Şimdi sıra yabancı hakemlerde!
“-Cüneyt Abi’yi, Fırat Aydınus’u, Bülent Yıldırım’ı hiç de hak etmedikleri biçimde kalp kırarak, yok sayarak, dışlayarak sistemden kopardılar. Oysa onların ikisi 25’er derbi yönetmiş, ötekiler de en az 10’ar derbide düdük çalan usta hakemlerdi.” dedi... FİFA kokartlı emekli hakemlerle konuşuyordum. “Bu akımdan hepimiz payımıza düşeni aldık” diye devam etti. Hakemliği bırakıp kenara çekilmişlerdi. Hiç birinin beklentisi yoktu.
TFF kongresi yapılmış, başkan ve yönetim kurulu değişmişti. İbrahim Hacıosmanoğlu başkanlığındaki yeni anlayış, “adil yönetim” sloganıyla gelir gelmez ilk tırpanları hakemlere vurdu. Bu darbeden çok sayıda hakem nasibini aldı.
Futbol sahasında yaptığı işi meslek olarak seçmeyen, ailesinin ve çocuklarının kaderini maç yöneterek kazandığı paraya bağlamayan hakemler de vardı.. O nedenle boynunu bükmeden, özgürce düdük çaldılar.. Hatalı yönettiği bir maçtan sonra kulüp başkanına verilen söz gereği hakemliği bırakmak zorunda kalmıştı biri.. VAR’a geçenler de vardı.. Ancak ekran başında izlemek, protokola göre çağrı yapmak, hakemi bilgilendirmek o kadar kolay değildi.
“-Hakemler çok ağır baskı altında” dediler… “O baskılara karşı yalnız bırakılıyorlar... Dahası, sahada oyunla rekabet etmeleri gereken kulüpler, haftalar boyu hakem düdüğü, VAR çağrılarının varlığı veya yokluğuyla ilgili olarak birbirleriyle demeç ve iddia savaşlarına giriyorlar.”
En eski ve kıdemlileri konuştu: “Bu baskılar MHK’nın yanına Danışma Kurulu gibi bir yapılanma tartışmasını da getirdi. Ardından yabancı VAR kararı çıktı. Hiç kuşkunuz olmasın, hemen ardından yabancı hakemler de gündeme gelecektir.”
Eski ve yeni hakemleri konuştuk... “Eskiden avukatlar, mühendisler, doktorlar, beyin cerrahı (Özkan Çeliker) sahada hakemlik yapıyordu” diyerek isimler sıralıyorlardı. Günümüzde hakemliğin entelektüel değeri de sorunluydu onlara göre.. “Bugün Mehmet Türkmen avukat, Arda Kardeşler mühendisti. Bülent Yıldırım da çok yüksek seviyede bir bürokrattı. FİFA ölçeğinde çok başarılı olanlar vardı, biliyorsunuz. Bugünkülerin çoğu BESYO mezunu. Hızlı bir yenilenme, gençleştirme süreci var. Yeni gelişmekte olan genç hakemler hata yapmaktan çok korkuyorlar. Baskı altındalar.. Bazı atamalarda acele ediliyor..”
En önemlisi: “VAR’ın üzerindeki baskılar da büyük hatalara yol açıyordu. Cesur kararlar veremiyorlar. VAR’ı doğru icra edemiyorlardı...”Dayanamadım, “Yok etmeyi biliyoruz ya!” diyerek noktaladım.
6l. yıl onuruna
Mehmet Ayan ve Fatih Kuşçu, yine “çete çalışması” yapmışlar. Beni 80. yaşımın ilk günlerinde, meslekteki 61. yılımın heyecanıyla yakaladılar. Mustafa Denizli ve Abdullah Avcı hocalarımızla sevgili meslektaşlarım Bülent Tuncay, Mehmet Ayan, Fatih Kuşçu, Cem Dizdar, Erbatur Ergenekon, Gürcan Bilgiç, Emrah Kayalıoğlu, Alp Bilgiç Zerafet’te çok keyifli bir akşam yemeğinde buluştuk. Çok keyifli saatlerde unutulmaz anılarımızı dile getirdik, bilgi ve sevgi paylaştık. Teşekkürler arkadaşlar.
Fenerbahçe Kupa’ya dönecek
Bana gelen bilgilere göre Fenerbahçe Ziraat Türkiye Kupası’nda yerini alacak. İsteksizlik gösterdiler, ödül parasının artırılması gerektiğini söylediler… Ama sonunda -duyduğuma göre- organizasyona katılma kararı aldılar. Doğrusu ve yakışanı buydu. Büyük kulüplerin dikkat etmesi gereken iki nokta var: Birincisi Kupa’ya katılan Anadolu takımları skoru hiç önemsemeden büyük takımlarla karşılaşmak isterler. Oyuncularına ve taraftarlarına unutulmaz anılar yaşatırlar. İkincisi ve daha da önemlisi Türkiye Kupası’nı almak, sizi ön elemelerden kurtarıp doğrudan UEFA Europa Ligi’ne ulaştırır. Nazlanmak doğru olmaz, di mi?