26.05.2022 - 06:54 | Son Güncellenme:
Rusya’nın Ukrayna topraklarını işgal etmeye yönelik 24 Şubat günü başlattığı saldırı 3 ayı geride bıraktı. Savaşın başından bu yana Rusya Hava Kuvvetleri’nin performansı birçok uzman ve araştırmacı tarafından şaşkınlıkla takip ediliyor. "Türk Hava Kuvvetleri’nde F/RF-4E Phantom II" kitabının yazarı ve havacılık fotoğrafçısı Cem Doğut, savaşın başından bu yana Rus Hava Kuvvetleri’nin performansını değerlendirdi. Ukrayna savaşı başladığı günden bu yana Rus Hava Kuvvetleri'nin farklı tipte çok sayıda uçak kaybettiği açık kaynak çalışmalar sonucunda doğrulandı. Düşen uçakların pilotlarının bir kısmı esir alınırken bir kısmı ise hayatını kaybetti. Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanan bazı görüntülerde Rus pilotlarının G kuvvetinin etkisini azaltmak için geliştirilen G-Suit'i bile giymediği görüldü. Esir alınan pilotlara ilişkin görüntülerde de benzer detaylar dikkat çekti.
G-Suit'in neden gerekli olduğunu anlamak için ilk etapta G- Kuvvetinin ne olduğunu anlamak gerektiğini söyleyen Cem Doğut şöyle konuştu:
"İlk olarak G-Force (G-Kuvveti) ve G-LOC (G-force induced Loss Of Consciousness)’u açıklamak lazım. G-LOC, G-Kuvveti kaynaklı bilinç kaybının kısaltmasıdır. G-Kuvveti ise insan vücuduna/cisme belirli bir durumda etki eden hızlanmadır. Düz bir hatta sabit hızla ilerleyen veya hareketsiz duran bir cisme etki eden G kuvveti 1'dir. Dünyadaki yerçekimi insan vücuduna sürekli olarak etki eder. İnsan vücudu bu kuvvete çok iyi şekilde adapte olmuştur. Buna rağmen jet uçakları sahip oldukları üstün ivmelenme yetenekleri ile insan vücuduna 9-10 kat daha fazla kuvvet uygulanmasına neden olur."
Uçağın ani ivmelenmesi ve manevrasıyla uçak ile pilota uygulanan kuvvetin arttığını belirten Doğut, “Bu kuvvet neticesinde artan yer çekimi pilotun kanını vücudun alt kısımlarına doğru çeker. Kalp kanı beyne pompalamakta zorlanır. Buna bağlı oksijen yetersizliği, görme kaybına ve daha ileri aşamalarda da öncelikle Greyout'a (görüşün kısmi kararması) ve son olarak da Blackout'a (bilinç kaybı) neden olur. Bu bilinç kaybına da G-LOC deniyor. G kuvvetinin bir diğer zorlayıcı etkisi de yerçekiminden kaynaklı ağırlık. Normal durumda 80 kg olan bir pilotun +7 G kuvvetindeki ağırlığı 560 kg olmaktadır. Böyle bir gücün altında kafanızı hareket ettirmeniz, elinizi ya da kolunuzu hareket ettirmeniz bile çok zorlaşır. Bunun için pilotların fiziki kondisyonlarının son derece iyi olması gerekiyor” diyerek G kuvvetinin pilotlar üzerindeki etkilerini sıraladı.
İkinci Dünya Savaşı'nda uçakların performanslarının artmaya başlamasıyla birlikte pilotların yüksek G kuvvetlerine maruz kalmaya başladığını belirten Doğut, bu durum sonucunda G-Suit ile ilgili ilk çalışmaların başladığını ve 1950’li yıllardan itibaren günümüzde kullanılan G-Suit donanımına benzer, hava ile çalışan G-Suit’lerin standart pilot teçhizatı haline geldiğini söyledi.
Doğut, G-Suit donanımının çalışma şeklini, “Vücuda sıkıca saran G-Suit'te iki kat kumaşın arasında hava keseleri vardır. Pilotun bacak ve karın bölgesini kaplayan G-Suit bir hava hortumu ile uçağa bağlanır. Pilot G kuvvetine maruz kaldığında basınçlı hava ile elbise şişmeye başlar. Böylece bacak ve karın bölgesine baskı oluşturur ve kanın bacaklara doğru gidişini fiziki olarak azaltır. Kan gövdenin altına yığılmadığı için kalbin beyne kan göndermesi daha kolay olur ve pilotun G-LOC’tan etkilenmesini azaltır. G-Suit ile birlikte pilotta karın ve bacak kaslarını sıkarak kanın bacaklara gitmesini azaltacak hareketler yapar. Bu hareketler ve G-Suit ile +9G’ye kadar pilot bilinç kaybı yaşamadan manevra yapabilir” sözleriyle anlattı.
G-Suit sayesinde pilotun G kuvvetine karşı toleransının arttığını ifade eden Doğut, pilotun bilinç kaybı yaşama ihtimalinin azaldığını aktardı. Doğut, sözlerine “Bu sayede pilot daha uzun süre G kuvvetine maruz kalabilir. Özellikle it dalaşı tabir edilen iki uçağın birbiriyle yaptığı hava muharebesinde pilota yardımcı olur. Eğitim uçuşlarında da G-Suit giyiliyor. Öğrenci pilotun istem dışı yapabileceği ani ve kontrolsüz hareketlerde pilotların G-LOC’a girme ihtimalini azaltır” dedi.
