SON DAKİKA | Hamas komutanına suikast! Bölgeden ilk görüntüler...

İsrail basını, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın, Gazze'deki Filistinlileri yerinden etmek için özel bir yönetim birimi kurma kararı aldığını yazdı.

Yediot Ahronot gazetesinin haberine göre, İsrail Savunma Bakanı Katz, Filistinlileri Gazze'de yerinden etmek için özel bir yönetim birimi kurmaya karar verdiğini duyurdu.

Haberde, söz konusu yönetimde İsrail güvenlik teşkilatı organları ve diğer bakanlıklardan temsilcilerin yer alacağı bilgisi verildi.

Söz konusu planın, "Gazze'de yaşayan ve gönüllü olarak üçüncü bir ülkeye göç etmek isteyen herkese, deniz, hava ve kara yoluyla özel çıkış düzenlemeleri de dahil geniş kapsamlı yardımları içerdiği" kaydedildi.

İsrail basını, Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmasının birinci aşamasında serbest bırakılması planlanan İsrailli hayattaki esirlerden kalan 6'sının 22 Şubat'taki yedinci esir takası turunda salınabileceğini öne sürdü.

İsrail devlet televizyonu Kan'ın haberine göre, anlaşmanın birinci aşamasında serbest kalması planlanan hayattaki İsrailli esirlerin tümünün salıverilmesi konusundaki müzakerelerde ilerleme kaydedildi.

Haberde, İsrail güvenlik kabinesinin, Filistinli tüm esirlerin serbest bırakılması ve Gazze Şeridi'ne bazı teçhizatların girişine izin verilmesi karşılığında cumartesi günü tüm canlı İsrailli esirlerin serbest bırakılmasına ilişkin müzakerelerde ilerleme kaydedildiği konusunda bilgilendirildiği ifade edildi.

İsrail devlet televizyonu Kan'ın haberine göre, arabulucu ülkelerin devreye girmesiyle Hamas, cesetleri İsrail'e teslim etmeyi kabul etti.

İsrail ordusunun, 20 Şubat Perşembe günü cesetleri teslim almak için hazırlıklara başladığı belirtildi.

Hamas, esirlerin isimlerini sabah saatlerinde bildirdikten sonra cesetleri önceden kararlaştırılan bir noktada İsrail ordusuna ait ambulanslara teslim edecek.

İsrail, kimlik tespiti yapıldıktan sonra ölen esirlerin ailelerine haber verecek.

Öte yandan, Hamas ve İsrail arasındaki esir takasının 22 Şubat Cumartesi yapılacak yedinci turunda hayatta olan 3 İsrailli esirin daha serbest bırakılması bekleniyor.

İsrail güvenlik kabinesi bugün ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması ve esirlerin serbest bırakılması konularını görüşmek üzere toplanacak.

Kabine görüşmesine bağlı olarak ateşkes müzakereleri için Mısır'ın başkenti Kahire'ye gidecek heyete ikinci aşamayı müzakere etme yetkisi verilecek.

Hamas ile İsrail arasında imzalanan ve 19 Ocak'ta yürürlüğe giren Gazze Şeridi'nde ateşkes ve esir takası anlaşmasının ilk aşaması 42 gün sürecek.

Anlaşmanın ilk aşaması kapsamında şu ana kadar İsrail hapishanelerinde tutulan 1135 Filistinli özgürlüğüne kavuşurken, buna karşılık Gazze'de tutulan 19 İsrailli esir de serbest bırakıldı.

İsrail, Gazze'de 73 İsrailli esirin tutulduğunu, bunlardan yarısının hayatta olduğunun tahmin edildiğini öngörüyor.

Tel Aviv yönetimi, 3 Şubat'a tekabül eden anlaşmanın yürürlüğe girmesinin 16. gününde başlaması gereken ateşkesin ikinci aşamasına yönelik müzakereleri aksatmaya devam ediyor.

İsrail, uzun süre ayak sürümesine rağmen ateşkesin ikinci aşamasının müzakerelerinin ne zaman başlayacağına ilişkin tarihin belirlenmesi için kabinenin toplanacağını duyurdu.

