23.12.2024 - 15:36 | Son Güncellenme:
AA
Mike Waltz, verdiği röportajda Suriye'deki son durum, Gazze'deki ABD vatandaşı İsrailli esirler ve İran olmak üzere gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Suriye'deki son gelişmelere değinen Waltz, ABD'nin bu ülkede dikkate aldığı konular başında DEAŞ'lı teröristlerin durumu ve İsrail'in sınırları olduğunu dile getirdi.
ABD ASKERLERİNİN DOLAŞMASINA İHTİYACIMIZ YOK!
Waltz, Trump'ın ABD Başkanı olduğu dönemdeki Orta Doğu politikalarının "doğru olduğunu" savunarak, "Başkan Trump kesinlikle haklı. Onun yetkisi kararlı şekilde bizi Orta Doğu savaşlarına sürüklememekti. Amerikan botlarının (askerlerinin) Suriye'de herhangi bir şekilde dolaşmasına ihtiyacımız yok ama DEAŞ, İsrail sınırı ve Körfez müttefiklerimizle olan daha geniş dinamiklere dikkat etmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
"TÜRKLER DE NÜKLEER SİLAH SAHİBİ OLMAK İSTEYECEK"
İran'ın nükleer silaha sahip olmaması gerektiğini söyleyen Waltz, "İran nükleer silaha sahip olursa Suudlar da Türkler de nükleer silaha sahip olmak isteyecek." iddiasında bulundu.
HAMAS REHİNELERİ SERBEST BIRAKMALI
Hamas'ın "her zamankinden daha çok yalnız kaldığını" savunan ve Gazze'deki ABD vatandaşı İsrailli esirlerin serbest bırakılmasını isteyen Waltz, "Hamas'ın bir tanesi hariç tüm çıkışları kapalı, eğer yaşamak istiyorsanız o da rehinelerimizi serbest bırakmaktır." değerlendirmesinde bulundu.
HUSİLER
Waltz, Trump'ın göreve başlamasının ardından "yakında" Yemen'deki Husilerin yeniden "terör örgütü" listesine alınacağını ifade etti.
İSRAİL'İN ÇAĞRI CİHAZLARINI PATLATMASI
İsrail'in Lübnan'da Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazları ve telsizlerin patlatıldığı saldırılarına da değinen Waltz, "modern tarihin en cesur, en etkili gizli eylem operasyonlarından biri olduğunu" iddia etti ve Hizbullah'ın bu saldırıyla zayıfladığını savundu.
HAKAN FİDAN: FARKLI DAVRANACAĞINA İNANIYORUM
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'nin başkenti Şam'da yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında , ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump ve yönetiminin, Suriye'deki PKK/YPG sorunu konusundaki tutumuna ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
"Sayın Trump, bu elimizdeki sorunu Sayın (Eski ABD Başkanı Barack) Obama döneminden devralmıştı. Sayın Trump'ın çok büyük birkaç özelliği var. Bunlardan birisi net olması ve sadece ve sadece Amerika'nın çıkarlarını esas alması. Bu denkleme, probleme baktığı zaman şunu gördü: DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde Amerikalıların burada kalmasına hiçbir lüzum yok. Niye oradalar, Amerika'ya bunun getirisi ne, bunu bir türlü anlayamadı. Dolayısıyla birkaç defa sisteme talimat verdi."
ABD sisteminin, sadece ülkenin çıkarını değil, aynı zamanda başka ülkelerin çıkarlarını da gözeten insanlarla dolu olduğuna dikkati çeken Fidan, "Burada Amerika'nın çıkarları açısından bakıldığı zaman, bir matematik hesabı yapıldığı zaman, Türkiye mi önemli, PKK gibi bir terör örgütü mü önemli, Sayın Trump buradaki matematiği hemen görüyor." dedi.
Fidan, ABD sisteminin içinde ülkeyi Suriye'de tutarak ve bölgede istikrarsızlığı temin eden bir terör örgütüne destek olarak başka bir amaca hizmet edilebileceğini hesaba katan insanların bulunduğunu söyleyerek, bu kişilerin geçmiş dönemde Trump kadar net düşünmediğini dile getirdi.
Bakan Fidan, "Yeni dönemde Trump'ın daha kararlı, daha güçlü, Amerikan çıkarlarını ve sadece Amerikan çıkarlarını öne alan bir iradeyle bu soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum." ifadesini kullandı.