'RUS HAVA KUVVETLERİ ETKİSİZ KALDI'
Rus Hava Kuvvetleri'nin Ukrayna savaşının başından bu yana kötü bir performans sergilediğini söyleyen Cem Doğut, modern hava kuvvetlerinin müşterek harekât düzenlemek için eğitildiğinin altını çizdi ve “Hava kuvvetleri gerek diğer kuvvetlerle gerekse hava kuvvetlerinin farklı birimleriyle birlikte uyum içinde çalışmak için eğitim yaparlar. Rus Hava Kuvvetleri savaşın başından beri müşterek harekâtı yeterince etkili olarak yürütemedi. Buna en büyük örnek düşen uçaklarının pilotlarını kurtaramamasını gösterebiliriz. Türk Hava Kuvvetleri ve diğer modern Hava Kuvvetleri herhangi bir hava harekâtında görev paketleri oluşturur. Saldırı uçaklarını korumak için havadan havaya mühimmat ile yüklü eskort uçakları uçar. Olası düşman hava savunma unsurları için bunları imha edecek ya da baskılayacak uçaklar bu pakete dahil olur. En önemlisi de olası uçak kaybında düşen uçağın pilotunu kurtarmak için muharebe arama kurtarma uçakları ya da helikopterleri bölgede hazır bekler. Rus Hava Kuvvetleri'nde bunları göremiyoruz” diye konuştu.
Düşen Rus uçaklarına ilişkin görüntülerde pilotların G-Suit giymediğinin görüldüğünü belirten Cem Doğut, bu durumun iki anlama geldiğini ifade etti. Doğut, “İlki Rusların Ukrayna tarafından bir saldırı beklemedikleri ve hava hakimiyetini sağladıklarına inandıklarını gösterir. Ancak bunun doğru olmadığını yaşadıkları kayıplardan ve Rus uçaklarının hâlâ hava-hava füzeleri ile görev yapmasından, Ukrayna uçakları ile bir hava savaşı beklentisinin olduğunu anlıyoruz. İkinci ve bence daha yüksek ihtimal olan eğitim ve disiplin eksikliğini göstermesi. Batılı hava kuvvetlerinde her uçuşta G-Suit kullanılır. Rus Hava Kuvvetleri'nde ise gerçek savaş ortamında bile düzenli olarak kullanılmadığını görüyoruz. Yaptığınız işe yeterli özeni göstermezseniz başarılı olamazsınız” şeklinde konuştu.
Rus ordusunun elinde bulunan en modern taarruz uçağı Su-34'ün Ukrayna’da güdümsüz roket atışı yaptığını paylaşan Cem Doğut, bu durumun Rus Hava Kuvvetleri’nin durumunu en iyi izah eden örnek olduğunun altını çizdi. Açık kaynaklarda yer alan bilgilere göre Rus ordusunun şu ana kadar Ukrayna’da en az 25 uçak kaybettiğini belirten Doğut, harekat tarzlarında bir değişiklik olmadığı takdirde bu sayının artacağını tahmin ettiğini söyledi.
'HEDEFLE GÖRSEL TEMAS SAĞLAMASI YETERLİ'
Cem Doğut, G-Suit dışında askeri havacılık için oldukça önemli bir teknoloji olan Helmet Mounted Cueing System - HMCS (Kaska monteli görüş sistemi) hakkında da önemli bilgiler paylaştı. Bu kaskın iki ana bileşenini, manyetik baş takip sistemi ve vizöre bilgileri aktaran projeksiyon sistemi olarak açıklayan Doğut, kaskın uçakta bulunan baş üstü ekranının (HUD) kaska monte edilmiş hali olarak tanımlanabileceğini söyledi.
Doğut, “Kask uçağın sensörlerini ve silahlarını, pilot nereye bakarsa o yöne yönlendirilmesini sağlar. Bu sayede kask hedefleme aracı olarak kullanılabilir. Uçuş bilgileri de devamlı olarak vizöre yansıtılarak pilot tarafından her daim görülebilir. Sistem hem hava hem de yer hedeflerine karşı gece görüş sistemleriyle birlikte kullanılabiliyor” dedi. Bu sistemin hava muharebelerinde en büyük getirisinin AIM-9X gibi high off-boresight seeker (HOBS) füzeler ile kullanıldığında ortaya çıktığını söyleyen Doğut, “Pilotun hedefi vurması için hedef ile görsel temas sağlaması yeterli. Muharebe ortamında pilotun manevra yapmasına gerek kalmadan hedefe bakarak füzesini ateşlemesi sayesinde zaman kaybetmeden düşman bertaraf edilebilmektedir” şeklinde konuştu.
'TÜRK ORDUSU AKTİF KULLANICISI'
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin uzun süredir kaska monteli nişangah sistemi kullandığını belirten Doğut, TUSAŞ tarafından üretilen T-129B helikopterlerinde ASELSAN üretimi AVCI Kaska Entegre Kumanda Sistemi'ni kullanıldığını söyledi. Doğut, “AVCI Sistemi helikopter platformlarında pilotların görev sahası farkındalığını, gece görüş, video, semboloji gösterimi, hassas kafa takibi özellikleri ile pilot ve hava aracının imkân ve kabiliyetlerini artırmak amacı ile tasarlanmış vizör yansıtmalı bir sistem. Böylece pilot gece ve gündüz AVCI kaskını kullanarak hem helikopterin uçuşunu sağlarken hem de silahları kafa hareketiyle hedefine yönlendirebilir” dedi.