ABD TEMSİLCİSİ'NİN ZİYARETİ VE TEL AVİV ÜZERİNDEKİ YANSIMASI

Bu durum, İsrail'i ziyaret eden ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un, Katar ve Mısırlı yetkililerle yaptığı görüşmelerin ardından geldi.

Witkoff, Fox News'e yaptığı açıklamada, ateşkesin ikinci aşamasına yönelik müzakerelerin birinci aşamaya göre daha karmaşık olduğunu ancak "kesinlikle başlayacağını" söyledi.

Witkoff, anlaşmanın ikinci aşamasına ilişkin Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Başkanı Hasan Reşat ile görüştüğünü belirtti.

Ardından da İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, Netanyahu'nun Witkoff ile görüştüğü ve ateşkesin ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin ele alınacağı kabine toplantısının yapılacağı aktarıldı.

İSRAİL'İN AŞIRI SAĞCI BAKANI SMOTRİCH'TEN ANLAŞMA KARŞITI TEHDİTLER

İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, 2 Mart'ta ateşkesin ilk aşamasının sona ermesinin ardından Gazze'ye saldırıların başlamaması durumunda hükümetten ayrılarak iktidar koalisyonunu devirme tehdidinde bulundu.

Gazze'de ateşkes anlaşması yapılması sebebiyle diğer aşırı sağcı eski Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Netanyahu hükümetinden istifa etmişti.

Ben-Gvir'in başını çektiği Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi'nin koalisyon hükümetinden ayrılmasıyla, Netanyahu hükümetinin İsrail Meclisi'ndeki sandalye sayısı 62'ye düşmüştü.

Hükümetin kurulabilmesi için 120 sandalyelik mecliste en az 61 milletvekiline sahip olması gerekiyor.

Ben-Gvir'in ardından mecliste 7 milletvekili bulunan Dini Siyonizm Partisi lideri Smotrich'in de ayrılması durumunda Netanyahu koalisyonu yeterli milletvekili sayısını kaybediyor.

NETANYAHU'DAN SMOTRİCH'E "ATEŞKESİN İKİNCİ AŞAMASININ KABİNENİN ONAYINA SUNULACAĞI" VAADİ

Netanyahu, koalisyondan ayrılarak hükümeti devirme tehdidinde bulunan Smotrich'e ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin kabinenin onayından geçmeden başlamayacağı sözü verdi.

İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde, bu yöndeki kararın daha önce Hamas ile ateşkesin onaylandığı kabine toplantısında alındığı kaydedildi.

Smotrich'in, ateşkesin ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin kabinede onaylanmasını koalisyon hükümetinde kalmanın bir şartı olarak talep ettiği ifade edildi.

Smotrich'in tehditlerine yanıt olarak muhalefet partilerinin Netanyahu'ya Meclis'te bir "güvenlik ağı" sağlamaya ve anlaşmanın sonuna kadar uygulanmasına hazır olduklarına ilişkin açıklamalarına işaret edilen haberde, Netanyahu ofisinin bu nedenle Kahire'ye gidecek heyetin ikinci aşamayı ancak kabinenin onayıyla görüşeceğini açıkça ifade ettiğine dikkati çekildi.

Haberde bazı kaynaklardan alınan bilgiye göre İsrailli yetkililerin gelecek hafta Katar'ın başkenti Doha'da ikinci aşama müzakereleriyle ilgili bir toplantı düzenlemek üzere görüşmeler yaptığı belirtildi.

Ancak üst düzey yetkililerden oluşan bir heyetin Doha seyahati ile heyetin yetki alanının Netanyahu ve diğer hükümet üyelerinin kararına bağlı olduğu aktarıldı.

Haberde ayrıca Kahire'ye gidecek heyetin anlaşmaya rağmen Gazze'ye girişine izin verilmeyen konteyner meselesini de görüşmesinin beklendiği ifade edildi.

