26.03.2025 - 07:02 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD’nin başkenti Washington D.C., hükümet yetkilileri arasındaki mesajlaşma grubuyla ilgili ortaya çıkan skandalla sarsıldı. Aralarında ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz’ın da bulunduğu, “Signal” isimli programda kurulan mesajlaşma grubuyla ilgili skandal ses getirirken, grupta konuşulanların afişe olması eşi benzeri görülmemiş bir güvenlik açığını ortaya çıkardı.
Waltz’ın, 11 Mart’ta Signal’de kendisiyle bağlantı kurduğunu ve iki gün sonra Yemen’deki Husilere karşı saldırıları tartıştıkları “Husi PC Küçük Grubu” adlı bir mesajlaşma zincirine davet edildiğini açıklayan gazeteci Jeffrey Goldberg, gruptaki konuşmaları haberleştirdi.
İstihbarat açığı
Konuşmalarda Washington’ın Yemen’e yönelik saldırı planları konuşulurken, ABD’nin bir başka ülkeye yönelik gerçekleştireceği saldırının böyle açıkça konuşulması “ilk skandal” olarak kabul edildi. Hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi çok sayıda siyasi, yabancı ülke istihbarat ajanlarının kolayca erişebileceği kaynaklar üzerinden saldırı planlarının yapılmasını sert biçimde eleştirdi. Senato’daki Demokrat lider Chuck Schumer, olayı “en ciddi askeri istihbarat açıklarından biri” diye niteledi.
Sorumlu davrandı
Savunma Bakanı Hegseth ise, Goldberg’i yalanladı ve mesajlaşmalarda kimsenin savaş planları hakkında tartışmadığını savundu. Ancak “The Atlantic” dergisinin Yayın Yönetmeni Goldberg, ABD’nin Husilere yönelik saldırıları için mühimmatlar, hedefler ve zamanlama da dahil tüm gizli askeri planları, bombaların patlamasından iki saat önce gördüğünü belirtti.
Goldberg, saldırıyla ilgili planları Amerikan askeri personelinin güvenliği gerekçesiyle halka açıklamadı. Bakanlar rahatça saldırıyı planlarken, bir gazetecinin sorumluluk göstererek planları açıklamaması ise dikkat çekti.
Trump, Truth Social platformu hesabından 15 Mart’ta yaptığı açıklamada, orduya Yemen’deki Husilere karşı “büyük bir saldırı” başlatma talimatı verdiğini bildirmişti. Husiler, ABD ile İngiltere’nin aralarında başkent Sana’nın da yer aldığı bazı kentlere düzenlediği hava saldırılarında 79 kişinin öldüğünü, 107 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
Avrupa için ‘beleşçiler’ dedi!
Gruptaki mesajlarda kullanılan ifadeler, bir başka skandal olarak dikkat çekti. Söz konusu mesajlarda, ABD Başkanı Donald Trump’ın saldırı kararıyla ilgili çekinceler, emojiler ve Avrupa ülkelerini eleştiren ifadeler yer alıyor. Nitekim Başkan Yardıcmısı J.D. Vance, gruptaki konuşmalarda bombardımanla ilgili çekincelerini dile getirirken, buna gerekçe olarak, Husilerin Avrupa için daha büyük bir sorun olmasını gösteriyor. Vance, “yine Avrupa’yı kurtarıyor olmaktan duyduğu öfkeyi” dile getiriyor ve Husi saldırılarından ABD’nin daha az etkilendiğini ifade ediyor. Mesajlarda Pete Hegseth de buna yanıt olarak “Avrupa’nın beleşçiliğiyle ilgili öfkeni aynen paylaşıyorum. Bu zavallı bir durum” diyor. İkili, saldırı nedeniyle Avrupa’dan ve Mısır’dan bir ‘karşılık’ almaları gerektiği konusunda fikir birliğine varıyor. Sohbet, Vance’in Münih Güvenlik Konferansı’ndaki konuşmasında dillendirdiği yeni ABD yönetiminin Avrupa’ya yönelik küçümsemesini de gözler önüne serdi.
Waltz’u savundu: O iyi bir adam
ABD Başkanı Donald Trump, ilk açıklamasında olaydan “hiç haberdar olmadığını” söyledi ve haberin çıktığı dergiyi küçümseyerek, Yemen saldırısının başarısını övdü. Sonrasında Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada Trump’ın ulusal güvenlik ekibine “tam anlamıyla güvenmeye devam ettiği” kaydedildi. Trump son açıklamasında ise, Waltz’un ‘iyi bir adam olduğunu’ söyledi ve hatasından ‘ders aldığını’ ifade etti. Trump bir ‘hata’ olarak gördüğü sızıntının operasyonu etkilemediğini de öne sürdü.
Yıldız Tilbe, sosyal medya hesabı üzerinden avukatı aracılığıyla açıklamada bulundu. Tilbe, adına açılan sahte hesaplara karşı hukuki mücadele başlattı.