Bazen borçlular icra takibini haksız yere durdurmak için itirazda bulunur. Haksız itiraz tespit edilirse alacaklı yüzde 20 tazminat isteyebilir.
İhsan Amca sürekli duyduğu ama tam olarak ne olduğunu anlayamadığı “kötü niyet tazminatı”nın ne olduğunu merak ediyormuş.
İhsan Amca, “kötü niyet tazminatı” deyince, “icra inkâr tazminatı”nı da aklımıza getirmeliyiz. İkisi birbirini tamamlar, birisi borçluyu, diğeri alacaklıyı korur.
Hukuk düzeni herkesin iyi niyetli olduğundan hareket eder. İyi niyetten yoksunluk hallerinden bazılarını ise tazminat ve cezalarla muhatap eder.
İcra ve İflas Kanunu’muz, alacaklı olduğunu iddia eden herkese, icra daireleri aracılığıyla ödeme emri gönderilmesini talep etme yetkisi veriyor. Ödeme emri borçluya gönderiliyor. Burada elimizde, alacaklı olduğumuzu gösteren bir mahkeme kararı, ilam veya ilam gücündeki diğer belgeler olmadığından, bu şekildeki alacak takibine teknik olarak ilamsız takip yolu denir.
İlamsız takipte ödeme emrini alan borçlunun 7 günde (çek, senet takibe konulmuşsa 5 gün) takibe itiraz etme hakkı vardır. İtiraz ederse, takip durur.
Borçlu olmadığını, ya da ödeme emrinde yazılan miktar kadar borçlu olmadığını düşünen borçlu itiraz eder. Alacaklının yapacağı artık tek şey vardır: 1 yıl içerisinde mahkemelerde borçlunun ya itirazının iptali ya da itirazının kaldırılması davası açmak.
Öyle değil mi İhsan Amca, sen 100 bin TL borcunun 50 bin TL’sini ödemişsen, 100 bin TL yazan ödeme emrinin 50 bin TL’sine itiraz edersin. Haksız yere takiplere karşı itiraz hakkıyla borçlu korunur.
Bazen borçlular, sırf takibi haksız yere durdurmak, süreci uzatmak, alacağı sürüncemede bırakmak, süre kazanıp alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla takibe itiraz eder. Bu durumda alacaklı zarar görür, borçlarını ödeyemez.
Ne yapalım? Borçlu olduğu halde borcuna yönelik icra takibine haksız yere itiraz edene, tazminat ödettirelim!
Adı: İcra inkâr tazminatı
Eğer bir borçlu, icra dairesi kanalıyla gönderilen ödeme emrine haksız yere itiraz eder ve takip durursa, alacaklı 1 yıl içinde mahkemede alacağının varlığını ispatlamak üzere dava açabilir. İtirazın iptali denilen bu davada, borçlunun borcuna haksız yere itiraz edip etmediği de tespit edilir.
İşte İhsan Amca, borçlu icra takibine haksız yere itiraz etmiş ve takip durmuşsa, alacaklı da itirazın iptali davası açmışsa, şimdi hem itiraz ettiği borcu ödeyecek hem de alacaklı talep ederse, alacaklıya yüzde 20 tazminat ödeyecek. Bu tazminatın adı, “icra inkâr tazminatı”dır. Alacaklının zararı olup olmadığı, ya da borçlunun itirazı sebebiyle daha çok zarara uğrayıp uğramadığı bu bakımdan önemli değil.
Çek önünüzde imzalanmalı...
İhsan Amca, kanun koyucumuz çek, bono, poliçenin icra dairesinde takibe konulmasını da özel olarak düzenlemiş.
Bir kimse, kendisine karşı takibe konulan çekteki, bonodaki imzaya itiraz ederse, icra takibi durmaz. Ama haczedilen malların satışı yapılamaz. İmzaya itiraz edildikten sonra, icra mahkemesi, itirazı haklı bulur ve takibi durdurursa durum değişir. Açılacak davada inkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa borçlu takip konusu alacağın yüzde 20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına mahkûm edilir.
İmza sahte çıkarsa ne olur?
