16.02.2025 - 05:17 | Son Güncellenme:
Özellikle 19. yüzyılın sonlarına doğru sanayi devriminin doruk noktasına ulaşması, dünyadaki arkeolojik keşifler için de önemli bir imkân yarattı. Batı uygarlığından birçok kaşif, daha önceden “arkeolojik bir arazi” olarak görülmeyen topraklara seyahat ederek, dünya literatür ve arkeoloji envanterine on binlerce yıl önce yaşamış uygarlık ve kentleri kazandırdı. Hiç şüphesiz o merkezlerden biri de tarihte birçok ilkin yaşandığı Anadolu topraklarıydı…
Anadolu’da tarih öncesi ve sonrası yaşamış pek çok halk bulunuyordu. Aiolis, Armenia, Bithynia, Kapadokya, Karia gibi bölgelerde yaşayan ve bu bölgelerin isimleriyle anılan halklara dair bilinen ilk anlatılar, Homeros ve Herodotos’un anlatımlarında görüldü. Dünyanın farklı birçok ülkesinden akademisyenlerin katılımıyla hazırlanan ve Alfa Yayınları tarafından Dilek Şendil’in çevirisiyle Türkçeye kazandırılan kolektif bir çalışma olan Oxford Antik Anadolu kitabı da Anadolu coğrafyasında var olan bu halklara ve kurulan medeniyetlere geniş bir perspektif ile ışık tutuyor. Sharon R. Steadman ve Gregory McMahon’un editörlüğünde hazırlanan kitap haritalar, fotoğraflar, tablolar ve çizimlerle de zenginleştirilmiş. Tabii konu Anadolu olunca kitaba katkıda bulunanlar arasında Türkiye’den isimler de bulunuyor.
Kitapta Kültepe, Çatalhöyük, Alacahöyük vb. eski yerleşim yerlerinden çıkan tabletler öncülüğünde, bölge halklarının nereden geldiklerine ve kültürlerinin temeline iniliyor. Günümüz terimi olan Ön Asya’da, birbirinden farklı bir şekilde yaşamış milletlerin soyağaçları, kültürleri, dilleri ve ticaret yapma becerileri bu çalışmada detaylı bir şekilde inceleniyor.
Çok kültürlü bir bölge
Anadolu’nun çok kültürlü yapısına değinilen kitapta, özellikle fetihlerin bölgeyi ve halklarını nasıl değiştirdiğine dair farklı bir bakış sunuluyor. Anadolu araştırmalarının en ön saflarında bulunan arkeolojik, filolojik, dilbilimsel ve tarihi konular üzerine kapsamlı bakışların aktarıldığı kitapta, kültürlerden ticaret yapma şekillerine, günlük yaşamdan ölü gömme geleneklerine kadar pek çok konu ayrıntılı bir biçimde anlatılıyor.
Neolitik’ten Demir Çağı’na…
Eser, Anadolu çalışmalarındaki önemli tartışmalar üzerine güncel araştırmaları da konu ediniyor. Kronolojik bir şekilde 54 makalenin bulunduğu kitap, 1030 sayfalık hacmiyle önemli bir yapıt. Kitap Antik Anadolu’yu Anadolu arkeolojisinin arka planından kronoloji ve coğrafyaya, filolojik ve tarihsel konulardan kilit yerleşimlere, farklı başlıklar altında ele alıyor. Neolitik Dönem’den Demir Çağı’na; Hitit dilinden Luvi diline; Göbeklitepe’den Sardis’e insanlık tarihinin Anadolu’daki önemli noktalarının anlatıldığı kitap, pek çok okurun sık sık referans alacağı bir eser.