü. İkiliyi para anlaşmazlığı nedeniyle öldürdükleri iddiasıyla gözaltına alınıp tutuklanan Y.İ. ve A.Ş., yargılandıkları davada beraat etti. Çifte cinayet faili meçhul kalırken, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı geçen yıl dosyayı yeniden ele aldı. Görevlendirilen cinayet büro ekipleri, cesetlerin bulunduğu alana, geceleri para karşılığı fuhuş yapan kadınların götürüldüğünü belirledi. Kadınların izini süren polis, S.Y. adlı kadının, o dönem Ramazan Oruç ile söz konusu alana gittiğini tespit etti. Oruç ve S.Y.'nin cep telefonu sinyallerinden, ikilinin olay tarihinde aynı bölgede oldukları ortaya çıktı.
Tüm şüpheler üzerinde yoğunlaşan Oruç'un suç tarihinde ruhsatlı silahı bulunduğu, olaydan bir süre sonra namlusunu değiştirerek, O.E.'ye devrettiği belirlendi. Suçta kullanıldığı için adli emanete alınan silahın kriminal incelemesinde, 'kuvvetle muhtemel' Yörük ve Yürügel'in vurulduğu tabanca olduğu değerlendirmesi yapıldı. Olay yerinden elde edilen lastik izleri de mercek altına alındı. Kentteki tüm bayileri dolaşan polis, izleri bulunan lastiklerin Ramazan Oruç tarafından 2003'te alındığını tespit etti. Delillerin toplanmasının ardından Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Ramazan Oruç ve S.Y.'yi, Nisan 2019'da gözaltına aldı. Oruç tutuklanırken, S.Y. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamada sanık Ramazan Oruç, ölenleri tanımadığını, kadın arkadaşıyla ormanlık alanda araç içerisindeyken bu iki kişinin ellerinde bıçakla yanlarına geldiğini, canına kastettiklerini ve kendisini korumak için böyle bir eylemi gerçekleştirdiğini söyledi.
Mahkeme, sanığa önce 2 kez ömür boyu hapis cezası verdi. Ardından cezayı, ağır tahrik indirimiyle toplam 36 yıla çevirdi. Sanık avukatı Aziz Çetin, kararı Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşıdı.
Birinci Ceza Dairesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Ramazan Oruç SEGBİS ile katılırken, şikayetçiler İlyas Yörük, Fatmana Yörük ve Yılmaz Hüseyin Yürügel ile taraf avukatları salonda hazır bulundu.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Uğur, esas hakkındaki mütalaasında, Ramazan Oruç'un olay günü kendisi ve yanındaki bulunan tanığa yönelik haksız saldırıyı bertaraf etmek amacıyla ve o anki hal ve şartlara göre içinde bulunduğu ruh hali nedeniyle mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaşla, önce kendisinden para ve cüzdanını isteyen Mesut Yürügel'e iki el, ardından elinde bıçakla kendisine doğru yönelen diğer maktul İbrahim Yörük'e 4 el tabanca ile ateş etmek suretiyle öldürdüğüne dikkat çekti.
Savcı, sanığın eylemini meşru müdafaa kapsamında gerçekleştirdiğine kanaat getirerek, Ramazan Oruç hakkında ilk derece mahkemenin verdiği mahkumiyet hükmünün kaldırılmasını ve sanığın tahliyesini istedi.
Sanık avukatı Aziz Çetin ise mütalaaya katıldıklarını belirterek, “Maktuller suç işlemek için oradadır. Gasp, etkili eylem ve cinsel saldırı için oradadır. Müvekkilim üstün hakkı olan yaşama hakkı ve cinsel dokunulmazlığını korumak için meşru müdafaada sınırı, korku ve kaygıyla aşmıştır. Mütalaa doğrultusunda karar verilerek müvekkilinin tahliyesine karar verilmesini talep ediyoruz" dedi.
Son sözü sorulan sanık Ramazan Oruç da, “Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum" diye konuştu.
Mahkeme heyeti, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği 36 yıl hapis cezasını kaldırarak Ramazan Oruç'un eylemini haksız saldırı karşısında, o andaki hal ve şartlara göre mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaş ile meşru müdafaada sınırını aşarak işlediğine kanaat getirerek beraat ettirdi.
Duruşma sonunda konuşan Aziz Çetin, 20 yıllık meslek hayatında ikinci kez böyle bir olayla karşılaştığını belirterek, “10 yıl önce de bir cinayet davasında müvekkilim ömür boyu hapis cezası ile yargılanırken meşru müdafaadan beraat etti" dedi.