Zafer İşeri - İsim ve soyadı değiştirme, kişinin şahsına sıkı sıkıya bağlı bir haktır; isim ve soyadı değiştirme hakkının kullanılması devredilemez, kişi ya kendisi ya da özel yetkili vekaletname verdiği avukat ile değiştirme hakkını dava yoluyla kullanabilir. İsim değiştirilmesini talep eden kişinin yaşı küçük ise, velayet hakkına sahip veliler veya vekaletname verecekleri avukat tarafından da bu dava açılabilir. Kişilerin en önemli kimliklerinden biri ad ve soyadı olarak kabul edilir ve kişiler, toplum içinde ad ve soyadı ile bilindiğinden bunların değişimi belli bir hukuki prosedüre bağlıdır.
İsim ve/veya soyadının düzeltilmesi davası ile değiştirilmesi davası arasında farklılıklar vardır. İsim ve soyad değiştirme davası ile davacı, ad veya soyadını tümüyle değiştirmekte veya mevcut ismine yeni bir isim eklemektedir. İsim ve soyadı düzeltme davası ile davacı, isminde mevcut olan bir hatayı ortadan kaldırarak ismi düzeltmektedir. Örneğin, nüfus kaydında Kaan olan ismin Kağan yapılması gibi. Her iki davanın da hukuki niteliği aynıdır. Ancak isim veya soyadı düzeltme davalarında tanık dinlenmeden dahi hataların çoğu düzeltilebilmektedir.
Haklı sebep şartı
İsmin ve soyadın değiştirilmesi Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmektedir. Kanunun 27. maddesi uyarınca, isim ve soyad değiştirme ancak haklı bir sebebe dayanılarak hâkimden istenebilir. Haklı sebebe dayanma kavramı çok geniş şekilde düşünülebilir. İsmin ve soyadın kişinin itibarını zedeleyecek şekilde gülünç veya komik olması, kişinin milli değerlerine veya örf adetlerine aykırı olması, soyadın kişinin mesleki kimliğine zarar vermesi, yanlış anlamalara sebebiyet vermesi, din değiştirme, alay edilebilir olması, kişinin babasıyla kişisel ilişki kurmaması ve manevi bağ hissetmemesi nedeniyle soy ismini taşımak istememesi, kişiye bir travmayı hatırlatıyor olması, kötü tanınan bir şahsın ismiyle özdeşleşmesi ve mesleki veya sanatsal gerekçeler gibi birçok sayısız sebeple isim değiştirme veya soyadı değişikliği davası açılabilir.
İsim ve soyadı değişikliğinde kişinin medeni durumu, kişinin nüfusa kayıtlı olduğu yer, medeni hali veya doğum yeri değişmeyecektir. Erkek eş soyadını değiştirdiği zaman evlilik dönemi içinde kadının soyadı da değişir, ayrıca 18 yaşından küçük çocukların ve evlatlık çocukların soyadı da başkaca işleme gerek olmadan kendiliğinden değişir.
Kullanılan mevcut ad ve soyadı yüzünden sosyal hayatta bir karmaşa meydana gelmişse veya resmi işlemlerde yaşanan bazı karmaşıklıklar varsa, bu hususları ispatlayan belgeler isim değiştirme davası açılırken dava dosyası ile birlikte mahkemeye verilmelidir.
Tanık beyanları
İsim ve soyadı değiştirme davasının en önemli delili tanık beyanlarıdır, bu tanıklar kişinin toplumda değiştirmek istedikleri isimle tanındığına ve bilindiğine dair tanıklık ederler. Eğer isim açıkça gülünç değilse, bilinen kötü bir anlamı yoksa, yani biçimsel açıdan ismin olumsuz bir çağrışımı yoksa sübjektif durumların ispatı için tanık delili önemli hale gelmektedir.
İsim ve soyadı değiştirme davası açabilmek için süre yoktur, her zaman açılabilir. Ancak ismin ve/veya soyadın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir. Burada zarar görmekten kasıt kişinin aynı isimle olan başka bir kişi ile karıştırılmasından dolayı zarar görmesi ve benzeridir. İsim ve soyadı değiştirme davası, gerekli prosedürler hızlı bir şekilde yerine getirildiğinde ilk celsede veya en geç ikinci celsede tamamlanır. Dava mahkemeden mahkemeye değişmekle birlikte genelde 3 ay 5 ay gibi bir sürede tamamlanır. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilân olunur.
Ek olarak İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada vatandaşlar e-devlet üzerinden başvuru yaparak yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanılmamasından kaynaklanan anlam değişiklikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan, toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen ad ve soyadlarının, il ve ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir kereye mahsus mahkeme kararı aranmaksızın değiştirilebilmesine olanak sağlayan uygulama getirilmiştir ve vatandaşlar 6 Aralık 2022 tarihine kadar bu uygulamadan faydalanabileceklerdir.