YaşamF-16 pilotları ellerine emanet! G kuvvetine kafa tutuyor: 'Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı'

F-16 pilotları ellerine emanet! G kuvvetine kafa tutuyor: 'Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı'

24.01.2025 - 07:01 | Son Güncellenme:

Bundan 2 yıl önce Türkiye’nin en çok savaş pilotuna sahip ve en büyük F-16 üssünde sağlık subayı olarak askerlik görevine başlayan Cumali Altundağ, gördüğü bir farklılığı araştırmaya başladı. Sonucunda Türkiye'nin ilk uçuş fizyoterapisti ünvanının sahibi olan Cumali, 3 farklı filoya uçuş fizyoterapisti olarak görevlendirildi. Komutanının, "Bana ne yaptın? Hiçbir şeyim kalmadı" dediği Cumali Altundağ ile mesleğini ve bu süreçte yaşadıklarını konuştuk.

F-16 pilotları ellerine emanet G kuvvetine kafa tutuyor: Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı

Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr - Cumali Altundağ, 2018’de lisans eğitimini ve 2021’de yüksek lisans eğitimini fizyoterapi ve rehabilitasyon alanında tamamladı. Kendini bir fizyoterapist olmanın yanı sıra daha çok bir girişimci olarak gördüğünü söyleyen Cumali Altundağ'ın, ilk girişimcilik hikayesi 2018’de bir hastasının çok pahalı olduğu için satın alamadığı, yürümeyi destekleyen giyilebilir bir robotik cihazın benzerini üretebilme hayaliyle başladı. "C brace" adlı bu cihazın tek adedinin fiyatının 50 bin euro olması ve bunu dünyada tek bir firmanın üretmesi cihaza olan ilgisini daha çok arttırdı. Maddi imkansızlıklar içinde bir araya getirdiği mühendis ekibiyle 2021’de bu cihazla aynı özelliklere sahip 'RADO' isimli cihazın prototibini ürettiler. O dönemde ülkede kamu ve özel sektörde destek bulamayınca uluslararası bir firmadan gelen teklif üzerine cihazın yazılım verilerini satarak ilk girişimcilik tecrübesini kazandı.

Haberin Devamı

Bu süreçte birçok kurumda fizyoterapist olarak yarı zamanlı çalışan Cumali Altundağ, RADO projesinden sonra yüksek lisans eğitimini bitirip Hava Kuvvetleri'nde sağlık subayı olarak askerliğini yapmaya başladı. Hava Kuvvetleri'ndeki çalışma sürecinden sonra özel bir üniversitede öğretim görevlisi olarak çalışan Fizyoterapist Altundağ, bu sürecin kendisini tatmin etmediğini fark edip kendi mühendis ekibini kurdu ve 2 farklı projeye odaklandı.  Altundağ, ayrıca şu an kurucu ortağı olduğu merkezin Türkiye'de havacılık sektörü çalışanlarına özel olarak rehabilitasyon desteği veren ilk merkez olma özelliği taşıdığını da dile getirdi.

F-16 pilotları ellerine emanet G kuvvetine kafa tutuyor: Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı

HAVACILIK VE UZAY ALANINDAKİ PROFESYONELLERLE ÇALIŞIYOR

Uçuş fizyoterapisti olan Altundağ, “Mesleğin kapsamı, havacılık ve uzay alanında çalışan profesyonellerin fiziksel ve psikolojik sağlıklarını korumak, iyileştirmek, uçuş performansını ve kabiliyetini yeniden kazandırmak amacıyla yapılan rehabilitasyon programını ifade ediyor” diyerek şunları söyledi:

Haberin Devamı

“Havacılık ve uzay alanında çalışan pilotlar, astronotlar, kabin memurları, hava trafik kontrolörleri, uçuş harekat uzmanları, uçak bakımcılar ve uçak mühendisleri gibi alandaki bütün çalışanların temel sağlık sorunları incelendiğinde en başta kas iskelet sistemi kaynaklı rahatsızlıklar yer alıyor. Kas iskelet sistemi kaynaklı rahatsızlıkların tedavi ve rehabilitasyon sürecinin başında uçuş fizyoterapistlerinin yer alması gerekiyor.”