NETANYAHU'NUN MUHTEMEL ŞARTLARI

Haaretz gazetesi askeri analisti Amos Harel, "Netanyahu'nun çevresindekiler, esir takası anlaşmasının şartlarının değiştirilip ilk aşamasının uzatılması olasılığına dair öneride bulunuyor." ifadesini kullandı.

Mart başında sona erecek olan ilk aşama kapsamında şu ana kadar altı İsrailli esirin daha sağ olarak serbest bırakılması ve ardından sekiz rehinenin cesedinin teslim edilmesinin beklendiğini kaydeden Harel, şu görüşlerini aktardı:

"İsrail, ikinci aşamada sağ ve ölü 59 esirden daha fazlasının serbest bırakılmasına olanak tanıyabilecek bir çözüm üzerinde çalışıyor. İsrail, fiilen Gazze'den çekilme anlamına gelen Philadelphi Koridorundan çekilme sözünü yerine getirmeden önce Hamas, daha fazla esiri serbest bırakabilir.

Fakat Hamas'ın Gazze'ye büyük insani yardım sevkiyatlarının ulaşmasıyla yeniden güven kazanması ve bölgedeki otoritesini aşamalı şekilde sağlamlaştırmasıyla bunun olma ihtimali zayıf görünüyor."

Harel, Netanyahu'ya çevresindekilerin, Gazze'de silahsızlanmanın güvence altına alınması, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde kurulacak herhangi bir hükümette yer almaması gibi anlaşmanın ilerlemesi için bazı fikirler önerdiğini; bu fikirlerin Trump yönetimi tarafından da desteklediğini belirtti.

"NETANYAHU'NUN ASIL MESELESİ İÇ SORUNLAR"

Netanyahu'nun karşılaştığı asıl zorluğun iç sorunlarla ilgili olduğuna işaret eden Harel, şu ifadelere yer verdi:

"İlk aşamadan sonra Gazze'de saldırıların yeniden başlatılması emrini vermez ve Gazze'den çekilmesi karşılığında daha fazla esirin serbest bırakılması için baskı yapmaya çalışırsa hükümetteki aşırı sağ görüşlü ortaklarıyla kurulu ittifakı zor bir sınava tabi tutulacak."

Harel, Netanyahu'nun karşılaştığı bir başka zorluğun da tüm esirlerin iade edilmesine ilişkin artan kamuoyu baskısı ile ordudaki yedek askerlerden bazılarının yeniden çatışmalara katılma konusundaki isteksizliği olduğunu kaydetti.

İsrailli uzman, Ultra-Ortodoks partilerin, yaygın kamuoyu eleştirisine rağmen Haredi (Ultra Ortodoks Yahudiler) erkeklerini zorunlu askerlikten muaf tutacak bir yasanın çıkarılmasında ısrar etmesine dikkati çekti.

Trump yönetiminin tutumunun neticeyi belirleyeceğini öngören Harel, Netanyahu'nun çevresinden alınan ipuçlarına göre, Hamas'a ek bir askeri maliyet yüklemek; böylece daha fazla siyasi taviz vermeye zorlayabilmek adına Trump'ın saldırıların belirli bir zaman çerçevesinde yeniden başlamasını destekleyebileceği görüşünü savundu.

Hamas, Lübnan'daki askeri yetkililerinden Muhammed Şahin'in İsrail hava saldırısı sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail'de aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Başbakan Binyamin Netanyahu'ya, Gazze Şeridi'nin yüzde 10'unu işgal ve ilhak etme çağrısında bulundu.

Aşırı sağcı Dini Siyonizm Partisi lideri Smotrich, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail'in bir yol ayrımında olduğunu savundu.

"Ya Hamas ya da İsrail teslim olacak." diyen Smotrich, Netanyahu'ya saldırılara geri dönülmesi Gazze Şeridi'nin yüzde 10'unun işgal ve ilhak edilmesi çağrısında bulundu.