Tabii ki tazminatı senet alacaklısı alır. Bu yetmez, imzasını kötü niyetli olarak inkâr eden borçlu bir de takip konusu alacağın yüzde 10 devlete ödenecek para cezasına mahkûm edilir.
Sahte imzalı bir senedi takibe koyan veya senetteki imzanın sahibi olmayan birisine karşı senedi takibe koyan kişi, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, takip konusu alacağın yüzde 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın yüzde 10’u oranında para cezasına mahkûm olur.
Çifte cezası var
Gerçek borçlu senedi, çeki gözünüzün önünde imzalamazsa, o senedi, çeki almayın! Başınıza şöyle bir olay gelebilir: Borçlu kendi imzaladığını iddia ettiği çeki size veriyor. Vadesinde ödenmiyor.
Takibe koyuyorsunuz. Borçlu, çekteki imzayı inkâr ediyor. Grafolojik incelemede imzanın borçluya ait olmadığı ortaya çıkıyor. Çünkü dışarda başka birisine imzalatmış!
Hem alacağınızdan oldunuz, hem de sahte imzalı çeki takibe koyduğunuz için, yüzde 20 kötü niyet tazminatına, yüzde 20 de para cezasına mahkûm oldunuz!
HERKESE YÜZDE 20
Borçlunun haksız yere ve kötü niyetli olarak borca itirazını düşünen kanun, alacaklının da haksız yere insanlara karşı alacak takibine geçebileceğini de düşünmemiş değil.
Kötü niyetli alacaklıya karşı da kötü niyet tazminatı ödettirilmesi de mümkün.
Kötü niyet tazminatının oranı da yüzde 20. Yani alacaklı olduğunu iddia ederek, icra dairesinden 100 bin TL meblağlı ödeme emri gönderttiren kişinin, “sözde” borçlunun itirazı üzerine açacağı itirazın iptali davasında gerçekte alacaklı olmadığı ortaya çıkarsa, 20 bin TL kötü niyet tazminatı ödeme durumunda kalabilir.
Ama bunun için takibinde hem haksız hem de kötü niyetli olduğunun da ispatlanması gerekir.
Bir kimse alacaklı olduğu iddiasıyla haksız yere ve kötü niyetli takibe geçerse yüzde 20 kötü niyet tazminatı ödemek zorunda kalır. Ama alacak takibine karşı borçlu gerçekte borçlu olmasına rağmen haksız yere itiraz ederse, itirazının kötü niyetli olup olmadığına bakılmadan en az yüzde 20 icra inkâr tazminatı ödemek zorunda kalabilir.
Menfi tespit nedir?
İhsan Amca, borçlu olduğu iddia edilen kimsenin de, alacaklıyı beklemeden kendisinin borcu olmadığının tespiti için dava açma hakkı var. Bu davaya da “menfi tespit davası” diyoruz.
İşte borçlu eğer açacağı menfi tespit davasında haksız çıkarsa, yani borçlu olmadığının tespitini isterken, aslında borçlu olduğu tespit edilirse, bu seferde borcunun yüzde 20’sinden az olmayacak tutarda tazminat öder. Yani hem borcunu öder hem de borcunun yüzde 20’sini tazminat olarak alacaklıya öder.
Tek şartı, önceden borçlu lehine ihtiyati tedbir kararı verilmiş olması ve bu sebeple ve borçlunun itirazı dolayısıyla alacaklının alacağını geç almasıdır.
Ama borçlunun açacağı borçlu olmadığına dair davada ya gerçekten borçlu haklı çıkarsa?
Yani borçlu haksız alacak takibine itiraz ettikten sonra açacağı menfi tespit davasında, gerçekten borçlu olmadığı karar bağlanırsa? İşte o zaman İhsan Amca, kötü niyetli olarak alacak takibi yapmış olan kişi, borçluya karşı yüzde 20 kötü niyet tazminatı öder.
Eh, bu da insanların kötü niyetli olarak, aslında borcu olmayan kimselere karşı icra takibine geçmelerini önleyici bir kanun kuralı, İhsan Amca!
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024