04.01.2024 - 15:14 | Son Güncellenme:
Bebek bekleyen çiftlerin en çok üzerinde durdukları konulardan bir tanesi de isimler. Erkek bebeklerine isim verirken kulağa hoş gelmesine dikkat eden çiftler anlamları konusunda da araştırma içerisine giriyorlar. Erkek bebekleri için keşfedilmemiş, birbirinden güzel isimler bulunuyor.
A'dan Z'ye Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
T Harfi ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
Tabgaç: Ulu, saygıdeğer.
Tacal: “Üstün ol, baş ol” anlamında kullanılan bir ad.
Tacettin: Taca ait
Taci: Taç ile ilgili
Tacim: Noktalama.
Tacir: Ticareti meslek edinmiş olan kimse.
Tacver: Taç sahibi padişah.
Taçkın: Gurur
Tagay: Silah. 2. Annenin erkek kardeşi, dayı.
Tağ: Dağ.
Tağalp: Dağ gibi yiğit
Tağar: Kap, çanak, küp, çömlek.
Tağay: Silah. 2. Annenin erkek kardeşi, dayı. – bk. Tagay
Tağman: Dağ gibi iri yarı, gösterişli kimse.
Taha: Hz. Ömer’e müslüman olmadan önce okunan ilk sure; Kuran’ da 20. Sure ismidir. Sermek, yaymak, döşemek manasına gelen fiildir.
Tahir: Pak, temiz
Tahsin: Beğenip, alkışlanan, kale gibi sağlam
Taip: Tövbe eden.
Takdir: Beğenme, değer verme.
Taki: Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.
Takiyettin: Dindar, mümin.
Talas: Rüzgârın kaldırdığı toz; fırtına; kasırga
Talat: Yüz, surat, çehre
Talay: Büyük deniz, büyük nehir
Talayer: Çok yiğit, deniz eri denizci
Talayhan: Dal gibi kağan
Talaykan: Denizci bir soydan gelen kimse.
Talaykoç: Denizci yiğit.
Talaykurt: Denizci yiğit.
Talaykut: Mutlu denizci.
Talayman: Deniz adamı, denizci.
Talaz: Dalga, kasırga
Talha: Zamk ağacı / İslam dinini kabul eden ilk 10 kişiden biri, cennetle müjdelenmiştir.
Tâlha/Talha: Zamk ağacı.2. İslâm dinini kabul eden ilk on kişiden biri.
Tali: Talih
Talih: Şans, baht.
Talip: İstekli, isteyen, talep eden
Talu: İyi, güzel, seçilmiş, seçkin
Taluy: Deniz, büyük nehir. 2. Çok, fazla.
Taluyhan: Denizlerin hükümdarı. – bk. Talayhan
Tamal: “Bütünüyle ele geçir” anlamında kullanılan bir ad..
Tamar: Damar
Tamay: Dolunay.
Tamçelik: Çelik gibi güçlü kimse.
Tamer: Her şeyi ile yiğit olan
Tamerk: Tam güçlü, özerk
Tamkan: Soylu kimse
Tamkoç: Koç gibi güçlü kimse.
Tamkurt: Kurt gibi güçlü kimse.
Tamkut: Çok mutlu, talihli kimse.
Tamtürk: Tümüyle Türk, herşeyi ile Türk
Tan: Şafak, alaca karanlık
Tanaçan: Şafak gibi açılan, aydınlatan
Tanaçar: Şafak vaktinde açar
Tanağar: Şafak vaktinin kızıllığı, şafak ağırtısı
Tanal: Şafak vaktinin al rengi
Tanalp: Şafak gibi aydınlık ve yiğit; şafak yiğidi
Tanay: Şafaktaki ay
Tanaydın: Şafak aydınlığı
Tanberk: Şafak gibi aydınlık ve sağlam kimse
Tanbey: Şafak beyi, şafak vaktinin beyi
Tancan: Şafak vakti doğan can
Tandoğan: Ağaran şafak; şafakta doğan
Tandoğdu: Şafak vakti doğmuş olan
Tandoruk: Doruktan yükselen şafak
Tanel: Eli ile ışık getiren
Taner: Şafak gibi parlayan er
Tanercan: Şafak gibi güzel ve can yiğit
Tanerk: Şafak gücü; güçlü şafak
Tanfer: Tan vakti
Tangüç: Şafak gücü
Tanhan: Şafak kağan
Tanıl: Herkesçe bilinme, tanınma
Tanju: Türk hükümdarlarına Çinliler tarafından verilen san
Tank: Sabah yıldızı, venüs. 2. Yol.