Smotrich, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki Filistinlileri zorla yerinden etme planının uygulanması gerektiğini savunarak güvenlik kabinesinde bunu gündeme getireceklerini kaydetti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, uluslararası basında Hamas'ın Gazze'nin kontrolünü Filistin yönetimine bırakmaya hazır olduğu yönündeki iddiaya ilişkin açıklama yaptı. İsrail basınına konuşan Netanyahu, Hamas'ın ya da Filistin yönetiminin "Gazze Şeridi'ni kontrol etmesine izin vermeyeceği" sözünü verdi.

Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'deki Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini içeren planına da "bağlı olduğunu" ifade etti. Uluslararası basında çıkan haberde, Hamas'ın Gazze'nin kontrolünü devretmeye hazır olduğu iddia edilmişti.

Gazze'nin kontrolünün Filistin yönetimine bırakılacağı ileri sürülmüştü. Bu iddialara ilişkin Hamas'tan henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Husam Zeki, Kahire'de düzenlenecek acil Arap Birliği Zirvesi öncesi, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da beş Arap ülkesinin katılımıyla bir toplantı düzenleneceğini duyurdu.

Riyad'da yapılacak toplantıya, Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) katılacağını ifade eden Zeki, şunları söyledi:

"Bu Arap ülkeleri, özellikle Kahire'deki (resmi olarak 27 Şubat'ta yapılması planlanan) acil Arap zirvesi öncesinde bir araya geliyor. Bu ülkeler, Gazze'deki savaşın başlangıcından (7 Ekim 2023) bu yana birbirleriyle koordineli çalışarak, bakanlar düzeyi de dahil olmak üzere birçok düzeyde çok sayıda toplantı gerçekleştirdiler."

Arap Zirvesi'ne sunulacak Mısır'ın fikirleri ve önerileri konusunda kendi aralarında koordinasyon sağlamak amacıyla bu kez bir araya geleceklerini belirten Zeki, toplantıya Filistin'in de davet edilmesinin mümkün olduğunu vurguladı.

İsrail ordusunun, Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde bir aracı hedef alan saldırısında Hamas mensubu hayatını kaybetti.
Lübnan resmi ajansı NNA'nın haberinde, İsrail ordusuna ait bir insansız hava aracının (İHA) Sayda kentinin kuzeyinde bir aracı hedef aldığı aktarıldı.

Sayda Belediye Stadyumu yakınında meydana gelen saldırının ardından olay yerine ambulans ve itfaiye ekiplerinin sevk edildiği kaydedildi. Basına ve sosyal medyaya yansıyan görüntülerde hedef alınan aracın tamamen yandığı görüldü.

'20 DAKİKA ÖNCE AYRILDI'

İsrail'de yayın yapan Kanal 12 televizyonunun haberinde, saldırının suikast girişimi olduğuna işaret edilerek, 'bir Hamas yetkilisinin' hedef alındığı öne sürüldü.

Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada da saldırıda bir kişinin öldüğü doğrulandı. Hamas'tan isminin açıklanmasını istemeyen bir kaynak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, araçta Hamas'ın Lübnan'daki askeri mensuplarından birinin bulunduğunu söyledi. Lübnan basınına yansıyan haberlerde ise hayatını kaybeden kişinin Hamas'ın askeri sorumlularından Muhammed Şahin olduğu belirtildi. Şahin'in İsrail'in 2 Ocak 2024'te Beyrut'un güneyindeki Dahiye'ye düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih El Aruri'ye yakın olduğu ifade edildi.

İsrail basınında yer alan haberlere göre ise yolsuzluk davaları sebebiyle hakim karşısına çıkan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun saldırının düzenlendiği sırada 'acil güvenlik görüşmesi' sebebiyle mahkeme salonundan yaklaşık 20 dakika ayrılması dikkat çekti.

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, "İsrail'e güvenilmez, yarın tam bir çekilmenin olmayacağından endişeliyiz" ifadelerini kullanırken ekledi: "Savaş seçeneği fayda vermiyor, diplomatik yollardan çalışacağız. Çünkü Lübnan artık yeni bir savaşa tahammül edemiyor. Lübnan ordusu, İsraillilerin çekileceği köy ve kasabalara konuşlanmaya hazır."

