MEB’de yeni yaklaşım: Okul Temelli Yönetim

Ozan Ömer Kadüker- Son dönemde okul temelli bütçelendirmeye geçiş yapan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bu yıl tüm okullara 4.5 milyar TL bütçe gönderdi. Bu kapsamda okulların inisiyatif alarak kendi ihtiyaçlarını kendilerinin giderebilmesinde daha aktif olmaları hedefleniyor. Konuyla ilgili Milliyet’e değerlendirmede bulunan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, eğitim sisteminde paradigma değişikliğine gidildiğini belirterek, şunları söyledi: “Okul yönetimleri, yeni yaklaşımı memnuniyetle karşıladılar. Yine, MEB bir adım daha atarak öğretmen eğitimlerinde her okulun kendi eğitim programını kendisinin hazırlamasını teşvik ederek ‘Okul Temelli Öğretmen Mesleki Gelişim Programı’nı başlattı. Elbette Bakanlığın tüm bu adımları memnuniyet uyandırırken şaşkınlık da yarattı. Okul yönetimleri, başlangıçta inisiyatif almakta zorlandılar, tereddüt yaşadılar. Ancak yeni yaklaşıma hemen adapte oldular. Aslında yılardan beri özlem duydukları yaklaşımın artık Bakanlık tarafından yürürlüğe sokulmasından oldukça memnuniyet duyduklarını ifade etmeye başladılar.”

Tüm okullara gönderildi

Bu yıl ilk kez okul temelli hazırlık bütçesini tüm okullara gönderdiklerini kaydeden Özer, “Bu kapsamda tüm okullara 4.5 milyar TL bütçe gönderildi. Bütçe gönderilmeyen okul kalmadı. Bu bütçenin okulların temizlik, kırtasiye malzemesi, küçük onarımlar ve okul donatımı ihtiyaçlarının karşılanması için gönderildi. Amacımız okulların ihtiyaçlarının bizzat okullar tarafından hızla karşılanmasını sağlamak” diye konuştu.

Yöneticilerin kısa sürede sürece adapte olduklarının ve okullarının ihtiyaçlarını karşılamak için gönderilen bütçenin yaklaşık 3 milyar TL’sini kullandıklarının bilgisini veren Özer, “Okulların kullanmaları için hâlâ kasalarında 1.5 milyar TL’lik bütçeleri var. Bu yaklaşımla, özellikle okullarda bağış alındığıyla ilgili şikâyetler ilk kez çok azaldı. Böylece veliler ve okul paydaşları ile daha sağlıklı ilişki zemini güçlenmeye başladı” dedi.

Bütçe 35 kat arttı

Öğretmenlerin mesleki ve kişisel gelişimlerine özel önem verdiklerini dile getiren Bakan Özer, burada da aşırı merkezi planlamadan vazgeçerek “Okul Temelli Öğretmen Eğitim Programı” yaklaşımını uygulamaya başladıklarını söyledi. Bu amaçla, öğretmen eğitiminde kullanılacak bütçeyi 2021 yılındakine göre 35 kat artırdıklarını ve tüm okullara bütçe gönderdiklerini belirten Özer, bu sayede her okulun kendi hedeflerine göre ve öğretmenleri ile görüşerek eğitimleri belirleyebilme imkânına kavuştuklarının altını çizdi.

Programın kısa sürede meyvelerini vermeye başladığını aktaran Özer, “2020 yılında öğretmen başına düşen eğitim 44 saat iken bu oran 2021 yılında 92 saate ve 2022 yılının ilk 9 ayında 192 saate yükseldi. Aslında bu iyileşme, öğretmen eğitimlerinde ciddi bir seferberlik yaşandığının da önemli bir göstergesi” dedi. 

Yöneticilere eğitim

İstanbul’da Okul Yönetici Akademisi kurduklarını kaydeden Özer, mayıs ayından itibaren tüm okul yöneticilerini okul türlerine göre gruplar halinde İstanbul’da 3 günlük eğitime aldıklarını aktardı. Bu kapsamda ‘Kültür, Tarih ve Medeniyet Seminerler’ serisi düzenlediklerini vurgulayan Özer, 2023’ün Mayıs ayına kadar tüm okul yöneticilerinin İstanbul’da bu seminerlere katılacağının bilgisini verdi.

Sürekli destek verilecek

Okul temelli yaklaşımlarında hedeflerinin okullarda sürekli iyileştirme kültürünün yaygınlaştırılması ve güçlendirilmesi olduğunu belirten Özer, yeni yaklaşımlarla bu sürecin sürekli destekleneceğini kaydetti. Özer, her okulun kendi kalite güvence sistemine sahip olmasının ve bu sorumluluğu okul içi ve okul dışı paydaşlarıyla birlikte yönetmelerinin hedefleri arasında olduğunu sözlerine ekledi.

‘Sağlıklı, güvenli okul iklimi’

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, dün Ankara Yenimahalle’de düzenlenen törenle Dede Korkut İlkokulu’nun açılışını gerçekleştirdi. Törende konuşan Özer, “Eğitimi ne kadar güçlü hâle getirebilirsek bu ülke o kadar kendi ayakları üzerinde duracak. Çocuklarımızın okullarda sadece akademik becerilerini değil, kültürel değerlerle, devletini, milletini, milletinin değerlerini içselleştirmeyle ilgili daha güçlü hâle geldikçe çok daha güçlü bir toplum, olma yolunda emin adımlarla ilerlemiş olacağız” dedi. Ankara’ya yapılan yatırımlara da değinen Özer, şöyle devam etti: “Bir yıl gibi kısa sürede yaklaşık 5 milyar TL’lik yatırımı Ankara’ya kazandırdık. İnşallah, bunlar realize oldukça Ankara’da eğitimle ilgili çok daha farklı hikâyeler ortaya çıkacak. Tek istediğimiz şey; çocuklarımızın sağlıklı, güvenli ve değerlerini yaşadığı bir okul ikliminde eğitim almalarını sağlayabilmek.”