Çağımızın hastalığı diş gıcırdatma!

Birçok insan gün içerisinde iş yoğunluğu, büyük şehirlerdeki yorucu hayat gibi sebeplerle strese maruz kalıyor. Psikolojik ve genetik faktörler de eklenince, ülkemizde her üç kişiden birinde diş gıcırdatma tıptaki adıyla bruksizm görülüyor.

Stres sonucu kişi istem dışı gün içerisinde veya gece uyurken dişlerini sıkmaya veya gıcırdatmaya başlıyor. Özellikle uykudayken yapılan diş sıkmanın veya gıcırdatmanın devamında kişilerde dişlerinde hassasiyet, aşınma ve kırılma, çene ekleminde rahatsızlıklar, çene ve yüz kaslarında kronik yorgunluk hissi, baş ve boyun ağrısı, şakaklarda ağrı gibi belirtiler görülmektedir. Hatta bu problemler tedavisi yapılmadığı zaman ağız açmada kısıtlılığa, dişeti çekilmesine, eklem yapısında bozulmalara ve yüz şeklinde değişmeye yol açabiliyor.

Peki ne yapmalı?

Hastalar genellikle uykuda diş sıktıklarının farkında değildir. Hastalar çene kenarlarındaki ve şakaklarındaki kas ağrıları sebebiyle ya da uykuda diş gıcırdatma sesinden rahatsız olan yakınlarının onu uyarmasıyla diş hekimine danışır. Düzenli diş hekimi kontrollerinde ağız içi bulgular ve muayeneyle de bruksizm tanısı konulabilir. Tanısı konulan hastalarda ilk olarak koruyucu tedavi yöntemlerinden olan şeffaf plaklara (split) başvurulur. Hastanın dişlerinin ölçüsü alınarak yapılan splint gece boyu dişlerin birbirine temasını engelleyerek dişleri korur. Ayrıca dişler arasında mesafe açarak kasların çok kuvvetli kasılmasını engeller ve hastada farkındalık yaratarak diş sıkma miktarını azaltır. Ancak split uygulamaları profesyoneller tarafından çiğneme düzlemi ve hareketleri, ayrıca çeneler arası ilişkiler göz önüne alınarak yapılmalıdır. Yoksa hastalığı ilerletir ve çene eklemlerinde tedavisi zor problemlere yol açabilir. Altında yatan stres faktörü veya psikolojik sorunlar gibi etmenler yoksa split tedavileriyle diş gıcırdatma tamamen geçebilir. Düzenli kontrollerle bir süre plak kullandırıldıktan sonra gerekli görüldüğünde stres ve kaygıyı azaltmak için psikolojik destek alması için hasta ilgili doktora yönlendirilir.

Splintin yetersiz kaldığı durumlarda başvurulan bir diğer yöntem çene kaslarına botoks yapmaktır. Çenenin en kuvvetli kas grubu olan masseter kasına yapılan botoksla kas aktiviteleri yani kasılma gücü azaltılır. Bu yüzden bu botoks tedavisi masseter botoksu diye bilinir. Bu sayede çene kemiğine, dişlere, diş etlerine ve çene eklemine binen yük azaltılmış olur. Botoks klinik ortamında diş hekimi tarafından ortalama 10 dakikada yapılır ve hasta devamında günlük hayatına devam edebilir. Botoksun devamında kişi yemek yemede sıkıntı yaşamaz ve yüzde asimetri olmaz. Klinikten çıkar çıkmaz günlük hayatına devam edebilir. Etkisi kişiden kişiye göre değişmekle beraber ortalama 6 ay kalıcı olur.

Çağımızın hastalığı diş gıcırdatma


Diş implantı yaptırırken bunlara dikkat edelim

Haberin Devamı

1. Diş hekimi: İmplant yaptırırken en önemli şey seçeceğiniz diş hekimidir. İmplant uygulaması cerrahi bir prosedürdür ve tedaviyi uygulayacak hekimin bilgi ve tecrübe yeterliliği olmalıdır. Bu bilgi ve tecrübe hem sonucun daha estetik olmasını sağlar hem de işlem sırasında çıkabilecek problemlerde sıkıntı yaşanmasını engeller.

2. Sterilizasyon: İmplantın uygulanacağı klinikte hijyen ve sterilizasyon kurallarına uyulmalıdır. Unutmamak gerekir ki cerrahi işlemlerde sterilizasyon iyi değilse enfeksiyon riski artar.

3. İmplantın markası: Hastaların kendilerine uygulanacak implantlar hakkında bilgi almaları en doğal haklarıdır. İmplant markası seçerken uzun yıllardır sektörde olan, klinik takipleri literatürde yer almış, uzun vadede başarısı kanıtlanmış, teknik destek konusunda sıkıntısı olmayan belli başlı sistemlerin seçilmesinde fayda vardır. Günümüzde ülkemizdeki yüzlerce sistem içinden tercih yaparken diş hekimine güvenmek daha uygundur.

Yumuşak ısırma plakları zararlı mı?

Spor kazalarında çene-yüz bölgesindeki yaralanmaların en sık görülen yaralanmalardan biri olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle basketbol, dövüş sporları, buz hokeyi gibi spor dallarında sporcular çok fazla travmaya maruz kalır. Bu travmalardan korunmak için dişleri ve ağız içi yapıları koruyan, darbeyi yumuşatan, esnek silikon materyallerden dişlikler yapılır.

Yumuşak plaklar (dişlikler) yapılma metoduna göre iki grupta incelenebilir. Bunlardan ilki hekim tarafından yapılanlardır. Diş hekiminin muayenesinden sonra dişlerin ölçüsü alınarak hastaya özel plak yapılır. Bu en sağlıklı bulduğumuz ve önerdiğimiz yöntemdir. Diğeri ise ısıt-ısır yöntemiyle hazırlanır. Bu yöntemde materyaller sıcak suda bekletilir ve yumuşar, sonra ısırdığımızda olması gereken şekli alır. Sporculara güvenle önerdiğimiz yumuşak plaklar diş sıkan-gıcırdatan hastalarda tedavi amaçlı asla kullanılmamalıdır. Kullanımı sırasında diş sıkmayı tetiklediği ve gıcırdatmayı artırdığı için bruksizm hastalarının kullanımı hastalığın şiddetini artırır. Esnek materyallerden yapılmış plaklarda çiğneme düzlemini, çeneler arasındaki ilişkiyi doğru ayarlamak zor, hatta imkânsızdır. Bu maddelerin yumuşaklığı eklem içi yükleri, diş sıkma ve şiddetini artırır ve tetikler. Bu nedenlerden dolayı diş sıkma şikâyeti olanların tedavi amaçlı olarak esnek materyallerden bir plak kullanması doğru değildir.

Haberin Devamı