Gazze'deki savaşta son dakika... İsrail'de isyan: Ne pahasına olursa olsun geri dönün! Türkiye'den İsrail'e istihbarat uyarısı

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Başkanı Mirjana Spoljaric, Gazze Şeridi’ndeki insani duruma ilişkin açıklamalarda bulundu. Spoljaric, Avrupa Gazze Hastanesi'ni ziyaret ettiğini belirterek, “Orada gördüklerim herhangi birinin tarif edebileceğinin çok ötesindeydi. Beni en çok şok eden şey, korkunç yaralar almış, aynı zamanda ebeveynlerini kaybetmiş ve onlara bakacak kimsesi olmayan çocuklardı” dedi.

Gazze Şeridi’ndeki durumun daha fazla yardım tırı göndererek düzeltilemeyeceğini belirten Spoljaric, “Gazze'deki sivillere, kadınlara ve çocuklara, bugün gördüğüm ve gidecek hiçbir yeri olmayan yaşlılara koruma sağlamamız gerekiyor. Bugün tanıştığım insanların çoğu birkaç kez yerlerinden edilmiş. Tedavileri sırasında tahliye edilmeleri gerektiği için uzuvlarını kaybeden, ilk geldikleri hastanede tedavi edilemedikleri için bir elini ya da ayağını kaybeden insanlarla tanıştım. Bugün bana (Gazze Şeridi’nin) kuzeyin tüm cerrahi kapasitesini kaybettiği söylendi. Buna bir çözüm bulmak zorundayız” dedi.

“Tüm tarafları askeri çözümler dışında çözümler bulmaya çağırıyorum”

Gazze Şeridi’ndeki insani durumu ahlaki bir başarısızlık olarak nitelendiren Spoljaric, “Uluslararası toplumun karşı karşıya olduğu açıkça ahlaki bir başarısızlık olan bu duruma sırtımızı dönemeyiz. Tüm tarafları ve etkisi olan herkesi gerilimi düşürmeye ve her iki taraftaki insanların çektiği muazzam acılara askeri çözümler dışında çözümler bulmaya çağırıyorum” dedi.

“Sivillerin haklarını korumak zorundayız”

İnsanların haklarının korunmak zorunda olduğunu vurgulayan Spoljaric, “Sivillerin haklarını korumak zorundayız. Tutukluların haklarını korumak zorundayız. Rehinelerin haklarını korumak zorundayız. ICRC acıları hafifletmek ve azaltmak için elinden geleni yapacaktır. Ancak bunu tek başımıza yapamayız. Bunun sadece insani bir çözümü yoktur. Siyasi bir çözüm de olmalı” dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “İsrail, boş olan Gazze Adalet binasını patlayıcılarla yerle bir etti” dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından Gazze Adalet Sarayı'nın yıkılma görüntülerini paylaşarak, “İşgalci İsrail, boş olan Gazze Adalet binasını patlayıcılarla yerle bir etti. Masum sivillerin üzerine bomba yağdıran, Gazze’de taş üstünde taş bırakmayarak savaş suçu işleyen çocuk katilleri elbet bir gün insanlık önünde hesap verecek” ifadelerini kullandı.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 59’uncu gününde devam ederken, Filistin Telekomünikasyon (PALTEL) şirketi Gazze Şeridi’nin kuzeyinde telekomünikasyon hizmetlerinin tamamen kesildiğini duyurdu. Şirket tarafından yapılan açıklamada, “Üzülerek belirtmek isteriz ki, Gazze şehri ve Gazze Şeridi’nin kuzeyinde tüm telekomünikasyon hizmetleri, devam etmekte olan saldırılar nedeniyle şebekemizin ana unsurlarının bağlantısının kesilmesi nedeniyle kaybedilmiştir. Teknik ekiplerimiz, hizmetleri eski haline getirmek için mevcut tüm imkanlarla durmaksızın çalışmaktadır” denildi.

Söz konusu kesinti nedeniyle internet hizmetlerinin de etkilendiği belirtildi.

İsrail uçakları ve topçularının Gazze'de Filistinlilerin kaldığı iki okula düzenlediği saldırı sonucu en az 50 kişi hayatını kaybettiği belirtildi.

Güvenlik kaynakları, İsrail istihbaratını Türkiye’de yasa dışı faaliyetler konusunda uyardı.

