İhsan Amca anlattı, geçenlerde iki günlüğüne İstanbul’dan Adana’ya uçacakmış. Uzun zamandır görmediği, hayattaki tek amcasını ziyaret edip, elini öpmek, hayır duasını almak istemiş. İçinizde böyle insani duygular varsa, İhsan Amca gibi siz de geciktirmeyin, ötelemeyin. Ölümlü dünya! İhsan Amca bir bakmış, otopark kampanyası var! Düşünmüş, taşınmış, havaalanına arabayla gidip, otoparka iki gün park etmiş.
Dönüşte arabasına binmiş, kontağı çevirmiş, araba çalışmıyor! Ne yapayım, ne edeyim diye sağı solu telefonla ararken, benimle de konuştu. Benim hatırladığım İhsan Amca’nın kredi kartlarından birisi yol yardımı hizmeti de veriyordu. İhsan Amca kredi kartının arkasındaki numarayı aradı, gerçekten de yol yardımı kapsamında seyyar bir oto tamir servisi geldi. On beş dakikalık bir uğraştan sonra arıza bulundu: Muhtemelen fare olan büyük bir kemirgen motor kısmına girmiş ve bir güzel kabloları, bağlantıları kemirdiği yetmiyor gibi, lastik yanaklarına da diş geçirmiş. Diş geçirilmiş lastiklerle güvenli yolculuk yapılmayacağı da açık.
Seyyar tamirci
Neyse efendim, İhsan Amca’nın aracı orada tamir edildi. Nöbetçi seyyar lastik tamircisi geldi, lastikleri değiştirdi. Nihayetinde İhsan Amca’ya 2.700 TL’lik masraf çıktı.
İhsan Amca’nın arabası kaskolu. Dün beni aradı, kasko şirketine telefon ettiğini, durumu anlattığını, ödediği paranın kasko sigortası kapsamında ödenmesini istediğini söylemiş. Kasko şirketi reddetmiş. Bana soruyor.
Gerçekten öyle İhsan Amca, kemirgenlerin park halindeki araçların motoruna, içine girmeleri ve araca hasar vermeleri halleri, kasko sigortası kapsamına girmiyor.
Buna bazen gazete haberlerine konu olan, motora yılan girmesi, kedi girmesi gibi durumları da ekleyebiliriz.
Kasko sigortası teminat içi hallerin ortak özellikleri ise İhsan Amca, ani ve bir dış etkiyle meydana gelen zararlardır.
Eğer kasko poliçesine özel bir şart konulmamışsa, aracın motoruna, içine kemirgen girmesi sonucu oluşan zararlar, sigorta kapsamında değildir. Sigorta kapsamına giren bir olay sonucu meydana gelmedikçe, taşıtın mekanik elektrik ve elektronik donanımında meydana gelen her türlü arıza, kırılma ve lastiklerde meydana gelen zarar sigorta teminatı dışında kalıyor.
Seyir halindeki aracın bir hayvana, örneğin bir köpeğe, ineğe, geyiğe çarpması sonucu meydana gelen zarar kasko sigorta kapsamında iken, park halindeki bir aracın lastiğinin “eşek” tarafından kemirilmesi sonucu meydana gelen zarar, sigorta teminatı dışıdır. Hani, bilmiş ol diye söylüyorum İhsan Amca, bundan sonra daha dikkatli park edersin.
Sazan sarmalı ve telefon dolandırıcılığı
İhsan Amca, gazetelerde, televizyonlarda duymuşsundur. Belki çevrende bile rastlamışsındır. Telefon dolandırıcılığı. Yılmaz Erdoğan’nın filmindeki “teknik” adıyla, “sazan sarmalı”.
Aniden telefon çalar, arayan kişi emniyetten veya savcılıktan aradığını söyler. İnandırıcı olması için arka planda telsiz konuşmaları ve sesleri duyulur. Terör, uyuşturucu gibi bir suçla ilişkili tespit edildiği, evde altın döviz ne varsa alınmasını, evde yoksa banka hesaplarındaki paranın tümünü çekmesi gerektiği söylenir. Hatta, inandırıcı olması için “savcıya”, “emniyet müdürüne” de telefon bağlanır. Kimseyle irtibata geçmemesi de sıkı sıkıya tembih edilir. Ya da telefonda sürekli meşgul edilerek kimseyle irtibata geçmemesi sağlanır. Bankadan çekilen paraların, evdeki altınların bir paket içerisinde, sanki casus filmlerinde gizlice delil teslim ediliyormuş gibi, bir çöp kutusunun içine, bir bankın altına bırakılması söylenir. Etrafta gözcülük yapan işbirlikçi bu paketi alıp ortadan kaybolur.
Ne yazarsak yazalım, ne çizersek çizelim İhsan Amca, nasıl oluyorsa birçok ünlü profesör, emekli asker, doktor, mühendis de bu dolandırıcıların kurbanı olmuştur. Niye şaşırıyorsun İhsan Amca, gariban eğitimsiz insanlar gerçekten daha az kurbanı oluyorlar bu dolandırıcıların.
