Savaşta son dakika... Doğrudan Türkiye'nin adını verdiler, İsrail haddini aştı!

İsrail Dış İstihbarat Teşkilatı Mossad'ın Direktörü David Barnea'nın liderliğindeki heyetin, Gazze Şeridi'nde ateşkes ve karşılıklı esir takası anlaşması müzakereleri için perşembe günü Doha'ya gideceği bildirildi.

İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Barnea'nın liderliğindeki İsrail müzakere heyeti Hamas ile dolaylı müzakereler için perşembe Doha'ya gidiyor.

İsrail basınındaki haberlere göre, Başbakan Binyamin Netanyahu Washington ziyaretinden önce güvenlik kabinesiyle toplanarak müzakere edilen anlaşmayı görüştü.

İsrail heyetinin, Netanyahu'nun müzakerelerde ısrar ettiği iki yeni şartı anlaşmaya uygun formüle etmek için çalıştığı belirtildi. ABD'nin hazırladığı taslak ateşkes teklifine ek olarak Netanyahu, "İsrail'in Gazze-Mısır sınır hattını kontrol etmesi ve Gazze'nin kuzeyine Hamas unsurlarının dönmesinin engellenmesi için denetim mekanizması kurulması şartlarını" talep etmişti.

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, yaptığı yazılı açıklamada, salı ABD Başkanı Joe Biden ile Beyaz Saray'da görüşecek Netanyahu'ya ziyaretinde başarı dilediğini belirtti.

İsrailli esirlerin serbest kalması için sınırlı bir fırsat doğduğuna dikkati çeken Gallant, İsrail güvenlik teşkilatının müzakere heyetini bir anlaşmayla geri dönmeleri için "tam olarak desteklediklerini" kaydetti.

İsrail’e ait yaklaşık 20 F 15 uçağı tarafından vurulan Yemen’in Hudeyde Limanı, göklere yükselen dev alev ve dumanlarla son yılların en zor dönemlerinden birini yaşadı.

İran destekli Husiler tarafından 2014’ten bu yanan Sana merkezli kurulan hükümetin kontrolündeki Hudeyde Limanı, ülkenin batısında, Kızıdeniz’deki en önemli liman sayılıyor ve ülkeye insani yardım ile ticari emtianın girişinin can damarını oluşturuyor.

İsrail Başbakanlığı, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun müzakere ekibi ve üst düzey güvenlik yetkilileriyle birlikte İsrailli esirler hakkında toplantı yaptığını ve Hamas ile ateşkes müzakereleri için bir heyetin gönderilmesi talimatını verdiğini duyurdu. Başbakanlık, heyetin gideceği yeri ise belirtmedi. Heyetin Mısır’ın başkenti Kahire ya da Katar’ın başkenti Doha’ya gitmesi bekleniyor.

KABİL (AA) - Afganistan yönetimi, İsrail'in Yemen'e yönelik saldırısını kınadı.

Afganistan geçici hükümeti Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abdulkahhar Belhi, konuyla ilgili X sosyal medya hesabından açıklamada bulundu.

İsrail'in Yemen'deki Hudeyde Limanı'na yönelik hava saldırısını güçlü şekilde kınadıklarını belirten Belhi, saldırının sivil can kayıplarına neden olduğunu kaydetti.

Belhi, bölgede daha fazla can kaybına ve yıkıma yol açmaması için uluslararası kuruluşları ve nüfuz sahibi ülkeleri, İsrail'in "Gazze ve bölgede işlediği suçları durdurmaya" çağırdı.

İsrail, cumartesi akşam saatlerinde Husilerin kontrolündeki Kızıldeniz kıyısında bulunan Hudeyde Limanı'na hava saldırısı düzenlemişti. Yemenli yetkililer, saldırıda 6 kişinin hayatını kaybettiğini, 80'den fazla kişinin de yaralandığını açıklamıştı.

Yemen’deki Husiler, ülkenin Suudi Arabistan sınırındaki Hacce ile Kızıdeniz kıyısındaki Hudeyde kentlerinin ABD ile İngiltere uçaklarının saldırılarına maruz kaldığını duyurdu.

Husilere ait Al-Masirah televizyonunun haberine göre, ABD-İngiltere savaş uçakları Hacce kentine bağlı Midi ilçesinin Bahis bölgesine 2 saldırı düzenledi.

Haberde ayrıca, ABD ve İngiltere’nin Kızıldeniz sahilindeki Hudeyde kentine bağlı es-Salif ilçesindeki Ras İsa bölgesine de 4 kez hava saldırısı düzenlediği belirtildi.

ABD ile İngiltere’den söz konusu saldırıya ilişkin henüz bir açıklama yapılmadı.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail'in Yemen'deki saldırısından "derin endişe" duyduklarını belirtti.