Amerikan Wall Street Journal gazetesinde yer alan habere göre İsrail, Filistin dışında yaşayan Hamas üyelerine yönelik suikast planları yapmaya başladı. Habere göre, İsrail istihbarat birimlerinin Lübnan, Türkiye ve Katar'da Hamas üyelerini hedef alacağı iddia edildi. İsrail iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet (Şabak) Direktörü Ronen Bar, İsrail devlet televizyonu KAN'da yayımlanan bir programda "Katar, Türkiye ve Lübnan dahil olmak üzere dünyanın her yerinde Hamas liderlerini yıllar sürse bile öldürmeye kararlı oldukları" ifadelerini kullanmıştı.

Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, İsrail'in Türkiye dahil Filistin dışında yaşayan Hamas üyelerini hedef alacağına dair uluslararası basında yer alan haberlere ve İsrailli yetkililerin bu yöndeki açıklamalarına istinaden muhataplara gerekli uyarıların yapıldığı ve aksi yöndeki bir tutumun ciddi sonuçları olacağının bildirildiği belirtildi. Kaynaklar, muhtelif istihbarat servislerinin daha önce de Türkiye Cumhuriyeti topraklarında yasa dışı faaliyetler gerçekleştirmeye çalıştığını ifade ederek, hiçbir servisin bu tür operasyonlarına müsaade edilmeyeceğini vurguladı.

İngiliz hükümeti, Yemen'deki Husilerin Kızıldeniz'de ele geçirdiği ve hak iddia ettiği gemilere yönelik saldırılarını kınadı. Hükümetten bir sözcü konuyla ilgili "İran, Husi savaşçılara uzun süredir siyasi ve askeri destek sağlıyor. Bu eylemlerin sorumluluklarını onlar da alıyor" dedi.

İsrail güçleri Gazze'nin güneyine doğru ilerlemeyi sürdürüyor. Sivillerin tahliye olabilecekleri yeni yerleri gösteren harita yayımlandı. Ancak Birleşmiş Milletler Gazze'de hiçbir yerin güvenli olmadığını söylüyor. İsrail'in askeri harekatı Han Yunus çevresinde yoğunlaşıyor.

Gazze'nin ana telekomünikasyon şirketlerinden Paltel, bölgedeki iletişim hatlarının kesildiğini duyurdu. Sadece telefon değil Gazze'de an itibariyle internete erişim de sağlanamıyor.

Gazze Sağlık Bakanlığı sözcüsü Eşref el Kudra, 7 Ekim'den beri İsrail saldırılarında yaşamını yitirenlerin 15 bin 899'a yükseldiğini duyurdu.

Filistinli Esirler Derneği, Pazar gününden beri Batı Şeria'da toplamda 60 kişinin tutuklandığını bildirdi. Dernek, tutuklamaların Beytüllahim bölgesinde yoğunlaştığını söyledi. Yanı sıra 7 Ekim'den beri bölgede toplamda 3 bin 540 kişi tutuklandı.

ABD'li Senatör Lindsey Graham yayında akılalmaz sözlerle İsrail'in katliamını savunmaya çalıştı. Graham aynı yayında son günlerde İsrail'i eleştiren ABD yönetimine de ateş püskürdü.

Gazze'nin kuzeyindeki Kamal Adwan Hastanesi yakınında meydana gelen patlamada 10 kişinin öldüğü belirtildi. Pazar gecesi yaşanan saldırıyı CNN International'e konuşan doktorlar doğruladı. Hastanenin pediatri bölümü başkanı Dr. Hussam Abu Safiya "Her beş dakikada bir, hastanenin çevresine hava ve top atışlarıyla saldırıyorlar" dedi.

İsrail, savaşın ikinci ayının dolmasına saatler kala Gazze Şeridi'nin ana mahkeme binasını yerle bir etti.

Gazze şehrinde 2018'de açılan yedi katlı kompleksi geçen ay işgal eden İsrail birlikleri, bugün binayı patlattı.

Sızan videoda İsrail askerlerinin mahkeme binalarının yıkılışını çığlık atarak kutladığı duyuldu.

Hollanda'da insan hakları avukatları bugün Hollanda hükümeti mahkemeye verdi. Avukatlar, Gazze'deki savaşta kullanılabilecek savaş uçağı parçalarının İsrail'e ihracatının durdurulmasını istiyor.

Hollandalı avukatlara göre, İsrail ordusunun sahip olduğu F-35 savaş uçakları için üretilen parçalar Lahey yönetimini Tel Aviv'le birlikte savaş suçlarına ortak ediyor.

Avukatlar mahkemeden Woensdrecht kasabasındaki bir depoda tutulan F-35 parçalarının ihracatını yasaklayan bir karar çıkarmasını talep etti. Avukat Liesbeth Zegveld, mahkemede "Devlet İsrail'e F-35 parçalarının sevkiyatını derhal durdurmalı" dedi.

