AdvertorialTaşların hikâyesi: Teos
Sponsorlu

Taşların hikâyesi: Teos

19.07.2024 - 15:09 | Son Güncellenme:

Teos Antik Kenti'nin Dionysos Tapınağı ile başlayan hikâyesi, şimdi yeni bir tapınakla zenginleşiyor. Yüzyıllardır varlığı bilinen, "Agora'daki küçük tapınak" olarak anılan tapınak, 2021 yılında bulunan bir yazıtla "kimliğine" kavuştu. Tanrıça Roma ve İmparator Augustus'a adandığı anlaşılan tapınağın hikâyesi, bu yıl yapılacak kazılarla derinleşecek

Taşların hikâyesi: Teos

Taşların hikâyesi: Teos
Roma ve Augustus Tapınağı 

Haberin Devamı

Antik kentler, yüzlerce, binlerce yıl yaşadıktan sonra "taş parçaları" ile bugüne ulaşıyor. Bu "ölü" kentlerin yaşarken sahip olduğu ihtişamı, zenginliği geriye kalan taş parçalarında görmek, hayal etmek mümkün olsa bile bugüne ulaşan ve bu kentleri değerli kılan asıl şey hikâyelerdir. Bazen üst üste bir yapı şeklinde, bazen geniş bir alana saçılmış parçalar olarak gördüğümüz taşlar ise bu hikâyeleri bilmemize, hatırlamamıza yarayan araçlar aslında. Önemli olan o taşın anlattığı hikâyeyi görebilmek. Bir antik kenti sevmek, keyifle gezmek de işte bu hikâyeleri bilmekle mümkün. Bu yazıda en sevdiğim hikâyelerin kenti Teos'a kulak vereceğiz...

30 Haziran'da Milliyet Arkeoloji & İş Sanat Kültürel Miras Buluşmaları kapsamında İzmir'in Seferihisar ilçesinde bulunan Teos Antik Kenti'ndeydik. Teos'u yine Kültürel Miras Buluşmaları kapsamında gerçekleşen 2022 yılındaki ilk ziyaretimizden sonra yazdığım yazının başlığı "Dionysos'un Kenti" idi. Bağın, şarabın, eğlencenin, coşkunluğun, bereketin tanrısı Dionysos... Baştanrısı Dionysos olan Teos, tarihte şenlikleriyle önemli bir çekim gücüne sahipti. Bu da şüphesiz kentin ekonomisinde bağcılığın önemli bir yer tutmasıyla ilgili. Kentteki arkeolojik araştırmaların merkezinde de 18. yüzyıldan bu yana Dionysos Tapınağı var. M.Ö. 3. yüzyılın son çeyreğine tarihlenen, Türkiye'de Dionysos'a adanmış tapınaklar arasında en büyüğü olan Dionysos Tapınağı, bu kent için çok önemli bir dinî yapı olsa da Teos'taki tek tapınak değil. Kentte Demeter ve Kore'ye adandığı bilinen bir tapınağın da aralarında bulunduğu toplam beş tapınak yapısı yer alıyor. Daha önceki Teos yazımda Dionysos Tapınağı'nı anlatmış olmanın da rahatlığı ile bugün Kazı Başkanı Prof. Dr. Musa Kadıoğlu'nun, son ziyaretimizde paylaştığı kıymetli bilgilerin ışığında kentte yeni yeni tanınan, anlaşılan bir tapınağın hikâyesine biraz daha yakından bakalım istiyorum. 

Haberin Devamı

Tapınak çözülüyor 

19. yüzyıldan bu yana varlığı bilinen, kenti ziyaret edenlerin bahsettiği küçük bir tapınak kalıntısı bulunuyor Teos'ta. Kentte kapsamlı kazılar 2010 yılında başlasa da 2021 yılına kadar bu tapınak hakkındaki bilgiler oldukça sınırlıymış. Musa Hoca, 2021 yılına kadar tapınağın hangi tanrı veya tanrıçaya adandığına ilişkin bir bilgiye sahip olmadıklarını belirtiyor. Bunun sebeplerinden biri de tapınağın bulunduğu alanın özel mülk olması. Teos'ta devam eden kamulaştırmalar sonucunda bu alan da kamulaştırılınca ortaya bu taşların gerçek hikâyesini anlatan bilgiler ortaya çıkmış.