Guterres, BM'nin internet sitesinden yaptığı açıklamada, İsrail'in Yemen'in Hudeyde kentine düzenlediği, 6 kişinin ölümüne 80'den fazla kişinin yaralanmasına yol açan saldırıya ilişkin değerlendirmede bulunarak, taraflara "üst düzeyde itidal" çağrısında bulundu.

İsrail'in, 20 Temmuz'da yaşanan saldırının sorumluluğunu üstlendiğini aktaran Guterres, saldırının elektrik altyapısına zarar verdiğini ve rafineride büyük bir yangına neden olduğunu ifade etti.

Guterres, İsrail'in Yemen'deki saldırısından derin endişe duyduklarını kaydederek, bu tarz saldırıların bölgede gerginlik riski oluşturduğunu belirtti.

İsrail ordusu, Yemen'de İran destekli Husilerin kontrolündeki Kızıldeniz kıyısında bulunan Hudeyde Limanı'na düzenlediği saldırıya ilişkin havadan çekilen görüntülerini paylaştı.

İsrail'in Yemen'e savaş uçaklarıyla saldırması, kuzey cephesinde de tansiyonun yükselmesini beraberinde getirdi.

Hizbullah gece yarısı gerçekleşen İsrail hava saldırılarına bugün karşılık verdi, Lübnan'ın güneyinden çok sayıda roket ateşledi. İsrail basını, roketlerden birinin Defne yerleşimindeki bir boş okula isabet ettiğini yazdı.

İsrail ordu radyosu ise, Hizbullah'ın füze yağmurunun çok sayıda yangına neden olduğunu bildirdi.

İsrail ordusu, bugün gün içinde yaptığı açıklamada Lübnan'ın güneyindeki Hula'daki bir Hizbullah hücresinin silahlı insansız hava aracıyla vurulduğunu duyurdu.

Hizbullah ise, Fida adıyla bilinen üyesi Mustafa Hasan Favaz'ın İsrail saldırısında öldüğünü açıkladı.

8 Ekim'den bu yana devam eden ve zaman zaman sınırın 100 kilometre içine kadar uzanan çatışmalar, Lübnan tarafında 500'den fazla ölüme yol açtı. Hizbullah'ın 400'ü aşkın üyesini kaybettiği çatışmalarda 100'den fazla çocuk, kadın ve gazeteci de yaşamını yitirdi. İsrail tarafında ise 18 asker ve 13 sivil öldü, ölen askerler arasında bir general de var.

Türkiye'nin Mayıs ayı başında ticari ambargo uygulamasıyla büyük darbe yiyen İsrail, Ankara'nın NATO ile Tel Aviv'in işbirliği yapmasına onay vermeyeceğini duyurmasıyla küplere bindi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından NATO zirvesinde ilan edilen hamle, Tel Aviv'de taşları yerinden oynattı. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz ağzından köpükler saçarak sosyal medya mesajları paylaşırken, Ankara jet yanıtla Katz'a haddini bildirdi.

İsrail medyası, Temmuz ayı içerisinde Tel Aviv'in Ankara'ya ticari misillemeye hazırlandığını yazdı. Başbakanlık tarafından bakanlıklara gönderilen taslak metinde, özellikle "Türkiye'nin tek taraflı eylemleri diğer ülkeler için emsal teşkil edebilir" cümlesi dikkat çekiciydi.

Bugün ise İsrail iç güvenlik teşkilatı Şin-Bet, işgal altındaki Batı Şeria'da gerçekleştirdiği bir operasyonu skandal bir şekilde Türkiye ile bağlantılandırdı.

Şin-Bet, Batı Şeria'daki Ramallah'ta yer alan Birzeit Üniversitesi'nden birçok öğrencinin gözaltına alındığını ve söz konusu Filistinli öğrencilerin Hamas'ın Türkiye'deki şubesinden emir aldığını ileri sürdü.

Tutuklanan öğrencilerin İsrail polisine saldırı hazırlığı içerisinde olduğunu belirten Şin-Bet, grubun Türkiye'deki Hamas şubesi tarafından finanse edildiğini de iddia etti.

İsrail basını Şin-Bet'in kanıt olarak yayınladığı dolar ve silah fotoğraflarını sayfasına taşırken, sözde kanıtların nereden elde edildiği ve Türkiye ile bağlantısına dair hiçbir detay yer almadı.

Filistinli yetkililer, son 24 saatteki İsrail saldırılarında 64 Gazze sakininin daha hayatını kaybettiğini açıkladı.

Böylece, savaşın 289'uncu gününde İsrail katliamında yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 38 bin 893'e çıktı.

Washington ziyaretinde ABD Kongresi'ne hitap edecek İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Başkan Joe Biden'la da bir araya gelecek.