Hollandalı avukatlar geçici Başbakan Mark Rutte, Dışişleri Bakanı Hanke Bruins Slot ve Dış Ticaret Bakanı Liesje Schreinemacher hakkında suç duyurusunda bulundu.

Gazze Şeridi'nin gündeyinde İsrail ordusu tarafından verilen tahliye emirlerini ağır bombardıman izledi. Al Jazeera, İsrail tanklarının Gazze'nin güneyindeki en büyük şehir Han Yunus'a doğru doğu yönünden ilerlemeye başladığını bildiriyor.

İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki işgali eşi benzeri olmayan bir yıkıma yol açtı. Şimdi aynı yıkımın güneyde gerçekleşeceği mesajı veriliyor.

Gazze'deki bir Birleşmiş Milletler (BM) yetkilisi Filistinlilerin kaçacak yerlerinin tükendiğini belirtti. BM'nin tahminlerine göre şimdiye kadar 1,8 milyon Gazzeli yaşadıkları yerlerden ayrılmak zorunda kaldı.

Geçici ateşkesi bitirip yeniden Gazze'ye saldıran İsrail'de, hükümetin üzerindeki baskı giderek artıyor. İsrail'deki rehine aileleri, bugün savaş kabinesi üyeleriyle görüşmeyi bekliyordu ancak henüz bir randevu verilmiş değil. Rehine ailelerinin temsilcileri kendilerine bilgi verilmediğini söylerken, başbakanlık ofisi kısa süre içerisinde muhtemel bir görüşme olabileceği mesajını aktardı.

Halihazırda Gazze'de rehin tutulan Avinatan Or'un kardeşi Yitzhak Or, "Eğer kabine yanıt vermeye istekli değilse, belki de bize yanıt vermeye gönüllü birisiyle buluşmalıyız, Biden gibi" dedi.

Rehine Tamir Adar'ın annesi Yael Adar ise, basın toplantısında "Tek talebimiz kabinenin bugün bizimle görüşmesi, bunu hak ettik. Bizi dikkate almamaları aşağılayıcı" ifadesini kullandı.

Kendilerine görüşme sözü verildiğini ancak tutulmadığını aktaran rehine ailelerinin temsilcileri, müzakerelere dönülmemesi halinde sürekli protesto gösterisi düzenleyeceklerini açıkladı.

Haaretz gazetesi, rehine ailelerinin basın toplantısında Hamas'ın serbest bıraktığı Yocheved Lifshitz'in torunu Daniel Lifshitz'in de konuştuğunu bildiriyor. Daniel Lifshitz, "Sizi herhangi bir gecikme yaşanmadan ve bedeli ne olursa olsun derhal müzakere masasına dönmeye çağırıyoruz. Bize karşı ilgisizliğiniz yüz karası. Eğer bizi temsil etmekle ilgilenmiyorsanız, bunu kabul eden uluslararası bir kuruluşun yardımını isteriz. Size yalvarmayacağız. Eğer bu olmazsa, bu akşam saat 20.00'den itibaren Kinya ordu karargahı yakınında oturacağız ve kıpırdamayacağız" dedi.

Gazze'yi yöneten Hamas'ın elinde 130 kadar rehine olduğu tahmin ediliyor. Bir hafta süren geçici ateşkeste Hamas 80'i İsrailli 110 rehineyi serbest bıraktı. İsrail ise anlaşma gereği hapishanelerde tuttuğu 240 Filistinli kadın ve çocuğu bıraktı.

İsrail ordusu, Lübnan sınırında gece saatlerinden beri devam eden çatışmalarda üç askerin yaşamını yitirdiğini bildirdi. İsrail ile Lübnan'da faaliyet gösteren Hizbullah arasındaki çatışmalar savaşın başından beri devam ediyor. Bu süreçte Hizbullah'ın toplamda 87 savaşçısı hayatını kaybetti.

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve beraberindeki yetkililer, İsrail'in başkenti Tel Aviv'e indi.

Beyaz Saray, üst düzey Amerikan heyetinin İsrailli mevkidaşlarıyla savaş sonrası Gazze planlarını görüşeceklerini duyurdu.

Kamala Harris ve üst düzey ABD'lilerin buluşacağı isimler arasında Ulusal Güvenlik Konseyi başkanı Tzachi Hanegbi ve savaş kabinesindeki Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer var.

