Almanlar ‘Münih baskını’nı biliyordu

Almanya’da basılan Der Spiegel haber dergisi, Alman kurumlarının, 1972 Münih Olimpiyatları öncesinde Filistinli Kara Eylül örgütü tarafından İsrailli sporculara yönelik bir saldırı düzenleneceği konusunda bilgi sahibi olduğu ancak uyarıları dikkate almadığını gösteren kanıtlar elde etti. Der Spiegel’in başbakanlık, dışişleri bakanlığı, federal ve eyalet istihbarat teşkilatlarından elde ettiği belgeler, saldırıdan sonra da Alman kurumlarının kendi hatalarını kapamak için büyük bir örtbas çalışması yürüttüğünü de ortaya koyuyor.
Belgelere göre, 14 Ağustos 1972’de Almanya’nın Lübnan Büyükelçiliği’nden bir yetkili, “Filistinliler tarafından Münih Olimpiyat Oyunları’nda bir olay gerçekleştirileceğini duyduğunu” merkeze iletti. Dört gün sonra Dışişleri Bakanlığı uyarıyı Bavyera eyaletinin istihbarat teşkilatına iletti ve “mümkün olan tüm önlemler alınsın” emrini verdi. Ancak istihbarat yetkilileri basında da yer alan uyarıları kayda bile geçirmedi. Saldırıdan üç gün önce, 2 Eylül’de İtalyan gazetesi Gente, Kara Eylül militanlarının “Olimpiyat Oyunları’nda ses getirecek bir eylem planladıklarını” yazdı. Saldırıdan bir gün önce ise Alman istihbaratçılar Filistinlilerin Olimpiyat köyünde İsrailli sporcuların apartmanlarının önünden geçtiğini ve üst katta kalan Hong Kong’lu sporcularla konuştuğunu biliyordu. Ancak Bavyera eyaleti polisi militanların “kesin bir keşif çalışması gerçekleştirmediğine” karar verdi. Uyarılar, ancak saldırı gerçekleştikten iki gün sonra Hamburg polisinden gelen bir bilgi üzerine işleme konuldu.
Rehine krizi yaşandıktan ve tüm İsrailli sporcular hayatını kaybettikten sonra ise Alman kurumları örtbas çalışmalarına koyuldu. Münih Olimpiyat Stadyumu’nda kurbanları anmak için düzenlenen anma töreninden yalnızca bir gün sonra, 7 Eylül’de bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, kabineye “Karşılıklı suçlamalardan uzak durulmalı. Aynı zamanda özeleştiri yapılmamalı” dedi. Böylece, hükümet bir iç yazışmayla, yetkililerin hem kendi kurumlarını hem de diğer kurumları eleştirmesini yasakladı.

Neo-Naziler yardım etmişti
Der Spiegel dergisi geçen ay yayımladığı haberinde Kara Eylül örgütünün neo-Nazi’lerden yardım aldığını ortaya çıkarmıştı. Haberde, saldırıdan yaklaşık 7 hafta önce, saldırıyı planlayan “Saad Valli” kod adlı terörist Ebu Davud, neo-Nazi Willi Pohl ile buluştuğu belirtildi. Pohl’un Davud’a, sahte pasaport düzenleyen bir kişi temin etti. Terör eylemlerini desteklemekten vazgeçtiğini açıklayan ve şimdi polisiye romanlar yazan Pohl, dergiye “Davud’u çeşitli kentlerde Filistinlilerle buluşturmak üzere onunla birçok yere gittim. Bu nedenle farkında olmadan Olimpiyat saldırılarının hazırlığına yardımcı oldum” demişti.

REHİNE DRAMI

1972 Münih Olimpiyatları’nda 4 Eylül’ü 5 Eylül’e bağlayan gece saat 4.30 sularında Filistinli Kara Eylül örgütü militanları İsrailli sporcuların kaldığı iki apartmanı bastı. İsrailli sporcular karşı koyunca ikisi öldürüldü, 9’u ise rehin alındı. Teröristler, İsrail hapisanelerindeki 200 Filistinli ile başka menşeli tutuklunun serbest bırakılmasını ve Almanya’da hapiste bulunan iki Alman Kızıl Ordu (RAF) üyesinin serbest bırakılmasını talep ediyordu. Saldırganlar en sonunda kendilerini Kahire’ye götürecek bir uçağın ayarlanmasını ve helikopterle havaalanına götürülmeyi talep etti. Böylece iki helikopter hazırlandı, ancak Alman polisi havaalanında keskin nişancılarla militanları etkisiz hale getirmeyi planlamıştı. Önce havalanında uçağı kontrol etmek için helikopterden inen iki militan vuruldu, biri ağır yaralandı. Karşılıklı çatışma yaşandıktan sonra geri kalan beş militandan biri rehinelerin tamamını öldürdü. Sağ
kalan üç terörist tutuklandı.