İsrail'in Lübnan'daki işgalinin devam etmesi konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirten Avn, "Yanlış kurşun bir insanı öldürür, ama yanlış söz bir milleti öldürür." dedi.

İsrail ordusunun yaklaşık 16 ay süren saldırılarının ardından ateşkesin sağlandığı Gazze Şeridi'nde, son 24 saatte 9'u enkaz altından çıkarılan 13 Filistinlinin naaşı hastanelere nakledildi.

Son 24 saatte hastanelere 13 kişinin cansız bedeni ile 16 yaralının ulaştığı aktarıldı. Hayatını kaybedenlerin 9'unun enkaz altından çıkarıldığı, 4'ünün ise yeni düzenlenen saldırılarda hayatını kaybettiği belirtildi.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Pazartesi günü Donald Trump'ın bölgesel stratejisinde önemli bir rol oynayan Suudi Arabistan'ın Riyad şehrine iniş yaptı.
Rubio'nun Veliaht Prens Muhammed bin Selman (MBS) ile görüşmesi bekleniyor. ABD Dışişleri Bakanı ayrıca Ukrayna'daki savaşı sona erdirmeyi amaçlayan Rus yetkililerle görüşmek üzere Suudi Arabistan'da olduğundan bu görüşmenin ne zaman gerçekleşeceği henüz belli değil.

The Guardian'ın yorumuna göre gündemide Donald Trump'ın milyonlarca Filistinliyi Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'daki topraklarından çıkarıp Mısır ve Ürdün gibi komşu ülkelere taşıma planları olması muhtemel.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, koalisyondan ayrılarak hükümeti devirme tehdidinde bulunan aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'e ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin kabinenin onayından geçmeden başlamayacağı sözü verdiği belirtildi.

Netanyahu'nun Smotrich'e ilk aşaması 2 Mart'ta sona erecek ateşkes ve esir takası anlaşmasının ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin ancak kabinenin onay vermesi durumunda başlayacağı sözü verdiği aktarıldı.

Bu yöndeki kararın daha önce Hamas ile ateşkesin onaylandığı kabine toplantısında alındığı kaydedildi. Smotrich'in, ateşkesin ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin kabinede onaylanmasını koalisyon hükümetinde kalmanın bir şartı olarak talep ettiği ifade edildi.

İsrail devlet televizyonu KAN'da Filistin İşleri Editörü olan Elior Levy, hapishane idaresini sert bir şekilde eleştirdi. İsrail basını, Hamas ile Tel Aviv arasındaki esir takasının altıncı turunda serbest bırakılan Filistinlilerin cezaevi idaresi tarafından fotoğraflarının yayınlamasını, "Gazze'deki İsrailli esirler için olumsuz sonuçlar doğurabilecek aptalca ve "sorumsuz bir karar" olarak nitelendirdi.

Levy, İsrail'de Ulusal Güvenlik Bakanlığı görevinden istifa eden Yahudi Gücü Partisi lideri aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir'e atıfta bulunarak, "Görünen o ki hapishane idaresi ve Cezaevi Hizmetleri Komiseri Kobi Yakubi (Esirlere karşı bu tedbirlerin alınması emrini veren kişi) hala (Itamar) Ben-Gvir için çalışıyor." sözlerine yer verdi.

X hesabından yaptığı paylaşımda da Levy, "Bu, yalnızca dar bir siyasi gündeme hizmet eden aptalca ve ahmakça bir davranış." ifadesini kullandı.

İsrailli askeri analist Avi Benayahu ise söz konusu olayın "korkunç bir mesleki başarısızlığı" yansıttığını söyledi.

Benayahu, "Profesyonel ve etkili bir ulusal medya aygıtı olmadığında ve çeşitli kurumlar arasında net bir koordinasyon olmadığında olan şey budur." değerlendirmesinde bulundu.

