Karantinada uzaktan eğitim

Tüm dünya olarak tarihi bir dönem yaşıyoruz. Şu an çoluk çocuk yaşlı genç neredeyse herkes evinde. Bu sürpriz salgın döneminde elimizden gelenin en iyisini yaptığımıza inanıyorum. Öncelikle kendimizi kutlayalım, gayet iyi gidiyoruz.

Dijital çağın karantinasında uzaktan haber almaya, öğrenmeye rahatlıkla devam edebiliyoruz.

Milli Eğitim bakanlığımız da hemen organize oldu ve uzaktan eğitim alt yapılarımız hazırlandı. Okullarımız da dijital olarak devam ediyor. 23 Mart 2020 Pazartesi günü dersler başlıyor. İlk ders Ziya Öğretmen'den!

Haberin Devamı

Hepimiz bu yeni dönemi çocuklarımızla beraber karşılıyoruz. Öncelikle bu durumun, çocukların okula, yetişkinlerin işlerine dağıldığı sıradan günlerden farklı olduğunu fark edelim. Yani sadece kapıdan "Güle güle, iyi dersler" demek yetmez. Onlar derslerini izlerken bizi de gözlemliyor olacaklar.

Peki ebeveynler olarak biz ne yapalım bu dönemde?

1. Çocuklarımıza derslerin yeniden başlayacağını anlatalım. Bu kez okula giderek değil, televizyon ya da belirtilen diğer kanallardan. Disiplinin, öğrenmenin, zamanı iyi kullanmanın devamı için. Bu sıradışı günlerde elimizden geldiğince günlük hayata devam edebilmemiz için.

2. Anlatırken "virüs", "korona", "hastalık", "ölüm", "salgın" gibi sözleri pek kullanmayalım. Hele de somut dönemdeki çocuklarımız için hiç vurgulamasak daha iyi. Gereksiz korku kaygı yaymadan, durumu en olumlu şekilde açıklayalım.

3. "Bu dönemde sağlığımızı daha iyi koruyabilmemiz için evde kalmamız, daha çok temizliğimize dikkat etmemiz gerekiyor. Bu yüzden okul bu şekilde devam edecek." diye anlatabiliriz. Neden derlerse, "Uzmanlar, doktorlar böyle öneriyor, biz de uyguluyoruz." diyebilirsiniz.

4. Ebeveynler olarak onların rahat öğrenebilecekleri ortamda olmalarına yardımcı olalım. Belki uygun bir oda, belki rahat konsantre olabilecekleri sakin bir köşe.

5. "Al yavrum meyve ye, seversin." diye odaya yiyecek içecek taşımaktansa derslere, öğrenmeye ilgi göstererek destekleyelim çocuklarımızı. Hatırlayın, amacımız dikkatlerini dağıtmak değil, dikkati odaklamak.

Haberin Devamı

6. Derslerle ilgili konuşurken öğrendiklerim.izin değerli olduğunu hissettirelim onlara. "Ben anlamam sen yap." gibi bir tavırla ilgisiz durmayalım. Bu durumu beraber yaşadığımızı fark ettirelim. Biz de kitap okuyabiliriz örneğin. İsteyen de örgüsünü örer. Ama biz de konsantre olup bir şeyler yapalım.

7. "Ben matematiği hiç yapamazdım okulda." "Ben tarih sevmem." gibi yorumlarla çocuklarımızı kendi deneyimlerimizle etkilemeyelim. Hatırlayalım, biz onların rol modeliyiz. Söylediğimiz her söz, her davranışımız çocuklarımızı etkiliyor. Bunun farkında olarak konuşalım.

Evet, artık hepimiz hazırsak, haydi dersler başlasın!

Ayşegül Karahan Ertuğrul

www.aysegulkarahan.com

Instagram:@aysegulkarahanertugrul/