ABD lideri Biden ve Netanyahu arasında ilişki, özellikle ateşkes ve Refah'a kara saldırısı nedeniyle gergin. Biden, İsrail Başbakanı'nı birçok kez kamuoyu önünde eleştirdi.

İsrail işgali altındaki Batı Şeria ile Ürdün arasındaki Eriha şehri yakınlarında gece saatlerinde gökyüzü aydınlandı.

Sınır bölgesinde işaret fişekleri atılırken, Ürdün tarafında silah sesleri duyuldu.

Ürdünlü ve İsrailli yetkililer, Ürdün Nehri üzerinden sınır hattını geçmeye çalışan kaçakçıların engellendiğini bildirdi. Açıklamaya göre, Ürdün askerleri kaçakçılara ateş açtı.

Dünya, başkent Sana dahil Yemen'in batısını kontrol eden Husileri Kasım ayı ortasında Kızıldeniz'de seyreden bir kargo gemisine el koydukları video ile tanıdı.

İran destekli grup geride kalan sekiz ayda Aden Körfezi, Babülmendep Boğazı ve Kızıldeniz'de 150'den fazla gemiye balistik füze, kamikaze silahlı insansız hava aracı veya silahlı insansız deniz aracıyla saldırdı.

Bazı gemilerin batmasına yol açan saldırılar bir anda Asya ile Avrupa arasındaki en kısa deniz rotası olan Kızıldeniz'i dünyanın en tehlikeli su yolu haline getirdi.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesini isteyen Husilere karşı ABD'nin başını çektiği uluslararası bir koalisyon kuruldu, Avrupa Birliği de kendi savaş gemileriyle Kızıldeniz'e bir görev gücü gönderdi.

Birçok savaş gemisinin devriyesine rağmen Yemenli grup geri adım atmadı, ABD ve İngiliz savaş uçaklarının Yemen topraklarındaki saldırıları da tabloyu değiştirmedi.


ADI KONULMAMIŞ BİR SAVAŞ
ABD'nin başını çektiği koalisyonla aylardır adı konulmamış bir savaş yürüten Husiler, birçok kez de İsrail'in en güneyinde yer alan Eilat şehrini hedef aldı. Kızıldeniz kıyısındaki tatil merkezi Husilerin ateşlediği balistik füzeler ve kamikaze drone'larla vuruldu.

İsrail'in resmi rakamları, Husilerin çoğu en güneydeki Eilat'ı hedef alan 220'den fazla balistik füze ve kamikaze drone'u İsrail'e ateşlediğini gösteriyordu.

İLK KEZ TEL AVİV VURULDU, İSRAİL ŞOKA SÜRÜKLENDİ

Yemen'in en büyük limanı Hudeyde'yi de kontrol eden Husiler, Cuma günü bir ilke imza atıp İsrail'in başkenti Tel Aviv'i hedef aldı.

Husilerin fırlattığı Yafa isimli kamikaze silahlı insansız hava aracı Tel Aviv'deki hava savunma sistemlerini geçip bir binaya isabet etti, Yevgeny Ferder adlı İsrailli öldü. ABD büyükelçiliği yakınındaki patlamada ayrıca sekiz kişi de yaralandı.

Husilerin Yemen'in kuzeyine kuş uçuşu 1600 kilometre mesafede olan Eilat yerine yaklaşık 1900 kilometre uzaklıktaki Tel Aviv'i vurması, İsrail'de şok dalgaları yaydı.

The Jerusalem Post gazetesindeki bir analizde alçaktan uçan kamikaze drone'un Tel Aviv'e ulaşmasının İsrail ordusunda 'şok etkisi' yarattığı belirtildi. 

JETLER SOSYAL MEDYADAKİ VİDEOLARDA GÖRÜNDÜ
7 Ekim tarihinden bu yana Gazze Şeridi'ni kan gölüne çeviren İsrail'in Yemen'e misillemesi, Cumartesi akşamüstü gerçekleşti. İsrail ordusuna ait F-15 ve F-35 savaş uçakları havalandı, Kızıldeniz kıyısındaki Eilat'ta öğle saatlerinde çekilen videolar jetlerin gökyüzünde güneye doğru ilerlediğini gösteriyordu.

Kısa süre sonra Kızıldeniz kıyısındaki Hudeyde limanında kulakları sağır eden patlamalar duyuldu. Gökyüzüne alev bulutlarının yükseldiği ve siyah dumanların her yeri kapladığı Hudeyde'den gelen ilk fotoğraflar, limandaki petrol rafinerisinin vurulduğunu gösteriyordu.

TARİHTE BİR İLK
Husilerin televizyonu El Mesire, İsrail saldırısında üç kişinin yaşamını yitirdiğini, 87 kişinin de yaralandığını bildirdi.