Tankut: Şafak sevinci
Tankutlu: Uğurlu şafak, kutlu şafak
Tanrıöver: Güzelliği ve dürüstlüğüyle Tanrı övgüsüne kavuşmuş olan. 2. Tanrıcı.
Tanrıverdi: Tanrı’nın sevgili kulu. Allah vergisi olan.
Tansal: Güzelliğiyle nam salan.
Tansan: Güzelliğiyle nam salmış olan.
Tansel: Tan vaktinin güzelliğini kendinde yansıtan.
Tansen: Gerçekten güzelsin.
Tanser: Güzelliğin bilinsin.
Tansev: Şafağı seven kimse
Tansever: Güzeli sever.
Tansı: Tan kadar güzel.
Tansoy: Şafak gibi güzel soydan kimse
Tansu: 1.Doğaüstü olay, mucize. 2. Doğaüstü ve hayran olunası güzellik.
Tantürk: Şafak gibi Türk
Tanuğur: Şafak vaktinin uğuru
Tanver: Işık saç
Tanyel: Güzelliğin rüzgar gibi etkili.
Tanyer: Şafağın doğduğu yer
Tanyeri: Güneş doğmak üzereyken aydınlanan yer.
Tanyıldız: Göz kamaştıran bir güzelliğe sahip olan. 2. Çoban yıldızı.
Tanyol: Şafak yolu. 2. Tan vakti.
Tanyu: Hakan, kağan, hükümdar; Çinliler’in eskiden Türk hakanlarına verdiği unvan
Tanyualp: Yiğit kağan
Tanyutekin: Biricik kağan, yiğit şehzade
Tanyücel: Şafak vakti yüce ol
Tanyüz: Güzel yüzlü.
Tanzer: Altın rengindeki şafak
Taran: Tarla, geniş toprak, geniş yer
Tarcan: Ayrıcalıklı dost
Tardu: Armağan, hediye
Targan: Ayrıcalıklı, saygın.
Tarhan: Soylu kimse, bey varsıl kimse
Tarık: Sabahyıldızı
Tarım: Toprak üzerinde yapılan çalışma.
Tarik: Terk eden, bırakan, vazgeçen.
Tarkan: Ayrıcalıklı, saygın
Taşad: Adı gibi kendisi de sert olan kişi.
Taşan: Çoşkulu olan.
Taşar: Kabına sığmaz, coşar, coşkun
Taşcan: Taş gibi sağlıklı kimse
Taşdemir: Taş ve demir gibi kimse
Taşel: Sert elli
Taşer: Taş gibi sert yiğit
Taşhan: Sert hükümdar.
Taşkan: Taş gibi sağlam bir kandan gelen
Taşkent: Özbekistan’ın başkenti. 2. Şehrin zorlukları karşısında sert olabilen.
Taşkın: Coşkun sular gibi hareketli kişi
Taşkınad: Adı gibi kendisi de coşkulu olan.
Taşkınalp: Coşkulu yiğit.
Taşkınay: Ay gibi güzel ve coşkulu.
Taşkınel: Coşkulu el. 2. Coşkun kişi.
Taşkıner: Kabına sığmayan yiğit, coşkun yiğit
Taşkınhan: Coşkulu hükümdar.
Taşkınkan: Coşkulu bir soydan gelen.
Taşkınsoy: Coşkulu bir soydan gelen.
Taşkıntay: Coşkulu genç.