HÜKÜMET İÇİNDE DE ELEŞTİRİ VAR

İsrail devlet televizyonu KAN haberinde, serbest bırakılan Filistinli tutukluları "tartışmalı sloganlar taşıyan tişörtler giymeye zorlama kararının siyasi liderliğin bilgisi dışında alındığını" iddia ederek şu ifadelere yer verildi:

"Bu karar, İsrail'in uluslararası imajına zarar verebilecek sorunlu bir davranış olarak görüldüğü için hükümet içinde eleştirilere yol açtı."

KAN haberinde, Filistinli tutuklulara bileklik takmaya zorlanmalarının sonra üzerinde Davut yıldızı olan tek tip kıyafet giydirilmesiyle esirlere uygulanan işlemlerde bir tırmanış olduğu ifade edildi.

Haberde medyaya servis edilen görüntülerin "istisnai görüntüler" olduğu iddia edilirken, "İsrail'in serbest bırakılan tutuklular aracılığıyla ilettiği mesajlarda her seferinde bir tırmanış gözlemlendiği" ifadelerine yer verildi.

DAVUT YILDIZI NEDİR?

Davud'un Yıldızı veya Davud'un Kalkanı Yahudiler'in MÖ 1000'lerden beri milli sembolü. İsmini Antik İsrail'in kralı Davud'dan alan yıldız, Orta Çağ'dan beri Yahudi Yıldızı olarak biliniyor ve daha eski bir sembol olan Menora (Yedi Kollu Şamdan) ile birlikte adı Yahudilikle beraber anılıyor.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, "Orta Doğu'da İsrail gibi daha fazla ülke olsaydı dünya daha güvenli olurdu" iddiasında bulundu. Rubio, İsrail ziyareti kapsamında Başbakan Binyamin Netanyahu ile yaptığı ortak basın toplantısında değerlendirmeler yaptı.

Başkan Donald Trump'ın göreve gelmesinden itibaren İsrail'e ilk resmi ziyaretini yapan Rubio, "Eğer Orta Doğu'da İsrail gibi daha fazla ülke olsaydı dünya daha güvenli ve daha iyi bir yer olurdu." ifadelerini kullandı. Rubio, Trump yönetiminin İsrail'e destek vermeye devam edeceğini belirtti.

BASIN TOPLANTISINDA ORTAK DİL

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ilk yurt dışı ziyaretini İsrail'e gerçekleştiren ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği basın toplantısında, ABD Başkanı Donald Trump'ın "İsrail'in Beyaz Saray’da şimdiye kadar sahip olduğu en büyük dost" olduğunu söyledi.

'TEK KOL İLE GARİP SARILMA'

Netanyahu, açıklamalarının başında İsrail basınının yorumuna göre "Rubio'yu tek koluyla garip bir şekilde sarılarak karşıladı."Netanyahu, iki liderin ekipleriyle birlikte "bir dizi konuda çok verimli bir görüşme" yaptığını belirtti. "Bunlardan hiçbiri İran'dan daha önemli değil" diyen Netanyahu, "İsrail ve Amerika, İran tehdidine karşı omuz omuza duruyor. Ayetullahların nükleer silaha sahip olmalarına izin verilmemesi gerektiği konusunda hemfikiriz. Ayrıca, İran'ın bölgedeki saldırganlığının geri püskürtülmesi gerektiği konusunda da mutabık kaldık" ifadelerini kullandı. Netanyahu, Trump'ın desteğiyle "İran işini bitirebileceklerini ve bitireceklerini" öne sürdü.

'TRUMP'IN CESUR PLANINI KONUŞTUK'

Netanyahu ayrıca Trump'ın skandal Gazze planına destek çıkarak "Trump'ın Gazze'nin geleceğine ilişkin cesur vizyonu ile ilgili fikir alışverişinde bulunduk ve bu vizyonun gerçeğe dönüşmesini sağlamak için çalışacağız" şeklinde konuştu.

RUBIO: 'HAMAS YOK EDİLMEDEN...'