F-16 pilotları ellerine emanet G kuvvetine kafa tutuyor: Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı

SAVAŞ PİLOTLARINA 600 SAATLİK FİZİK TEDAVİ 

Uçuş fizyoterapistliğine uzanan hikayesinin çok ani gerçekleştiğini dile getiren Cumali Altundağ, “Bundan 2 yıl önce Türkiye’nin en çok savaş pilotuna sahip ve en büyük F-16 üssünde sağlık subayı olarak askerlik görevime başladım. Görev yaptığım birinci basamak muayene merkezine ilk girdiğimde tabiplerin kapısında uçuş tabibi ve psikologların kapısında uçuş psikoloğu yazdığını gördüm. Kendi odamın kapısında ise sadece fizyoterapist yazdığını görünce daha ilk çalışma günümden bu durum beni araştırmaya sevk etti. Üssün tek fizyoterapisti olarak kısa bir süre çalıştıktan sonra fark ettim ki bana gelenlerin yüzde 90'ı pilottu. Ayrıca neredeyse tamamının şikayeti de servikal (baş, boyun) ve torakal (sırt) kaynaklıydı. Bunun sebebi uçuş sırasında pilotların maruz kaldığı G kuvveti (ani hızlanma ya da yavaşlamayla oluşan direncin ağırlığı) idi" ifadelerine yer verdi.

"Bu süreçte pilotlarımıza uyguladığım fizik tedavi seanslarının uçuş performansını olumlu yönde etkilemesi pilotların fizik tedaviye olan ilgisini giderek artırdı" diye konuşan Fizyoterapist Altundağ, yaptığı araştırmalar sonucu filolarda uçuş fizyoterapistlerinin mutlak bulunmasının gerektiğini fark etti.  Fakat Türkiye'nin gerek sivil gerek askeri hiçbir filosunda fizyoterapist bulunmuyordu. Elindeki NATO kaynağı dışında ABD, İngiltere, Avustralya gibi gelişmiş ülkelerin hava kuvvetleri savaş filolarını da referans göstererek hava kuvvetlerinin ilgili makamlarına pilotların da desteğiyle bir yazı yazdı. Altundağ, fizyoterapist olma yolculuğunu şöyle anlattı:

Haberin Devamı

“Konuyla ilgili üssümüzdeki bütün jet pilotları yaptığım çalışmaya desteklerini gösterdiler ve uçuş fizyoterapisti olarak filolarda çalışmamı talep ettiler. İlgili makamların bu durumu onaylamasıyla birlikte sadece pilotların ve uçuş tabiplerinin gidebildiği Eskişehir’deki Uçucu Sağlığı Araştırma ve Eğitim Merkezi'ne(USAEM) eğitim amaçlı görevlendirmeyle davet edildim. Bu merkezdeki eğitim amaçlı görevlendirme sürecim sona erdikten sonra filolarımızdan Hava Kuvvetleri adına aldığım resmi belgelerle Türkiye'nin ilk uçuş fizyoterapisti unvanının sahibi oldum. 3 farklı filoya uçuş fizyoterapisti olarak görevlendirildim. Şu ana kadar savaş pilotlarıyla 600 saatlik fizik tedavi uygulaması sürecim oldu.”

F-16 pilotları ellerine emanet G kuvvetine kafa tutuyor: Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı

'PİLOT ÖLÜMLERİNİN YÜZDE 69'U EMEKLİLİĞİN İLK 9 YILINDA OLUR' 

Havacılık sektörü çalışanlarının dünyanın en havalı ve en önemli mesleklerini icra ettiklerini ancak vücudun fiziksel olarak en çok yüke maruz kaldığı mesleklerden biri olduğunun bilinmediğine değinen Cumali Altundağ, "Meslekleri sebebiyle oluşan yaşam tarzı ömürlerini kısaltabilecek çeşitli sağlık tehditlerine maruz kalmalarına sebep olur. Ortalama 35 yıllık kariyerleri boyunca binlerce saat belli pozisyonda oturacak, kozmik radyasyonlara maruz kalacak, kirlnemiş ve işlenmiş havayı soluyacak, düzensiz saatlerde çalışacak, yetersiz uyku alacak ve sağlıksız 'hızlı tüketim' işlenmiş hava yolu yiyeceklerini tüketerek ortalama ölüm yaşlarının 10 yıl kısalmasına sebep olacak bilgisini paylaştı.

