23 yılda yarım milyar dolar kar payı
Süper Lig, 2024-25 sezonunda rekabet tarihimize yeni derinlikler katıyor. İlk haftalardan itibaren geleneksel şampiyon adaylarından Beşiktaş ve Trabzonspor yarışın 2 adayla devam etmesine neden oldular. Bu durum tartışmaları ve iddiaları başka bir alana çekti. Sahadaki oyun sürerken iki ezeli rakip, asırlık dostluklarını unutarak zaman zaman hiç de hoş olmayan söylemlerle kötü örnekler sergilediler. Umalım ki, şampiyonluk yarışı sona erip sıralamalar kesinleştiğinde birbirlerine saygı göstermeye yeniden başlarlar.
Puan tablosu, milyonda 1 olasılığa karşı şampiyonun ve takipçisinin hangi takımlar olduğunu çoktan beri göstermeye başladı. Galatasaray şampiyon, Fenerbahçe ikinci! Bu tablonun değişeceğini pek sanmıyorum.
Süper Lig’de sonlanan hesapları geride bırakırken, para, finansman, yatırım, kar-zarar ve temettü rakamları, sermaye artırımı gibi etkinliklerle kulüpler milyonlarca Euroluk faiz ödemelerinden yorgun düştüler. O nedenle yaygın çözüm sermaye artırımında görülüyor.
Beşiktaş örneğinden bakarsak: 30 Kasım 2023’de borç miktarı 8 milyar lira civarındaydı. Hasan Arat’ın kısa hizmet döneminde yaptığı harcamalarla birlikte 31.12.2024’ün borç rakamı 14 milyar 37 milyon liraya yükseldi.
Dört Büyükler’in sezonluk kar-zarar hesaplarına da bakalım:
Galatasaray sezonun en çok kar eden kulübü oldu: 7 milyar 720 milyon TL gelir, 12 milyar 468 milyon TL borç..
Fenerbahçe: 5 milyar 983 milyon TL gelir, 12 milyar 900 milyon TL borç..
Beşiktaş: 3 milyar 37 milyon TL gelir. 14 milyar 918 milyon TL borç.
Trabzonspor: 1 milyar 671 milyon TL gelir. 4 milyar 986 milyon TL borç
DÖRTLER’in genel finans toplamı şöyle: 18 milyar 400 milyon TL gelir, 45 milyar 245 milyon TL borç.
Gördüğünüz gibi sadece Beşiktaş değil, Dört Büyükler “bedelli sermaye artırımı” yoluyla BDDK pençesindeki borçlarından kurtulacaklar. En azından ağır faiz yükünden uzaklaşacaklar. Ayrıca genel ekonomi içinde TL’nin referans maliyeti hesaplandığında kulüplerin sıkıntısı daha iyi anlaşılıyor. Öğrendiğime göre TL referans maliyeti şu anda yüzde 48.99 olarak belirlenmiş. Yapılan incelemelere göre son yıllarda bu oranda yüzde 163 yükselme olmuş.
Öte yandan Dört Büyükler’in yatırımcılara hoş görünmek ve ilgilerini sıcak tutmak amacıyla bilançolarında hep “kar” göstererek 2002-2025 arasındaki 23 yılda toplam 467,5 milyar ABD Doları “temettü” dağıttıkları da hesaplanmış. Futbol Ekonomisi’nde uzmanlaşan arkadaşımız Tuğrul Akşar’a paylaştığı bilgiler için teşekkür ediyoruz. Tüm kulüplere finansal sağlıklar diliyoruz.
Eleştiri, dostun dosta borcudur
Trabzonspor U19 kadrosundaki çocukları torunlarımı sevdiğim kadar sevdim. Masum yüzleri, sorulan her soruya tutarlı ve düzgün bir dille yanıt vermeleri, sevgimi ve umudumu daha da artırdı. Barcelona gibi bir devle final oynamak,evet, büyük bir onur ve gururdu. Hele sporda en üst düzey yönetimin orada bulunması destek adına somut bir örnek oldu.
Medyanın, genç futbolcularımıza destek ve moral anlamında çok sıcak röportajlar ve yoğun sevgi ile yaklaşmasını da takdir ettim.
Amaaa… Küçük bir itirazım var arkadaşlar… Günün anlam ve önemini naif bir kucaklamayla dillendirirken, bizim çocukların oyununa dönük eleştirilere pek zaman ayrılmadığını, yer verilmediğini gördüm. Bu tür değerlendirmeler yanlış ve ters sonuçlar verebilir.
Hocamız Eyüp Saka beni daha iyi anlayacaktır. Örnek olarak bizimkilerin temaslı oyuna uzak durduğunu, savunmacıların müdahale yerine takip koşusu (!) yaptıklarını söyleyebilirim. Hayır bu finalde bizimkiler oyuna ortak olamadılar. Kusurlarını hatalarını bir kenara yazsınlar. Yine de onları seviyor, güveniyoruz. Bu finali kaybetmek dünyanın sonu değil. Ama bir çok güzelliğin başlangıcı olabilir. Haydi arkadaşlar, görelim sizi!