23.05.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
LALE DANIŞMAN - lale.danisman@milliyet.com.tr
Cemiyet hayatının stil ikonlarından biri olan ve modaya ilgisini ‘DB Berdan’ adlı markasıyla profesyonelliğe taşıyan Deniz Berdan, adından övgüyle söz ettiriyor. Başarılı iş kadını, Milliyet CADDE’ye yaşamı üzerine samimi açıklamalar yaptı.
- Deniz hanım son defileniz ‘Monster Mash’e ne kadar zamanda hazırlandınız? Geri dönüşler nasıl oldu?
Her koleksiyona ortalama üç ayda hazırlanıyoruz. Ama bunun ön araştırmaları için geçen süreyi de sayarsak yaklaşık dört ay... İlk araştırma, gelecek sezon trendlerine bakarak markamıza en uygun konuyu belirleme kısmı. Seslerimizin en çok yükseldiği dönem. İşin içimize sinmesi, ticari olması, hem de hızlı geçecek bir konu olmaması kriterlerini tek tek kontrol ettikten sonra “Tamam” diyoruz. Geri dönüşler beklediğimizden de harika oldu.
- Kızınız Begüm, kuşkusuz en büyük destekçiniz...
Aynen... İki sezondur Beg’in burada olması çalışma hayatımı daha hararetli yapıyor. Karşılıklı itirazlarla birkaç haftamızı yiyoruz sonra orta yol bulup iş paylaşımıyla koleksiyona başlıyoruz.
- En son podyumda canavar kızlarla karşılaştık. Bu farklı konsept şaşırttığı kadar beğeni topladı. Bence son derece iddialıydı...
Her sezondan bir yıl önce profesyonel sektöre trend, renk ve desen raporu yayınlanır. Kendinize en uygun konuyu alırsınız. Bu yaz sezonunda da 90’lar gotik trendi en çok markamıza uyan kısımdı. Biz de markamızın espri anlayışıyla kült korku filmi karakterlerini ele aldık. Kesimlerde ve silüetlerde 90’lar çizgilerine yer verirken, desenlerde karakterleri esprili sloganlarla çizdik.
- Çoğu insan sizi stil ikonu olarak görüyor. Bize tarzınızı yorumlar mısınız?
Yenilikçi, rahat ve kendinden emin.
- Türkiye, dünyada moda sektörünün neresinde?
Globalde moda anlayışı ülkelere hatta şehirlere göre farklılık gösteriyor. Örneğin, Paris ticari kalırken, Londra yenilikçi ve rekabetçi, İtalya şaşalı ve dramatik, Tokyo ultra yenilikçi ve rahat. Bir de kuzey Avrupa ülkeleri var. Onlarda fonksiyonellik ve teknoloji ön planda. Orta Doğu moda anlayışı ise abartılı, ağır, yeniliklere kapalı. Genellikle Türk tüketicisi Orta Doğu kriterlerinde ürün seçiyor. Tabii az da olsa aralarda global zevkte tüketici de mevcut.
- Kızınız Begüm de sizinle aynı sektörde olmayı tercih etti. Size bugüne kadar ne gibi katkıları oldu?
Begüm, kostüm tasarım okudu. Bu konuya yakın ilgisi couture tarafında. Çok güzel fikirleri var ve gelecek sezonları profesyonelce öngörür. Konuları birlikte belirliyoruz.
Londra’da geçen yıl mezun oldu ve yanımıza geldi. Şimdi artık tam olarak birlikte çalışabilme imkanımız var. Güzel bir iş bölümü yaptık üzerimdeki yükü epey hafifletti.
- Sabah kalktığınızda “Bu işi yapmadan asla günü bitirmem” dediğiniz bir ritüeliniz var mı?
Hayatımda ailem dışında hiçbir şey süreklilik içermez. Yenilikçi ve kendini sürekli güncelleyen bir birey olarak dönemlere göre ritüellerim de değişir.
‘Sosyal hayat ikinci planda’
- İş yaşamınızda dur durak demiyorsunuz. Aile hayatınız da paralel olarak bu kadar hareketli mi?
Yok. Burada bir seçim yapmanız gerekiyor. Her zaman önceliği özel hayatıma veriyorum. Ailemle daha yalın bir yaşamım var. Sosyal hayat ise benim için her zaman ikinci, üçüncü planda. Bir de insanın dönemleri oluyor. Son zamanlarda sosyalliği daha çok davetlerde değil arkadaşlarla yemekte ve ikili - üçlü samimi sohbetlerle tercih ediyorum.
- Can ve Begüm’le sıcak ilişkiniz göze çarpıyor. Anne olarak kendinizi esnek mi kuralcı olarak mı tanımlarsınız?
Her ikisinden de karışık diyebilirim. Çünkü bizim evde küçük büyük herkes bireydir ve fikirlerine değer verilir. Bu şekilde dengeli neslin yetişmesi mümkün olabilir diye düşünüyorum.
‘Trafik en baş stres nedeni’
- İstanbul’da yaşamak gün geçtikçe zorlaşıyor. Yoğun temponuzu göz önünde bulundurursak stresle nasıl baş ediyorsunuz?
Trafik bence en baş stres sebebi. Bir de adeta DNA’sı değişen zaman içinde gürültücü ve kaba olmaya başlayan toplum olma yolundayız. Bununla kimsenin başa çıkabileceğini sanmıyorum.
- Deniz Berdan istediği kariyer hedefine ulaştı mı? Ya da hedefin neresinde?
Benim hiçbir zaman hedefim kariyer olmadı. Ve kariyer olayının da insanın hayat başarısıyla ilgisi olduğuna inanmıyorum. Benim için esas olan mutluluk. Çalışarak ve üreterek mutlu olanlardanım.
‘Ortak noktamız yaratıcılık’
- Çocuklarınızla ortak ya da ayrılan özellikleriniz neler?
Çocuklarımla en ortak özelliğimiz yaratıcılık. Begüm’le yaratıcı fikirler, girişimcilik ve bağımsız olabilme ortak özelliklerimiz. Can’la ise çizim ve aileye bağlılık tarafımız bire bir.
- Eşiniz Haluk ve çocuklarınız... Ev içinde nasıl bir yaşam var?
Biz içe dönük bir aileyiz. Tatillerimizi hafta sonunu hep birlikte geçiririz. Bunu da asla mecburiyetten değil gerçekten öyle mutlu olduğumuz ve birbirimizi sevdiğimiz için yaparız. Bir de özel hayatta kimse kimsenin sahibi gibi davranmamalı. Evlilik mutluluk vermeli, mutsuzluk değil.
- Sizi yıllardır beğeniyle takip ederim; fiziğinizde en ufak bir değişiklik olmadı. Yıllara meydan nasıl okunuyor?
Teşekkürler! Genetik olarak inceyiz ancak fazla kaçırdığım zaman ben de kilo almaya başlıyorum. Hiç bahanesiz bir sonraki öğünde dengeliyorum.