Unutmayalım, hiçbir zaman ne polis, ne jandarma, ne de savcılık sizden evdeki altınlarınızı, bankadaki paranızı getirip paket içerisinde bir yere bırakmanızı istemez. İnanmayın, kanmayın.
İşte böyle bir gerçek “sazan sarmalı”na, adına olan telefon numarası savcılıktaki soruşturmada yanlış kaydedildiği için, karışan Eskişehir Vali Yardımcısı Aslan Avşarbey, olayı “Mülkî” mahlasıyla “şiir gibi” anlatmış. İhsan Amca, şiirde Vali Bey, kendi telefon mağduriyetini anlatıyor ama, “sazan sarmalı”na da dikkat çekiyor. Bu olaydaki teselli, Vali Bey’in akrabasının tam paraları dolandırıcıya kaptıracağı zaman, “uyanmış” olması.
Bir dolandırıcılık hikâyesi...
Bu sabah odamda çalışıyorken
Başa şöyle bir hal geldi Savcı Bey
Eski haksızlığa alışıyorken
Üstüne tuz biber oldu Savcı Bey
Düşüne düşüne sabah etmiştim
Kendimi güç bela işe atmıştım
Eldeki dosyaya dalıp gitmiştim
Aniden telefon çaldı Savcı Bey
Ekranda yabancı numara gördüm
“Alo?” diye soğuk bir cevap verdim
Telefon edenin adını sordum
Arayan bir karakoldu Savcı Bey
“Adım Polis Kadir” dedi bir erkek
“Karakola kadar gelmeniz gerek
Zanlıdan ifade alın diyerek
Ankara’dan emir saldı Savcı Bey!”
Emrederek şunu istedi benden:
“Gelirken fotoğraf getir üç yönden!”
Bir acayip durum sezdim sesinden
Polis Kadir biraz “kıldı” Savcı Bey
Savcıya şikâyet etmiş bir şahıs
Suç: Dolandırıcılığa teşebbüs
Demiş ki “Görürsem ederim teşhis
Saçı uzun alnı keldi Savcı Bey”
Telefon elimde şaşırıp kaldım
Tıkandı boğazım zor nefes aldım
Ben ne yapmıştım ki şüpheli oldum
Anlamadım bu ne hâldi Savcı Bey
Dünyada kırk sekiz sene yaşadım
Karakola bir kez adım atmadım
Mutlaka yanlışlık olmalı dedim
Polis Kadir buna güldü Savcı Bey
Başımdan kaynayan sular döküldü
Sandım ki üstüme dünya yıkıldı
Tansiyonum düştü, kanım çekildi
Şu kapkara benzim soldu Savcı Bey
“Baş üstüne!” dedim Polis Kadir’e
Gelmemişti başa böyle badire
İnsan gururuna nasıl yedire
Bu ne kadar büyük zuldü Savcı Bey
Dosyayı görünce anladım işi
Düzeldi ruhumun kötü gidişi
Sanki ilk kez görmüş gibi güneşi
Gözüme bir ışık doldu Savcı Bey
Yaşarken eskiden ben Ankara’da
Beş tane telefon aldım orada
Bunlardan biri de bir akrabada
Adıma kayıtlı “tel”di Savcı Bey
Gözüne kestirmiş ki fukarayı
Birisi aramış o numarayı
Demiş ki “Bankadan al gel parayı
Teröristler sizi buldu!” Savcı Bey
Bizimki bu söze güvenip kanmış
Kendine yardımcı oluyor sanmış
Polis olduğuna kesin inanmış
Millet ne günlere kaldı Savcı Bey
Gidip bankadan tüm parayı çekmiş
Niyeti polise teslim etmekmiş
Adamı görünce durumu “çakmış”
Çığlığı gökleri deldi Savcı Bey
Korkuyla doğruca merkeze gitmiş
Dolandırıcıyı şikâyet etmiş
Polis de detaylı tutanak tutmuş
Sonra ifadesin’ aldı, Savcı Bey
Dolandırıcının bakıp suçuna
Kör şeytan karışmış işin içine
Ve vaziyet dönmüş arapsaçına
Duyanlar bu işten yıldı Savcı Bey
Zanlı numarası yanlış yazılmış
“Arayan” yerini “aranan” almış
Müşteki telefon şüpheli olmuş
Belli kâtip biraz daldı Savcı Bey
İnceleyin bakın işte belgeler
Bu yanlışlık adaleti gölgeler
İçimde büyüyen koca dalgalar
Kalan itimadı sildi Savcı Bey
İşte böyle döner adalet kuşa
Bilmem daha neler gelecek başa
Vasiyetim şöyle yazılsın taşa:
“Şu Mülkî ne bahtsız kuldu”, Savcı Bey
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024