Taşkıntürk: Coşkulu Türk.
Taştan: Taş gibi, taştan yapılmış gibi sağlam, taştan yapılmış
Taştekin: Taştan yapılmış ve biricik olan; taş gibi sağlam şehzade
Tatar: Bir Türk kavmi
Tatarhan: Tatar hükümdarı
Tatarkan: Tatar soyundan gelen kimse.
Tatarsoy: Tatar soyundan gelen kimse.
Tav: Işık.
Tavık: Güneşli havada yağan yağmur.
Tavlan: Tavlanmak işi.
Tavlı: Tavlanılmış. Tay
Tayak: Sığınılacak şey, esirgeyen koruyan.
Tayanç: Sırrını koruyan, sırdaş
Tayaydın: Nur yüzlü çocuk.
Taybars: Yavru pars
Taybek: Genç ve güçlü.
Tayberk: Bağımsız davranabilecek kadar güçlü ve şimşek kadar hızlı olan taya benzer kişi
Tayboğa: Boğa kadar güçlü.
Taycan: Genç ve güçlü kimse, tay canlı
Taydaş: Gençler.
Taydemir: Genç ve güçlü.
Tayfun: Şiddetli rüzgâr
Tayfur: Bir küçük kuş cinsi
Taygan: Eşsiz, biricik
Taygun: Çocuk, torun
Tayguner: Yiğit çocuk
Tayı: Bir işi kendi isteğiyle yapan.
Tayip: İyi, hoş, güzel
Taykut: Genç ve kutlu, uğurlu
Taylan: İnce, kibar, uzun boylu güzel kimse
Taylaner: Uzun boylu ve yakışıklı yiğit
Tayman: Genç
Taymaz: Dengeli kişi.
Taypars: Pars gibi güçlü genç.
Taytimur: Genç demir
Tayyar: Uçan, uçucu
Tayyib: İyi, hoş çok temiz
Tayyip: İyi, güzel, hoş.
Teber: Dervişlerin taşıdıkları yarım ay biçimindeki balta.
Tecelli: Görünme, ortaya çıkma
Tecer: Becerikli
Tecik: Tutumlu, idareli.
Tecimen: Ticaretle uğraşan.
Tecimer: Ticaretle uğraşan.
Tecir: Celepçilikle uğraşan.
Teda: Esin.
Tedü: Deneyimli, zeki.
Tefik: Yalan söyleme, iftira atma.
Tegin: Uğurlu
Tekalp: Biricik yiğit, tek yiğit
Tekant: Biricik yemin, tek yemin
Tekay: Eşi benzeri görülmemiş, ay gibi güzel.
Tekbay: Eşsiz bir saygınlığı olan
Tekcan: Biricik sevgili
Teker: Eşi benzeri bulunmayan yiğit
Tekeş: Birbirine uyan.
Tekil: Eşsiz.
Tekin: Uslu, uğurlu, tek, şehzade, prens
Tekin Alp: Şehzade, yiğit
Tekinad: Uğurlu ad.
Tekinalp: Biricik yiğit; yiğit, şehzade
Tekinay: Uğurlu ay.
Tekindağ: Uğurlu dağ,
Tekinel: Uğurlu el.
Tekiner: Er şehzade, yiğit şehzade
Tekinhan: Uğurlu hükümdar.
Tekinkan: Uğurlu soydan gelen.
Tekinkılıç: Uğurlu kılıç.
Tekinsoy: Biricik soydan, biricik soy
Tekinsu: Temiz su.
Tekintay: Uğurlutay.
Tekintuğ: Uğurlu başlık. .
Tekintürk: Uğurlu Türk.
Tekiz: Bir tek iz; ikiden azız, biriz
Tekmil: Olgunlaştırma. 2. Bitirme, tamamlama, bütünleme.
Tekok: Bir ok
Tekol: Biricik olasın
Tekoşer: Bilinçli, şuurlu.
Tekoşin: Kavga, mücadele.