Haberin Devamı

Kazı çalışmalarında bulunan bir yazıt, bu tapınağın tanrıça Roma'ya adandığını gösteriyor. Böylece yaklaşık 300 yıldan bu yana bir kısmı toprak üstünde görünen, bir kısmı toprak altında yeniden hayat bulacağı günleri bekleyen taşların sırrı da çözülmüş oluyor. Musa Hoca bu keşfi şöyle anlatıyor: "Tanrıça Roma, Roma'nın koruyucu tanrıçası. Onun yanında bir isim daha var; Augustus. Roma'nın ilk imparatoru. Cumhuriyet Dönemi'nin sona ermesi ve İmparatorluk Dönemi'nin başlamasıyla ilk imparator Augustus iktidara geliyor ve eski tapınakları genişletiyor. Dine önem veren bir imparator. 82 tapınağı yeniletiyor. Büyük olasılıkla bizim tapınağı da genişletiyor. O yüzden tapınak Tanrıça Roma ve Augustus Tapınağı adını alıyor. M.Ö. 170'te yapılan tapınak, miladi yılların başlangıcında büyütülüyor. Bu seneki planımız Geleceğe Miras projesi kapsamında tüm alanı kazarak bu tapınağı daha iyi anlayabilmek, mimarisini, evrelerini tespit edebilmek, kısmen de restore edebilmek."

Haberin Devamı

Musa Hoca, bu tapınakla ilgili bir diğer meselenin de altında başka bir tapınak daha bulunup bulunmadığı sorusu olduğunu belirtiyor. Zira kentteki beş tapınaktan biri, mimari parçaları bulunmuş ancak kendisi bulunamamış bir yapı. Bu yüzden kentin merkezindeki Roma ve Augustus Tapınağı'nın, kendisinden önce burada bulunan başka bir tapınağın üzerine inşa edilip edilmediği de araştırılacak.

Yaklaşık 420 yıl ayakta kalan tapınağın yapılmasının siyasi bir sebebi de var: Pergamon Krallığı'nın egemenliği altına girmemek, Roma ile yakın ilişkiler geliştirmek. Zaten bulunan yazıtta da tapınağın yerli Greklerle burada ticaret yapan Romalılar tarafından yaptırıldığı belirtiliyor.

Haberin Devamı

Teos'un Dionysos Tapınağı ile başlayan hikâyesi; tiyatrosu, meclisi, surları, limanları ve nihayet zeytin ağaçlarıyla büyüyerek devam etti. Şimdi bu hikâyeyi; önceleri ismi bile bilinmeyen, sonra bir yazıtla Roma ve Augustus'a adandığı anlaşılan tapınaktaki kazılar zenginleştirecek.

Taşların hikâyesi: Teos

Dionysos Tapınağı 

2 bin yıl boyunca yaşam vardı 

Teos’taki ilk yerleşime dair izler M.Ö. 1050-900 yıllarına tarihleniyor. İlk sakinlerinin Karia kökenli yerel bir halk olduğu bilinen kentin efsanevî kurucusu ise Athamas. Kentte yaşam M.S. 11. yüzyıla kadar devam ediyor. Yani Teos, 2 bin yıl boyunca yerleşim görmüş bir kent. Teos'un en parlak dönemi ise İonia’nın altın çağı olarak görülen M.Ö. 6. yüzyıl ve Helenistik Dönem’de M.Ö. 3-2. yüzyıllar.

Teos, I. Attalos Dönemi'nde (M.Ö. 241-197) Pergamon Krallığı'na bağlanmış, kralın topraklarını vasiyet yoluyla Roma'ya bırakmasıyla da Roma egemenliği altına girmiş. M.Ö. 129'dan itibaren Roma'nın Asia Eyaleti sınırlarında yer alan Teos, bu dönemde de önemini korumuş.

Taşların hikâyesi: Teos

Kentin en iyi korunmuş yapısı, ilk evresi M.Ö. 3. yüzyıl sonu ile M.Ö. 2. yüzyılın başına tarihlendirilen bouleuterion yani meclis binası. Yaklaşık 800 kişilik bu yapı, sınavlara ev sahipliği yapmak gibi bir işlev de görmüş. 

