Tüm dünyayı sarsan koronavirüs krizi, sadece ekonomilerin değil aslında her ülkenin sağlık politikalarının da stres testi anlamına geliyor. Hazırlıklı olan, altyapısını, teknolojisini, hastanelerini ve tıp kadrolarını güçlü tutan ülkeler bu krizde elleri çok daha güçlü.
Görünen o ki, Amerika, İngiltere, İtalya ve İspanya gibi ülkeler dahi bu stres testinin altından kalkmakta büyük zorluk çekiyor.
Elbette, umudumuz bu kötülüklerin bir an evvel son bulması ve dünyanın hiçbir ülkesinde can kaybının yaşanmaması.
Türkiye’deki duruma bakacak olursak yapılan tüm yatırımların ve yetiştirilen sağlık kadrolarının bugünler için ne kadar hayati olduğu ortaya çıktı. Buna, Sağlık
Bakanı Fahrettin Koca’nın, Bilim Kurulu ile beraber sergilediği kriz yönetimi ve şeffaf iletişim başarısı eklenince; Türkiye korona ile savaşta şu ana kadar iyi bir sınav verdi.
Türkiye’de devlet ve özel olmak üzere toplamda 1.518 hastane var.
İçlerinden 1.047 hastanede yoğun bakım hizmeti verilebiliyor.
Tüm hastanelerde toplam 240 bin hasta yatağı bulunuyor.
Tek kişilik 100 bin hasta odası var. Bunlar gerektiğinde izolasyon ya da yoğun bakım yatağı olarak kullanılmaya uygun alt yapıya sahip.
25 bini erişkin olmak üzere toplam 40 bin yoğun bakım yatağı var.
Toplam 418 hastanede 6.000 yataklı palyatif bakım yatağı mevcut.
Toplam doktor sayısı 166 bine ulaştı.
Hemşire ve ebe rakamı 262 bin oldu.
Toplamda 1 milyon 100 bin sağlık çalışanı bulunuyor.
Vatandaş gayet memnun
17 yıllık iktidarın sürekliliğinde en önemli etkenlerden biri hiç şüphesiz “sağlık”. Bu alana yapılan yatırımlarla birlikte vatandaşların sağlık hizmetlerinin memnuniyet oranı, o günden bu yana ciddi oranda yükselmiş durumda.
TÜİK’in her yıl yaptığı “Yaşam Memnuniyeti Araştırması” sonuçlarına göre 2003 yılında yüzde 39.5 olan vatandaşların sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı 2019’da yayımlanan son rapora göre yüzde 67.1 seviyesine yükselmiş durumda. Ak Parti iktidarıyla birlikte çıkışa geçen bu oran 2016’da yüzde 75.4 ile zirve yaptı. Son üç yılda ise inişli çıkışlı bir çizgide seyrediyor.
Sağlık Bakanlığı, strateji raporunda son yıllardaki gelişmenin nedenini şöyle açıklıyor:
“Gerçekleştirilen sağlık reformlarıyla vatandaşların hizmet sunumundan beklentisi de arttı. Son üç yıldır memnuniyet oranlarında görülen durağanlaşmada işte bu durumun etkili olduğu düşünülmekte.”
O da şu; “Korona testi için özele giden bir hastaya, Kovid-19 negatif sonucu veya başka tür bir influenza (grip) teşhisi konulursa, bu hastane tüm masrafları hastadan alıyor. Ücret alınmaması için testin pozitif çıkması ve hastanede tedavinin başlaması gerekiyor.”