Teköz: Benzersiz bir dürüstlük karakteri taşıyan.
Teközer: Benzersiz bir dürüstlük karakteri taşıyan yiğit kişi.
Teksen: Yalnızca sen
Teksoy: Biricik soy
Tektaş: Çok değerli, kolay kolay bulunmayan.
Tekün: Çok ünlü.
Telim: Kibir, kibirli.
Temel: Asıl olan, önemli
Temen: Değer.
Temir: Demir.
Temirkut: Demir gibi güçlü.
Temiz: Her anlamda temiz olan.
Temizad: Adı gibi kendide dürüst oları.
Temizalp: Dürüstlüğü ve yiğitliği konuşulan.
Temizcan: Dürüst ve içten dost.
Temizel: Dürüst insan.
Temizer: Dürüst kişi.
Temizhan: Dürüst hükümdar.
Temizkal: Her anlamda dürüstlüğünü koru.
Temizkan: Dürüst bir soydan gelen.
Temizol: Her anlamda dürüstlüğünü koru.
Temizöz: Dürüst karakterli.
Temizsan: Dürüstlüğüyle anılan.
Temizsoy: Dürüst bir soydan gelen.
Temiztay: Dürüst genç
Temiztürk: Dürüst Türk.
Temren: İlkel silahların ucundaki sivri demir.
Temuçin: “Timuçin” adının bir başka söyleniş biçimi.
Temür: Demir.
Tengiz: Deniz.
Teoman: Duman/ Hun İmparatoru Mete’ nin babası
Tercan: Delikanlı.
Terim: Kavram
Terşeref: Şerefli, namuslu, saygın.
Teşrif: Şereflendirme, onurlandırma.
Tetik: Çabuk davranan, çevik, dikkatli, uyanık. 2. Dikkat ve özen gerektiren nazik iş. 3. Ateşli silahları ateşlemek için çekilen küçük manivela.
Tetikel: Becerikli el 2. El hüneri olan.
Tetiker: Dikkatli, uyanık yiğit,
Tevfik: Başarıya ulaştırma
Tevhid/Tevhit: Birleştirme. 2. Tanrı’nın tek olduğuna inanmak. 3. Allah’ın birliği inancını işleyen
Tevhit: Allah’ın birliğine inanma, bir sayma, bir olarak bakma
Tevs: Sakinlik, durgunluk.
Tevsen: İnatçı.
Teyan: Botanda Kürt aşireti.
Teyfik: Uygun duruma getirme, Tanrı’nın yardımına kavuşma
Teymin: Uğurlu olsun.
Teytik: “Tevfik” isminin bir başka biçimde söylenişi.
Tez: Çabuk olan, süratli olan.
Tezal: Hızlan.
Tezalp: Aceleci yiğit, tez canlı yiğit
Tezcan: Aceleci, işi hızlı yapan
Tezel: Çabuk elli
Tezer: Hızlı davranan yiğit
Tezeren: Çabuk yetişen
Tezkan: İçi içine sığmayan, kanıkaynayan.
Tezkinsoy: Biricik soydan, biricik soy
Tezok: Çabuk giden ok
Tezol: Elini çabuk tut
Tınaz: Ot, saman; savrulmaya hazır ekin
Tıtan: Yunan mitolojisinde güçlü kişi.
Tibet: Çin’in batısında özerk bir bölge
Tilmaç: Çevirmen.
Timuçin: Sağlam, demir gibi
Timur: Demir. Türk- Moğol imparatoru
Timurcan: Demir gibi sağlam can
Timurhan: Demir han, sert kağan
Timurkan: Demir gibi sağlam kan
Timurlenk: Timurlar hanedanının kurucusu ve ilk hükümdar.
Timuröz: Karakteri demir gibi olan. 2. Sağlam kişilik.
Timurtaş: Demir taş
Tin: Tepe, zirve, sağlam.
Tinkut: Şanslı ve kutsal bir kişiliği olan.
Tirmeh: Temmuz
Tokalp: Gözü gönlü tok olan yiğit.
