07.02.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
DERLEYEN: PELİN AYKIN - Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde ve çevresinde hissedilen 7,7 büyüklüğündeki depremle akabinde meydana gelen sarsıntılar, Mısır, Lübnan, Irak ve Kıbrıs adasını etkilerken, 10 yıldan fazla bir süredir iç savaşla mücadele eden Suriye, Türkiye ile birlikte depremden en fazla etkilenen ülke oldu. Özellikle ülkenin Türkiye sınırına yakın olan kuzey bölgeleri depremden en fazla etkilenirken, resmi haber ajansı “SANA”, depremin batıda sahildeki Lazkiye’den başkent Şam’a kadar hissedildiğini bildirdi. Suriye’nin Ulusal Deprem Merkezi Başkanı Raed Ahmed, SANA’ya verdiği demeçte, “Bu deprem, Ulusal Deprem Merkezi’nin kurulduğu 1995’ten bu yana kaydedilen en şiddetli deprem” dedi.
‘BÜYÜK BİR FELAKET’
Suriye genelinde en az 1356 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Beyaz Baretliler’in Başkanı Raed Saleh, ABD’li radyo ağı “NPR”ye yaptığı açıklamada durumun “felaket” olduğunu belirterek, Kuzey Suriye’deki şehirler ve köylerin depremden etkilendiğini söyledi. Saleh, “Bütün bu bölgelerde binalar yerle bir oldu ve ekiplerin çalışması sürüyor. Bu binaların hepsinde enkaz altında insanlar var. Hastanelerin tamamı dolu. Durum tam anlamıyla trajik” dedi. Kaç kişinin öldüğünü ya da zararın boyutunu tahmin edemediklerini ifade eden Saleh, yağmur ve karla devam eden fırtınanın kurtarma çalışmalarını zorlaştırdığını söyledi.
TAM VE KISMİ HASAR
Öte yandan, deprem, Kuzey Suriye’de 10 yıldan fazla bir süredir devam eden iç savaş nedeniyle halihazırda zarar gören bölgeleri vurdu. İdlib ve Halep’te temel altyapı, savaş nedeniyle ağır hasar görmüştü. Bölge aynı zamanda ülkenin diğer yerlerindeki çatışmalardan kaçan milyonlarca Suriyeliye de ev sahipliği yapıyor. Birçoğu mülteci kamplarında ya da Türkiye sınırı boyunca uzanan zeytinliklerin arasına kurulan basit çadır yerleşim yerlerinde yaşıyor. İngiltere merkezli bir savaş gözlemcisi olan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre, deprem Kuzeybatı Suriye’deki en az 58 köy, kasaba ve şehirde binalarda tam ve kısmi hasara neden oldu.
IKBY PETROL AKIŞINI DURDURDU
Irak’ta Kürdistan Bölgesel Yönetimi, dün depremin ardından önlem olarak Türkiye üzerinden petrol ihracatını askıya aldığını açıkladı. Kürdistan Doğal Kaynaklar Bakanlığı yaptığı açıklamada, “Türkiye ve Suriye’yi vuran deprem nedeniyle, petrol ihracatının güvenliğini sağlamak ve istenmeyen olayların önüne geçmek için Kürdistan bölgesini Türkiye’ye bağlayan boru hattından petrol ihracatı durdurulmuştur” ifadesine yer verdi. Kuzey Irak’taki özerk Kürt bölgesinin, Türkiye üzerinden genellikle günde yaklaşık 450 bin varil petrol ihraç ettiği belirtilirken, ihracatın boru hatlarının dikkatli bir şekilde incelenmesinin ardından yeniden başlayacağı bildirildi.
DEPREM GRÖNLAND’DA BİLE HİSSEDİLDİ
Danimarka ve Grönland Jeoloji Araştırma Enstitüsü, Türkiye ve Suriye’yi vuran güçlü depremin sarsıntılarının Grönland kadar uzakta olan bir yerde bile hissedildiğini açıkladı. AFP’ye konuşan sismolog Tine Larsen, Türkiye merkezli büyük depremlerin, Danimarka ve Grönland’daki sismograflarda açıkça kaydedildiğini söyledi. Larsen, “Depremden gelen dalgalar, sarsıntı başladıktan yaklaşık 5 dakika sonra Danimarka’nın Bornholm Adası’ndaki sismografa ulaştı. Depremden 8 dakika sonra sarsıntı Grönland’ın doğu kıyısına ulaştı ve Grönland’ın tamamına yayıldı” dedi. Larsen, Danimarka ve Grönland’da hem depremleri hem de çok sayıda artçı sarsıntıyı kaydettiklerini belirtti.
‘İNSANİ YARDIMA İHTİYAÇ VAR’
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), Suriye’nin kuzeybatısındaki 4,6 milyonluk nüfusun yaklaşık 4,1 milyonunun insani yardıma ihtiyacı olduğunu söylerken, bölgenin 3 milyondan fazla sakininin halihazırda gıda güvencesinden yoksun olduğu ve bölgedeki hastanelerin de çatışmalarda ağır hasar gördüğü biliniyor. Nitekim, Suriye Geçici Hükümetinin Ekonomi Bakanı Abdel Hakim al-Masri yaptığı açıklamada, bölgedeki mülteci kamplarının bir kısmının deprem nedeniyle yerle bir olduğunu belirterek, “Yağmur yağıyor ve hava çok soğuk, bazı bölgelerde kar var. Çok büyük bir ıstırap var ve bu deprem acıyı daha da artıracak” dedi. Halep’te yaşayan ve deprem sırasında oğlu ile hamile eşini evden çıkarmayı başaran Anas Habbash, depremin Suriye halkı üzerindeki etkisini AFP’ye şöyle anlattı: “Sokağa çıktığımızda şok ve korku içinde onlarca aile gördük. Bazıları dua etmek için diz çöktü ve bazıları sanki kıyamet günüymüş gibi ağlamaya başladı. Suriye’de 2011’den beri savaş yılları boyunca bu duyguyu yaşamadım. Bu deprem mermilerden çok daha zordu.”
‘UMARIM YARDIMA İTİRAZ OLMAZ’
Aralarında İngiltere, Rusya, Fransa, İsrail, İran ve Çin’in de bulunduğu bazı ülkeler Suriye’ye yardım etmeye hazır olduklarını açıkladı. ABD başkanı Joe Biden’ın da Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) ve diğer federal hükümet ortaklarını Türkiye ve Suriye depreminden en çok etkilenen bölgelere müdahale seçeneklerini değerlendirmeleri için yönlendirdiği bildirildi.
Ancak, Eski Birleşmiş milletler (BM) insani yardım koordinatörü Sir Stephen O’Brien, “Suriye bir çatışma bölgesi ve BM’nin İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi aracılığıyla ülkeye girmeye rıza gösterip göstermediği konusunda netlik yok” dedi. Beyaz Baretliler’in aktif olduğu, savaşın parçaladığı Idlib’de çok az yardım olduğunu belirten O’Brien, “Umarım yardım teklifine herhangi bir itiraz olmaz. Bu, herhangi bir ülkenin üstesinden gelemeyeceği kadar büyük. Hayat kurtarmak için sahada iyi bir komuta ve kontrole sahibiz” diye konuştu.