Başlık arabesk çağrışım yapabilir. Ama öyle değil, tamamen hukuki! Adnan Menderes’in “Hafıza-i beşer nisyan ile malûldür” diye ifade ettiği veciz söz, internet sayesinde artık çok da geçerli değil. Keza insan hafızası unutma özürlü olsa da internet unutma özürlü değil, unutulanları hatırlatma becerisine sahip.
Elbette unutulmaz olmak için çaba harcayanların, unutulmaz eser bırakanların isteyeceği bir hak değil unutulma hakkı.
Unutulma hakkı, insanların kendileri hakkındaki kişisel verilerin toplum hafızasından silinmesini isteme hakkıdır.
Ya da, Yargıtay’ın deyimiyle, üstün bir kamu yararı olmadığı sürece, dijital hafızada yer alan geçmişte yaşanılan olumsuz olayların bir süre sonra unutulmasını, başkalarının bilmesini istemediği kişisel verilerin silinmesini ve yayılmasının önlemesini isteme hakkı olarak ifade edilebilir.
Bunun iki haklı nedeni olabilir, birincisi olayın üzerinden çok zaman geçmiş ve aslında unutulmuştur, ancak internet gibi kolayca ulaşılabilecek bir yerlerde kayıtlı olmaya devam ediyordur. İkincisi ise, unutulması istenilen kişisel veri doğru değildir, yanlıştır, bu sebeple toplum hafızasından silinmeli, unutulmalıdır.
Devletin yükümlülüğü
Çünkü, unutulma hakkı ile geçmişinde kendi iradesi veya başkalarının neden olduğu bir olay nedeniyle kişinin geleceğinin olumsuz bir şekilde etkilenmesinin engellenmesi sağlanmaktadır. Bireyin geçmişinde yaşadığı olumsuz etkilerden kurtularak geleceğini şekillendirebilmesi bireyin yararına olduğu gibi toplumun kalitesinin gelişmişlik seviyesinin yükselmesine de etkisi vardır. Olumsuz geçmişi sürekli anımsamanın ya da bu olanağın bulunmasının kimseye yararı yoktur.
Yargıtay’a göre unutulma hakkı kişilerin manevi varlıklarını geliştirmelerine bir fırsat vermek açısından devletin pozitif yükümlülüğünün bir sonucudur.
Unutulma hakkı aslında yeni bir hak değil. Kişinin cezasını çekmesinden belli bir süre sonra sabıka kaydının silinme de unutulma hakkının bir türüdür.
Unutulması, toplum hafızasından silinmesi istenen husus hakkınızdaki bir iddia olabilir, unutmak istediğiniz bir resim, fotoğraf olabilir, bir anınız olabilir, yaşadığınız gerçek bir olay olabilir.
Artık güncel değil
Uyuşturucu kullandığı gerekçesiyle yargılanmış bir kişi, buna ilişkin ulusal bir gazetenin internet sitesinde 1999 yılında çıkmış üç adet haberin internet sitesinden silinmesi, yani unutulması için dava açmış, nihayetinde Anayasa Mahkemesi davacıyı haklı bulmuştur. AYM’ye göre unutulma hakkı internet ortamında bir haberin uzun süredir kolayca ulaşılabilir olması nedeniyle kişinin şeref ve itibarının zedelenmesi durumunda gündeme gelir. On dört yıl önce olmuş bir olay AYM’ye göre güncelliğini yitirmiştir. Kamu yararı bakımından siyasi ve medyatik bir kişiliği bulunmayanlar hakkındaki bu tür haberlere internet ortamında kolayca ulaşılabilmesi, kişinin itibarını zedeleyici niteliktedir. Kişinin unutulma hakkının reddi, şeref ve itibarının korunmasına engeller. Olayın geçmişte haberlere konu olması ve bu haberlerin gerçeğe aykırı olduğunun
Benzer bir olay, İspanyol bir avukatın hakkında google.com adresli internet sitesinde çıkan eski bir veriyle ilgili unutulma hakkına dayanarak açtığı davada gündeme gelmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bu olayda da avukat hakkındaki eski haberin “unutulmasına” karar vermiştir.
Ünlü ve medyatik birisi değilseniz, siyasetçi kimliğiniz yoksa halkın habere ilgisi azalmış olduğundan kamu yararının kabul ediliyorsa, bu haber veya verinin internetten silinmesini veya erişimin engellenmesini dava edebilirsiniz. Koşulları mevcutsa, dava açmadan Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na şikâyet yoluyla da sonuç almak mümkün.
Şirketler, dernekler, siyasi partilerin de unutulma hakları var mıdır?
Kişisel verilerin korunması sadece gerçek kişiler için söz konusudur. Tüzel kişilerin kişisel verisi olmaz.
Fakat, şirketler, dernekler veya siyasi partiler gibi tüzel kişiler hakkında da unutulması gereken internet kayıtları olabilir mi?
Örneğin bir şirketin vermiş olduğu hizmet ya da piyasaya sürdüğü ürün hakkında olumsuz haberler yapılmışsa kamuoyunun bu haberlere yıllarca ulaşma olanağı olmalı mıdır?
Bir cep telefonu üreticisinin çıkardığı belirli bir modeldeki pil sorunuyla ilgili haberler, bu model toplatılıp sorun giderilmiş olsa bile halen internete yer almalı mıdır? Ya da ne kadar süre sonra silinmelidir?
Bir inşaat şirketinin mali durumunun kötüleştiği, iflas başvurusu yapıldığına ilişkin haberler, şirket iflastan kurtulduktan sonra daha ne kadar süre internet arşivlerinde ulaşılabilir?
Bir derneğin faaliyetleri, bir üniversitenin kalitesi ve düzeyi hakkında çıkan olumsuz haberlere yıllarca internette yer vermek kamu yararına kabul edilebilir mi?
Her ne kadar kişisel verilerin korunması ve unutulma hakkı şirketler, dernekler gibi diğer tüzel kişiler için geçerli olmasa da hukuk çaresiz değildir. Unutulma hakkına ilişkin haklı gerekçelere dayanarak, İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ile ifade ve basın özgürlüğü dengesi kurularak, tüzel kişilerin de haklarındaki olumsuz ve gerçeğe aykırı haberlerin, üzerinden uzun süre geçmiş ve toplum hafızasında unutulmuş olayların internet ortamından silinmesi sağlanabilir.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024