İsrail'in 'Uzanmış Kol Operasyonu' adını taktığı saldırı, bir ilk niteliği taşıyor. İsrail ilk kez Yemen topraklarını doğrudan hedef alan bir saldırı gerçekleştirdi.

Husilerin ana müttefiki İran ise, yine İsrail tarafından Nisan ayının ortasındaki tarihi gerilimde ilk kez hedef alındı.

İsrail ordusu, Hudeyde limanına sürekli İran'dan silah taşıyan gemilerin yanaştığını ve bu nedenle Yemen'in en büyük limanının vurulduğunu bildirdi.


SAVAŞ UÇAKLARI 3600 KM MESAFE KAT ETTİ
Yerel basın, Hudeyde limanının İsrail'e 1800 kilometre uzaklıkta olduğunu hatırlatıp F-35 ve F-15 jetlerinin havada yakıt ikmali yaptığını, kat edilen mesafenin ise 3 bin 600 kilometre olduğunu yazdı.

İsrail ordusu, Hudeyde'nin vurulmasını tarihindeki en uzun ve karmaşık saldırılardan biri olarak tanımladı.

Hudeyde limanındaki yangının sabah saatlerinde bile devam ettiğini bildiren doğrulanmamış haberler var.

İsrail basını ayrıca, Cumartesi öğleden sonra gerçekleşen saldırıdan önce ABD'ye bilgi verildiğini aktardı.

BU SABAH KARŞI MİSİLLEME

Husiler ise bu sabah karşı misillemede bulundu, Akabe Körfezi'ndeki Eilat'ta önce siren sesleri duyuldu, ardından gökyüzünde patlama oldu. İsrail'in hava savunma sistemi Arrow 3'ün Husilerin ateşlediği balistik füzeleri vurduğu bildiriliyor.

İran destekli grup ayrıca Kızıldeniz'de seyreden Liberya bayraklı kargo gemisi Pumba'yı da füzelerle hedef aldığını açıkladı.

İRAN'DAN AÇIK UYARI

İsrail'in 1800 kilometre uzaklıktaki Hudeyde'yi savaş uçaklarıyla vurması, beklendiği gibi Orta Doğu'yu alev topuna dönüştürdü.

Husilerin ana müttefiki İran, saldırının tahmin edilemeyen sonuçlarından İsrail'in yanı sıra ABD'yi sorumlu tutan bir açıklama yaptı. İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in tehlikeli maceraperestliğinin savaşın bütün bölgeye yayılmasına yol açabileceği uyarısında bulundu.

SUUDİ ARABİSTAN İNKAR ETTİ
Yemen'in kuzey komşusu Suudi Arabistan ise, İsrail'in Hudeyde saldırısına dahil olmadığını belirten resmi bir açıklama yayınladı. Riyad yönetimi, İsrail jetlerinin Suudi Arabistan hava sahasını kullanmadığını ileri sürüyor.

Üst düzey bir İsrailli yetkili ise, savaş uçaklarının büyük oranda Suudi Arabistan hava sahasını kullandığını ve Riyad yönetimiyle yakın iletişim kurduklarını söyledi.

Mısır ise, Hudeyde saldırısını büyük bir endişeyle takip ettiğini belirtip tüm cephelerde gerilimin tırmandığını kaydetti. Kahire yönetimi, gerilimi düşürmenin yolunun Gazze Şeridi'nde ateşkesin sağlanması olduğunu vurguluyor.

Husilerin müttefiki Lübnan Hizbullah'ı ise, İsrail jetlerinin saldırısını 'bölgedeki çatışmanın tehlikeli bir aşamaya gireceğinin habercisi' olarak görüyor.

Lübnan'ın en ciddi askeri gücü Hizbullah, yazılı açıklamasında Hudeyde saldırısının ABD koruması altında gerçekleştiğini ve Yemen'in önemli bir cephe olduğunu gösterdiğini belirtti.

İsrail savaş uçakları, gece yarısı Lübnan'ın güneyinde hava saldırıları gerçekleştirdi.

Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah ve İsrail ordusu, 8 Ekim tarihinden bu yana sınır hattında çatışıyor.

İsrail ordusu, Akdeniz kıyısındaki Sur kentine bağlı Adlun kasabasında Hizbullah'a ait silah depolarını hedef aldığını açıkladı.

Adlun'da kaydedilen videolarda arka arkaya çok güçlü patlamaların duyulduğu görülürken, Anadolu Ajansı etrafa saçılan şarapnellerin çevre köylere ulaştığını bildirdi.

Lübnan medyası İsrail saldırısında üç kişinin yaralandığını, Sayda ve Sur kentleri arasındaki otoyolun trafiğe kapatıldığını yazdı.

Adlun kasabası, İsrail-Lübnan sınırından yaklaşık 33 kilometre kuzeyde yer alıyor.