Rubio ise Hamas’ın Gazze’de bir güç olarak varlığını sürdüremeyeceğini belirterek, "Hamas yok edilmeden Orta Doğu’da kalıcı bir barış mümkün değildir" dedi.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten, ateşkesin yürürlüğe girdiği 19 Ocak 2025'e kadar Gazze Şeridi'ne sürdürdüğü saldırılarda 14 binden fazlası enkaz altında kaybolanlar olmak üzere 61 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 167'si çocuk 916 Filistinli yaşamını yitirdi, 7 bine yakın kişi yaralandı.

ABD elçisi Witkoff. Fotoğraf: AP

Bu hafta içerisinde, Gazze'deki ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması ve İsrailli rehinelerin Filistinli mahkumlarla takas edilmesi konusunda görüşmelerin devam etmesi bekleniyor. ABD'nin özel elçisi Steve Whitcoff'a göre, müzakerelerin ikinci aşamasında hayatta kalan tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılması öngörülüyor.

Whitcoff, görüşmelerin devam edeceğini belirterek, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Başkanı Hasan Raşad ile "son derece olumlu ve yapıcı" telefon görüşmeleri gerçekleştirdiğini açıkladı. Bu bilgiyi ABD merkezli Fox News aktardı.

Bu üç ülke, 19 Ocak'ta başlayan ve 1 Mart'a kadar tamamlanması planlanan ilk aşama ateşkes ve esir takası anlaşmasında arabuluculuk rolü üstlenmişti.

WITKOFF'UN ARDINDAN NETANYAHU DUYURUSU

Witkoff'un açıklamalarının hemen ardından, Netanyahu'nun ofisi İsrail Güvenlik Kabinesi’nin pazartesi günü ikinci aşamayı görüşeceğini duyurdu.

Netanyahu ayrıca İsrailli müzakerecilerden oluşan bir heyeti Kahire’ye göndermesi için talimat verdi. Heyetin pazartesi günü görüşmelere başlaması planlanıyor. Güvenlik Kabinesi toplantısının ardından, ikinci aşamaya ilişkin yönlendirmeler müzakere heyetine iletilecek. Bu aşama, çatışmaların tamamen sona ermesini amaçlıyor.

Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, pazar günü Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde yönetici güç olarak kalmaması gerektiğini belirtti.

İsrail devlet televizyonu Kan'ın haberine göre, arabulucu ülkelerin devreye girmesiyle Hamas, cesetleri İsrail'e teslim etmeyi kabul etti.

İsrail ordusunun, 20 Şubat Perşembe günü cesetleri teslim almak için hazırlıklara başladığı belirtildi.

Hamas, esirlerin isimlerini sabah saatlerinde bildirdikten sonra cesetleri önceden kararlaştırılan bir noktada İsrail ordusuna ait ambulanslara teslim edecek.

İsrail, kimlik tespiti yapıldıktan sonra ölen esirlerin ailelerine haber verecek.

Öte yandan, Hamas ve İsrail arasındaki esir takasının 22 Şubat Cumartesi yapılacak yedinci turunda hayatta olan 3 İsrailli esirin daha serbest bırakılması bekleniyor.

İsrail güvenlik kabinesi bugün ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması ve esirlerin serbest bırakılması konularını görüşmek üzere toplanacak.

Kabine görüşmesine bağlı olarak ateşkes müzakereleri için Mısır'ın başkenti Kahire'ye gidecek heyete ikinci aşamayı müzakere etme yetkisi verilecek.

İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde bulunan ve İsrail ile Hamas arasındaki esir takası kapsamında Filistinli mahkumların serbest bırakıldığı Ofer Hapishanesi'nin bir bölümüne baskın düzenledi. Hamas'a bağlı Filistin Mahkumlar Medya Ofisi, baskınla ilgili yaptığı açıklamada, "Mahkumlar dövüldü ve üzerlerine gaz sıkıldı" ifadelerini kullandı. Baskında ölen ya da yaralanan olup olmadığı henüz bilinmiyor.

İsrail basınında yer alan haberlerde ise hapishanede isyan çıktığı ve güvenlik güçlerinin müdahale ettiği öne sürüldü.