Tokay: Dolunay, zengin, nehir kıvrımı.
Tokcan: Doymuş kimse
Tokdemir: Sağlam demir.
Toker: Gözü gönlü tok yiğit
Tokgöz: Gözü gönlü tok olan.
Tokhan: Gözü gönlü tok hükümdar.
Toktamış: Bir yerde yerleşik oturan
Toktaş: Tok gözlü ve taş gibi
Toktimur: Tok gözlü ve demir gibi; sağlam demir
Tokyay: Tok gözlü ve yay gibi çevik
Tolay: Topluluk cemiyet
Tolga: Savaşçıların başlarına giydikleri demir başlık, miğfer
Tolgahan: Güçlü lider
Tolgan: Gezinen.
Tolgay: Etraf, çevre
Tolon: Ay’ın on dördü, dolunay.
Tolonay: Dolunay, mehtap.
Tolun: Dolgun, dolun, bedir
Tolunay: Dolunay, tam ay
Tolunbay: Dolgun ve zengin
Tongal: Zengin, varlıklı.
Tongar: Ulu, yüce, kudretli.
Tonguç: İlk çocuk; çocuk
Topaç: Vücutça toplu ve sağlıklı. 2. Koni biçiminde ucu sivri oyuncak.
Topak: Avuç içinde yuvarlak bir biçim verilen hamur parçası.
Topdemir: Top şeklinde yuvarlak demir.
Toper: Güçlü, yiğit.
Toperi: Güçlü, yiğit.
Toprak: Toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla çürümüş organik cisimler bütünü / İnsanın yaratıldığı ham madde / Yer küreyi kaplayan her şeyin ondan yeşerdiği ve ona döndüğü madde
Topuz: Ucu top biçiminde eski bir silah. 2. Top biçiminde toplanmış saç. 3. Bir şeyin elle tutulabilen çıkıntısı.
Tor: Toy, işe alışkın olmayan. 2. Olgunlaşmamış. 3. Çekingen, acemi, utangaç.
Toralp: Eğitilmemiş, toy yiğit
Toraman: Sonradan ortaya çıkan, sonradan türeyen; tombul, iri yapılı
Toran: Genç irisi.
Torban: Utangaç hükümdar.
Torcan: Utangaç.
Torel: Gururlu kimse.
Torgay: Serçe, tarla kuşu.
Torhan: Gururlu hükümdar.
Toril: Mardin bölgesinde bir bölge.
Torin: Soylu, asil.
Torkal: Mütevazi
Torkan: Mütevazi bir soydan gelen.
Torlak: Çok yakışıklı.
Toros: Güneydeki dağ sırası
Torumtay: Deve yavrusu.
Torun: Bir kimseye göre çocuğun çocuğu
Tosun: Sağlıklı delikanlı.
Tosunbey: Sağlıklı, tıknaz bey.
Totuk: Eski Türklerde askerî vali.
Toy: Gençliği nedeniyle deneyimsiz olan. 2. Ziyafet.
Toyboğa: Genç boğa.
Toycan: Deneyimsiz genç, toy kimse, genç insan
Toydemir: Deneyimsiz
Toydeniz: Deneyimsiz.
Toyga: Kalın sopa.
Toygar: Çayır kuşu, tarla serçesi
Toygun: Genç delikanlı.
Toyka: Kalın sopa.
Tozan: Toz tanesi. 2. Tozu çok olan yer.
Tozun: Çok gezinen.
Tökel: Çok.
Töreban: Görgülü hükümdar.
Töregün: Gündemde. 2. Geleneğe uygun.
Törehan: Görgülü er, mert, yiğit
Törel: Töreyle ilgili.
Törüm: Yaradılış.
Töz: Kök, asıl, cevher.
Tözüm: Mütevazi.
Traje: Gökkuşağı.
Truske: Işın.
Tual: Resim yapmak için kullanılan çerçeveli bez zemin
Tufan: Çok ağır yağmur
Tugay: Bir askeri birlik
Tugberk: Göklerin hâkimi
Tuğ: Tepe tüyü
Tuğal: Çalış, çabala, başar.