Haberin Devamı

Pilotların ve kabin memurlarının çok seyahat edip iyi maaş alabildiklerini ancak yaptıkları işi bıraktıkları zaman, fiziksel ve psikolojik hasarın kazandıkları yüksek maaşlardan daha ağır bastığını dile getiren Cumali Altundağ, “Araştırmalar, pilotların genellikle emekli olduktan kısa bir süre sonra öldüğünü ortaya koyuyor. Yapılan çalışmalara göre pilot ölümlerinin yüzde 69’u emekliliğin ilk 9 yılında gerçekleşiyor. Pilotlar ve kabin memurlarının erken ölüm sebeplerini araştırdığımızda uzun süreli oturma, sürekli titreşime maruz kalma, düşük oksijen seviyeleri, hareketsizlik ve yüksek stres seviyeleri gibi etkenler kas iskelet sistemi, omurga yapısı ve kalp damar sistemi üzerinde ciddi etkiler yaratıyor” dedi.

Haberin Devamı

F-16 pilotları ellerine emanet G kuvvetine kafa tutuyor: Bana ne yaptın, bir şeyim kalmadı

'GECE GÜNDÜZ DEMEDEN, SAATE BAKMADAN MÜDAHALE ETTİM'

"Bu alanda yaşadığım en büyük zorluk, havacılıkta dog-fight olarak tanımlanan iki ayrı devletin savaş uçaklarının havada birbirlerini tehlikeli biçimde taciz etmesi sonucu savaş pilotlarının yüksek G kuvvetlerine maruz kalmalarına bağlı boyun hareketlerinde oluşan hareket kısıtlılığına saat fark etmeksizin manuel terapi seanslarıyla tedavi etmekti" diyen Cumali Altundağ, “Çünkü bu sorunu bir pilot yaşıyorsa sizin ona gece veya gündüz demeden saate bakmadan hızlıca müdahale edip spazmlı kas kütlesini myofasyal gevşetme teknikleri, kayroprakti ve manuel terapi ile çözmeniz gerekiyor. Bu nedenle savaş pilotlarıyla çalışan bir uçuş fizyoterapisti için zaman kavramı çok esnek olmalı ve her an sahada yer almaya hazır olmalı. Bu durum beni çalışma sürecim boyunca en çok zorlayan durumdu diyebilirim” detaylarını aktardı.

'BANA NE YAPTIN? HİÇBİR ŞEYİM KALMADI'

Bu meslekte çok fazla anısı olduğunu dile getiren Cumali Altundağ anısını anlatarak sözlerini şöyle noktaladı:

"Bir gün savaş pilotu bir komutanım boynu ve üst gövdesi tamamen tutuklu halde bana gelmişti. Sağa ve sola boyun hareketleri tamamen kısıtlıydı. Ve o gün uçuşu olduğunu söyledi. Ben de uçuşa gitmesinin mümkün olmadığını ve hemen bir seans yapmamız gerektiğini söyledim. Çünkü mevcut durumu beni çok şaşırtmıştı. Uçuş tabibine gitmeden önce son çare bana gelmişti. Uçuş tabibine direk gitseydi uçuşu iptal edilir, bir hafta istirahat verilir, birkaç ilaç yazılıp evine yollanırdı. Bir buçuk saat boyunca boyun çevresi ve sırt bölgesine myofasyal gevşetme ve diğer manuel terapi tekniklerini uyguladım. Seansın ilk kısımları spazmın çok geniş çaplı olmasından ötürü ağrılı geçmişti. Seans sonunda yavaşça komutanımızı ayağa kaldırıp germe egzersizlerini yaptırdım. Boyun ve üst gövdesini korkarak sağa ve sola doğru döndürdü ama çok şaşırtıcı şekilde eklem hareket kısıtlılığı tamamen ortadan kalkmıştı. Buna inanamadan hareketleri daha hızlı tekrarlamaya başladı. Şok içinde 'Bana ne yaptın? Şu an hiçbir şeyim kalmadı' dedi. Bunun ardından uçuşunu iptal etmesine gerek kalmadan o günkü görevini rahatlıkla icra etti. Bu durumu filo içindeki diğer pilotlara anlatınca benim bütün seanslarım sadece pilotlarla doldu ve uçuş fizyoterapistliği maceram başladı. Onlara bu kadar faydalı olup dokunabildiğim için her zaman arkamda durup her isteğimde beni desteklediler."

Vücut Kitle İndeksi Hesaplama

Sağlığınızı kontrol altında tutmak için Vücut Kitle İndeksi (VKİ) hesaplama aracını deneyin!

VKİ HESAPLA
Yazarlar