Kazılar 2010 yılında başladı 

Teos, 18. yüzyıldan bu yana Batılı gezgin ve araştırmacıların duraklarından biri olsa da kapsamlı ve düzenli kazı çalışmaları 2010 yılına dayanıyor. Prof. Dr. Musa Kadıoğlu başkanlığındaki kazılar, 2019 yılından bu yana ise "12 aylık kazı" statüsünde devam ediyor. Ancak mevsimsel koşullar nedeniyle 12 ay boyunca kazı ve restorasyon yapmak mümkün değil. Her yıl yaklaşık dokuz ay boyunca bilfiil tarihin gün ışığına çıkması için çalışılıyor. Teos, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "Geleceğe Miras" projesiyle de finansman desteği sunduğu kentlerden biri.

Taşların hikâyesi: Teos

Kazı Başkanı Prof. Dr. Musa Kadıoğlu 

Mimari parçalar burada birleşiyor 

Teos çok sayıda mimari kalıntının bulunduğu bir antik kent. Kentte kazılarda bulunan mimari parçaların restore edilebileceği ve korunabileceği bir atölye ve depo bulunuyor. Arazide bulunan parçalı buluntular burada bir araya getiriliyor. Bu parçaların bazıları oldukça büyük. Bu nedenle atölyede 10 tonluk bir vinç de önemli işler görüyor.

Taşların hikâyesi: Teos

Depo ve restorasyon atölyesi 

Tapınağın sütunları ayağa kalkacak 

Kentin en önemli yapısı olan Dionysos Tapınağı, M.Ö. 3. yüzyılda Helenistik Dönem’in en ünlü mimarı Hermogenes tarafından inşa edilmiş. Tapınaktaki kazı çalışmalarının, arkeoloji dünyasında Hermogenes'in yaşadığı dönemle ilgili tartışmaların çözülmesinde de önemli bir rolü var. Tapınağın inşa tarihi, bu konudaki tartışmaları sonlandırmış. Ancak Musa Hoca'nın verdiği bilgilere göre tapınak Hermogenes döneminde tamamlanmış değil. Bu dönemde tapınağın yalnızca kült heykelinin olduğu ana mekân ile ön ve arka kısımlar inşa edilmiş. Tapınağın çevresindeki sütunlarla birlikte inşası yaklaşık 360 yıl sürüyor.

Dionysos Kutsal Alanı'nda tapınağa ait çeşitli yapılar var: Tapınak, altar, propylon (ana giriş kapısı), tapınağı çevreleyen stoa'lar (üstü kapalı sütunlu galeriler)... Batı Stoa'daki 10 sütun ve üst yapısı, Geleceğe Miras projesi kapsamında yeniden ayağa kaldırılacak. Böylece ziyaretçilerin de tapınak alanındaki mimariyi hayal etmesi kolaylaşacak.

Taşların hikâyesi: Teos

Dionysos Tapınağı’nın batı stoasında 10 sütun ayağa kaldırılacak. 

Dionysos'un Teos'ta doğduğunun "kanıtı"... 

Teos'la ilgili en sevdiğim hikâyelerden birini ise Musa Kadıoğlu editörlüğünde hazırlanan "Teos: Yazıtlar, Kültler ve Kentsel Doku" kitabında Mustafa Adak'ın kentteki kültlerle ilgili yazdığı bir makaleden aktaracağım:

Tarihçi Diodoros M.Ö. 1. yüzyılda Teos'taki Dionysos kültü ile ilgili olarak bir "şarap mucizesi" anlatıyor. Buna göre Teos'ta "belirli günlerde" kendiliğinden yerden hoş kokulu bir şarap çıkar ve şarap çeşmesinden akarmış. Bu mucize, Dionysos'un, Teos'ta doğduğunun kanıtı olarak sunuluyor. En azından Teoslular tarafından...

Taşların hikâyesi: Teos

Kentte bulunan Athamas’a ait olduğu düşünülen heykelin başı

 

İlandır

Yazarlar