Tuğalp: Tuğlu yiğit, sorguçlu yiğit
Tuğbay: tugay idare eden general anlamında
Tuğberk: Göklerin hâkimi
Tuğcu: Tuğ taşıyan.
Tuğer: Tuğlu yiğit
Tuğfan: Nuh Peygamber zamanında yağan ve bütün dünyayı su altında bırakan şiddetli yağmur
Tuğhan: Tuğu olan hükümdar
Tuğkan: Türkçe kökenli bir erkek ismi olup, "Soyu savaşçı olan kimse." manasına gelmektedir
Tuğlan: Sorguç sahibi ol
Tuğlu: Bayrak, sancak
Tuğra: Osmanlı padişahlarının imza yerine kullandıkları özel biçimi olan simge. Mühür.
Tuğrab: Topraktan gelen kişi
Tuğrahan: Bir ve tek olan
Tuğrul: Yırtıcı bir kuş
Tuğrultekin: Uğurlu kişi.
Tuğsan: Tuğuyla ünlü olmuş kimse
Tuğsel: Başarıları dilden dile dolaşan.
Tuğser: Başarılarının karşısında alçak gönüllü olan.
Tuğşat: Allah tarafından tuğ ile ödüllendirilmiş kimse. (Tuğ
Tuğtaş: Başarılı ve sert kişi.
Tuğtay: Başarılı genç.
Tuğtekin: Tuğlu şehzade
Tuhfe: Armağan.
Tulga: “Tolga'” adının bir başka söyleniş biçimi.
Tulgar: Güçlü karakter.
Tuli: Doğma, doğuşla ilgili.
Tulun: Dolun. Tuman
Tun: Gizli yer.
Tuna: Bir nehir adı
Tunacan: Havasından geçilmeyen.
Tunaer: Çok yakışıklı yiğit kişi.
Tunahan: Tuna nehri kenarında yaşayan son Osmanlı hükümdarına verilen son ad
Tunak: Işıklı, mehtaplı gece.
Tunakan: Kendine güvenen bir soydan gelen.
Tunca: Bir nehir adı
Tuncal: Al renkli tunç
Tuncalp: Tunç gibi yiğit, tunç yiğit
Tuncay: Tunç renkli ay
Tuncel: Tunç gibi el
Tuncer: Tunç gibi er
Tunç: Bir metal karışımı
Tunçad: Adı gibi kendi de güçlü Olan.
Tunçalp: Tunç gibi güçlü kuvvetli yiğit.
Tunçaslan: Tunçtan yapılmış aslan; (mecaz olarak) tunç gibi sağlam, Aslan gibi güçlü
Tunçay: Tunç renkli ay
Tunçbay: Tunç gibi sağlam ve zengin kimse
Tunçbilek: Tunçtan yapılmış bilek
Tunçdağ: Güçlü ve azametli.
Tunçdemir: Altedilmesi imkansız olan.
Tunçel: Tunç gibi güçlü el,
Tunçer: “Tuncer” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Tunçhan: Hakanlar hakanı.
Tunçkan: Çok güçlü bir soydan gelen.
Tunçkol: Güçlü, kuvvetli.
Tunçkurt: Güçlü ve kurnaz kişi.
Tunçok: Tunçtan yapılmış ok
Tunçsoy: Sağlam soy, güçlü soy, tunç gibi soy
Tunçtan: Altedilmesi imkansız olan.
Tunçtürk: Tunç gibi Türk
Tunga: Güçlü, yiğit, rütbe
Tunguç: “Tonguç” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Tunguz: Sibirya’da yaşayan göçebe bir topluluk.
Tura: Tuğra, Kalkan, siper
Turab: Hz Ali'nin lakaplarından biri
Turab/ Turap: Toprağın babası anlamına gelen Arapça tamlama, Hz. Ali’nin lakaplarından biridir
Turabi: Topraktan gelen, toprak ile ilgili olan
Turaç: Keklik türünden, eti yenen bir av kuşu
Tural: Yaşamak
Turalp: Genç yiğit.