ABD'nin iki numarası Harris, hafta sonu Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dubai kentindeydi. Burada Gazze'deki savaşa dair açıklamalar yapan Kamala Harris, Ürdün Kralı Abdullah gibi isimlerle de bir araya geldi.

Gazze'de savaşın başlamasıyla işgal altında tuttuğu Batı Şeria'daki baskınlarını artıran ve 57'si çocuk en az 254 Filistinliyi öldürüp binlercesini de hapse atan İsrail, bu kez eşine az rastlanır bir yayınladı.

Geride kalan iki aylık savaş süresince Batı Şeria'da birçok evi de yıkan İsrail ordusu, Doğu Kudüs'teki Sur Baher semtinde yaşayan bir Filistinli'den kendi evini yıkmasını istedi.

Hafta sonu evini kaybeden Sur Baher sakini Eymen Avad'a evini belediye yerine kendisinin yıkmasının daha az maliyetli olacağı da söylendi.

Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da yeni yerleşimler inşa etmeye devam eden İsrail, özellikle Doğu Kudüs'te Filistinlilerin konutlarını 'izinsiz inşaat' bahanesiyle yıkıyor. Yalnızca bu yıl Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te söz konusu bahaneyle yıkılan ev sayısı 600'den fazla.

Gazze'nin tümünü karadan işgale başlayan İsrail ordusu, Pazar günü gerçekleşen çatışmalarda üç askerin öldürüldüğünü açıkladı. Çavuş rütbesindeki 36 yaşındaki Neriya Shaer, 22 yaşındaki Ben Zussman ve 19 yaşındaki Binyamin Yehoshua Needham Gazze'de vuruldu. Böylece, Ekim ayı sonunda Gazze'ye karadan saldıran işgalci İsrail ordusunun kaybı 75'e çıktı.

Pazar gününü Pazartesiye bağlayan gece boyunca İsrail ordusu Gazze'nin kuzeyinden güneyine her bölgesini hedef aldı.

Mısır sınırına yakın konumdaki Refah şehrinde yer alan El Tanur mahallesinde El Cezzar ailesine ait bir ev İsrail tarafından vuruldu. En az dokuz Filistinlinin yaşamını yitirdiği saldırıda mahalle sakinleri çaresizce enkaz altında kalanları aradı.

Gazze Şeridi'nin güneyinin en büyük şehri Han Yunus'ta İsrail işgal birlikleri sabah gün ağarırken topçu saldırısı başlattı.

Bölgenin ortasında yer alan Gazze Şehri'nde de farklı mahallelerde topçu saldırıları bildiriliyor.

Kuzeydeki Cibaliye'de ise Kemal Advan Hastanesi'ni hedef alan saldırıda en az dört can kaybı var. Hastanenin kuzey kapısının vurulduğu bombardımanda hayatını kaybedenler arasında çocuklar ve kadınlar var.

İsrail saldırılarından kaçan 10 binden fazla Filistinlinin sığındığı hastane kompleksinde, yoğun bombardıman nedeniyle defnedilemeyen onlarca cenaze bekliyor. Pazar sabahından bu yana hastaneye en az 99 ceset getirildi.

Diğer yandan, Gazze'deki İsrail bombardımanında bir Ürdün vatandaşı hayatını kaybetti, kardeşi ağır yaralandı. Ağır yaralanan Ürdünlü komada ve Baptist Hastanesi'nde tedavi görüyor.

7 Ekim'de başlayan savaştan bir gün sonra İran destekli Hizbullah ile İsrail ordusu arasında Lübnan sınırında çatışma çıktı. Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah tarafından kuzeyden yeni bir cephe açılıp açılmayacağı konuşulurken, güneyden sürpriz bir cephe açıldı. Yemen'in batısını kontrol eden İran destekli Husiler, önce İsrail'in en güneyindeki şehri Eilat'a balistik füzeler ateşledi. İsrail Şii grubun balistik füze ve kamikaze drone'larıyla yüzleşirken, Husiler bir adım daha ileri gidip Kızıldeniz'den geçen İsrailli şirketler ya da iş insanlarına ait ticari gemileri hedef almaya başladı.

Galaxy Leader adlı gemiye helikopterle baskın düzenleyip el koyan Yemenli grup, bir başka ticari gemiye ise Umman Denizi'nde kamikaze drone'la saldırdı.

Kızıldeniz'le Umman Denizi'ni birbirine bağlayan Babülmendep Boğazı çevresine savaş gemileri konuşlandıran ABD ordusu da, Husiler'in hedefindeydi. USS Mason adlı savaş gemisine doğru gece yarısı saat 01.41'de ateşlenen balistik füzeler, hedefin yaklaşık 16 kilometre uzağına, Aden Körfezi'ne düştü.

Babülmendep Boğazı giderek ısınırken, Husiler Pazar günü üç ticari gemiye birden saldırdı. Yemenli grup, iki İsrail gemisine silahlı insansız hava aracı ve füzeyle saldırdığını duyurdu. Husilerin deniz kuvvetleri, Unity Explorer ve Number 9 isimli İsrail gemilerini hedef aldı. Grubun askeri sözcüsü iki geminin uyarıları reddetmelerinin ardından hedef alındığını belirtti ancak başka detay vermedi.

Yemen'in Kızıldeniz kıyısının çoğunu kontrol eden Husiler tarafından vurulan gemilerden birinin ağır hasar aldığı ve batma tehlikesi bulunduğu bildiriliyor. Yerel saatle 09.15'te başlayan saldırılar, yaklaşık beş saat sürdü.

ABD'nin Orta Doğu'daki operasyonlarını yöneten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) ise, saldırıların ardından gemilerden gelen yardım çağrılarına USS Carney savaş gemisiyle yanıt verildiğini açıkladı.

ABD ordusu, Carney'nin ticari gemilere yardımcı olurken üç insansız hava aracını düşürdüğü bilgisini verdi. Hedefin savaş gemisinin olup olmadığı belirsiz, resmi açıklamada doğrudan İran suçlandı.

Yemen'deki saldırılarla aynı gün bir diğer Orta Doğu ülkesi Irak'ta hava saldırısı egerçekleşti, İran destekli milis grubun beş üyesi öldürüldü.

Uluslararası haber ajansı AFP, bölgesel bir savaş korkusunun arttığı yorumunu yapıyor.

Bir diğer haber ajansı AP ise, ilk kez birden fazla geminin tek bir Husi saldırısında hedef alındığını bildirdi.

İsrail medyası, vurulan gemilerden biri olan Unity Explorer'ın sahibi Dan David Ungar'ın İsrailli milyarder Abraham Rami Ungar'ın oğlu olduğunu yazdı.

İSRAİL'İN DİKKATİNİ DAĞITMAYA ÇALIŞIYORLAR

Al Jazeera'daki bir analizde ise, Yemenli Husilerin İsrail'in dikkatini dağıtmayı denediği yorumuna yer verildi. Emekli ABD'li diplomat ve Yemen'deki büyükelçilik görevlisi Nebil Huri, Husilerin İran tarafından 'direniş ekseni' olarak tanımlanan bölgede rol oynamaya çalıştığını söyledi.

Al Jazeera'ya konuşan Nebil Huri, Hizbullah'ın kuzeyde İsrail ordusuyla çatışmaya girdiğini hatırlatıp Husilerin de benzer bir adım attığını vurguladı, iki grubun da İsrail'in kaynaklarının başka yöne kaydırılmasını hedeflediğini aktardı.

Yemen'de İran destekli Husiler ile Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun destek verdiği hükümet güçleri arasında çatışmalar 2014’ten beri sürüyor.

İsrail ordusu, geçici ateşkesin sona ermesiyle üç gün süren ağır bombardımanın ardından Gazze'nin güneyinde kara operasyonu başlattı. Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Gazze’nin güneyindeki operasyonun kuzeyindeki kadar 'güçlü ve kapsamlı' olacağını söyledi. Daha sonra bir ordu sözcüsü, İsrail'in kara saldırısını genişletmeye devam ettiğini doğruladı.

Gazze’nin güneyindeki Han Yunus sakinleri, Pazar günü gerçekleşen saldırıları şu ana kadarki en ağır bombardıman olarak tanımladı.

İsrail ordusu yeni tahliye emri yayınladı, Han Yunus'un birçok bölgesinde insanları derhal bölgeyi terk etmeye çağırdı. Ancak zaten kuzeyden gelen yüzbinlerce Filistinlinin sığındığı şehirde insanların gidecek hiçbir yeri yok.

Bir BM yetkilisi, İsrail ordusunun saldırının odağını güneye kaydırmasının ardından Gazze'deki bir hastanede daha önce görülmediği kadar panik yaşandığını açıkladı.

UNICEF’ten James Elder, Han Yunus'taki Nasır Tıp Hastanesi'ni bir 'savaş bölgesi' olarak nitelendirdi. Elder, hastane yakınında sürekli olarak büyük patlamalar duyulduğunu ve çocukların kafa yaralanmaları, korkunç yanıklar ve son patlamalardan kaynaklanan şarapnel yaralanmalarıyla hastaneye geldiklerini söyledi.