Turan: Turancıların dünyadaki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı.2. Türklerin Orta Asya’daki en eski yurtları.
Turatekin: Koruyucu yiğit.
Turay: Tur ay
Turcan: Samimi genç.
Turfa: Az bulunur.
Turgay: Tarla kuşu, serçe
Turgut: Konut, oturulacak yer
Turhan: Onurlu kişi
Turkan: Fedai.
Turna: Göçmen bir kuş
Tuti: Konuşmayı seven. 2. Papağan türünden taklitli sesler çıkaran kuş, dudu kuşu.
Tutun: Ev, aile.
Tutunç: Tutunulacak şey
Tuyan: Zengin, gururlu, besili, şişman, semiz
Tuygan: Duyumsayan, duygulu, duyan
Tuygun: Duyumsayan, duygulu
Tuyuğ: Şarkı, türkü.
Tuz: Sevimlilik.
Tuzer: Sevimli delikanlı.
Tüblek: Asalet akan.
Tükel: Bütün
Tülek: Delikanlı. 2. Zengin ve saygın kişi.
Tümcan: Uğruna feda olsun canım.
Tümel: “Temel” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Tümen: Büyük küme, yığın. 2. On binlerden oluşan birlik. 3. On bin, pek çok.
Tümer: Her şeyi ile yiğit kişi
Tümerdem: Faziletli.
Tümerk: Güçlü, kuvvetli.
Tümerkan: Yiğit soydan gelen.
Tümerkin: Olgun.
Tümhan: Tam bir kağan gibi olan kimse
Tümkan: Soylu kan, tam kan
Tümkurt: Güçlü ve kurnaz.
Tümkut: Güçlü ve aziz kişi.
Tümtürk: Her şeyiyle Türk, tam Türk
Tüner: Delikanlı kişi.
Türabi: Toprakla ilgili.
Türe: Adalet.
Türegün: Adaletli gün.
Türehan: Adaletli hükümdar.
Türel: Hukuksal.
Türeli: Haktan yana olan.
Türemen: Hukukçu.
Türev: Ortaya çıkan.
Türk: Türk soyundan gelen halk.
Türkad: Adıyla ve Türklüğüyle gurur duyan.
Türkalp: Yiğit Türk
Türkaslan: Aslan Türk
Türkay: Ay gibi parlayan Türk
Türkbay: Saygın Türk.
Türkbey: Saygın Türk.
Türkcan: Can türk, sevgili Türk
Türkdoğan: Türk doğmuş olan
Türkdoğdu: Türk olarak doğmuş olan
Türker: Yiğit Türk, Türk erkeği
Türkeş: Orhun yazıtlarında söz konusu edilen bir kahraman adı
Türkiz: Peşinden gidilmesi gereken Türk.
Türkkan: Türk soylu
Türkmen: Oğuz Türklerinin bir kolu ve bu koldan olan kimse
Türknoyan: Türk başkomutanı
Türkol: Türk gibi ol.
Türköz: Özü Türk olan
Türksan: Sanı Türk olan, Türk sanlı
Türksay: Saygın Türk.
Türksel: Çoşkulu Türk.
Türksev: Sevilen Türk.
Türkseven: Sevilen Türk.
Türkşen: Neşeli Türk.
Türkyılmaz: Hiçbir şeyden yılmayan Türk.
Türünk: Çalışkan.
Tüvan: Güç, kuvvet.
Tüzeer: Hukuktan yana olan.
Tüzel: Hukuki.
Tüzemen: Adaletli.
Tüzmen: Adaletli.
Tüzünalp: Düzgün yiğit, doğru yiğit
Tüzüner: Sakin yaradılışta olan.
Tüzünkan: Soylu kandan gelen.
Tüzünsoy: Soyluların soylusu.
Tüzüntürk: Soylu Türk, asil Türk.