Emir Gamsız - dusunce@milliyet.com.tr
Bugün piyanist-besteci olarak tanınıyorum fakat 20 yaşıma kadar beni tanıyanların aklına ilk gelen şey müzik değil basketboldu. Hâttâ o yaşa kadar hayatıma girmiş ve yıllar sonra karşılaştığım kişiler piyanist olmamı müthiş bir hayretle karşıladılar hep. Doğrusu nasıl oldu da Beşiktaş’ın oyun kurucusu Bach denince ilk akla gelen isimlerden biri oldu, ben de hâlâ hayret ediyorum. 2021’de futbolda Beşiktaş şampiyon oldu. Uzun yıllardır futbolu yakınen takip etmiyorum ama bu şampiyonluk enteresan bir şekilde, 14-15 yaşımda Beşiktaş’ın altyapı takımlarında basketbol oynarken giydiğim bir formamı bulduğum ve eşe dosta fotoğrafını yollayıp eski günlerden konuştuğum bir haftanın sonrasında geldi.
Tabii altı-üstü bir forma diye düşünebilir bugünün gençleri, ama o dönemde Türk sporu henüz ABD usulü her şeyi paraya dönüştüren bir endüstri haline gelmemişti ve o formaları gerçekten terletmeden dükkanlardan satın alıp halı sahalarda giyemezdiniz. Üzerinde reklam yok benim formamın, takımım ve takım
Bülent Akarcalı - dusunce@milliyet.com.tr
Basın haberlerine göre gündemde ‘Göç ve Afet’ konularını kapsayacak yeni bir bakanlık kurma çalışmaları varmış.
Uzun yıllardır savunduğum bir bakanlık önerisini bu fırsatla yazmak istedim.
İçişleri Bakanlığı’mız, yüklendiği görevler bakımından neredeyse devletin yarısını oluşturmaktadır. Bu görevleri sınıflarsak;
Mülki İdare (Vali ve Kaymakamlar),
Güvenlik (Emniyet, Jandarma, Sahil Güvenlik) ve
Vatandaşlık hizmetleri (Nüfus, araç ehliyeti ve ruhsatı-motosiklet, otomobil, ticari eşya ve insan taşıma, tarım araçları vs.) , AFAD-Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı,
Yabancılara yönelik Göç İdaresi Başkanlığı,
Mustafa Kemal Ulusu - kulusu@hotmail.com
Kendimi bildim bileli Türk futbolu istikrar açısından bir türlü istenilen başarıya maalesef ulaşamamıştır, dolayısıyla da zaman zaman böyle tarihi hezimetlere uğramıştır.
6-1’lik Hollanda hezimetinin bir benzerini de ben, ilk Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığımda yaşamıştım. Aynı bu dönemde olduğu gibi o yıllarda da Türk futbolu, başta Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş olmak üzere çok kötü bir dönem yaşıyordu, bundan istifade eden Trabzonspor da o şahane öz Trabzonlu gençleriyle üst üste şampiyonluklar almıştı. Ama sonra o da Trabzonlu gençleri bırakınca şampiyonluklardan uzak kalmış ve Türk futbolu da çok büyük bir kaosa sürüklenmişti.
Tabii ki bunda en büyük sebep o dönemler Türk futbolunun başındaki yönetim ve teknik ekibin eğitim ve teknik açıdan Avrupa ve Dünya futbolunun çok gerisinde olmasıydı.
1984’te göreve gelir gelmez Almanya’da Köln Spor Akademisi’ni bitiren rahmetli Yılmaz Yücetürk’ü,
Metin Çorabatır - İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi
Bir süredir muhalefet tarafından tamamen oy devşirmeye yönelik olarak yürütülen yabancı düşmanlığı, hükümetin, uluslararası toplumun takdirini kazanan mülteci politikasını da tamamen ters-yüz etmesine yol açıyor. Bu önemli politika değişikliğinin işaretleri, İçişleri Bakanlığı’nın hafta içinde yaptığı açıklamayla gelmeye başladı. Ardından AK Parti’nin MYK’sında alınan karar ile yeni işaretler alındı. Ardından Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aynı toplantıda, “Afgan göçmenlerin hepsini geri göndereceğiz” sözleriyle netleşti.
Öncelikli politika
Milliyet’in “Mültecilere Yeni Dönem” manşeti ile duyurduğu MYK toplantısı haberinde (Milliyet, 4 Eylül 2021), “Ankara’da bulunan Suriyelilerin kayıtlı oldukları şehirlere gönderilmesine yönelik alınan kararın diğer şehirleri de kapsamasının öncelikli politika olarak belirlendiğini” bildirildi.
Muhalefet çevrelerinin nefret söylemine varan,
Ali Kahriman
Afet riskinin önlenmesi ve azaltılmasına yapılan yatırım, ülkelerin yanı sıra çevrenin ekonomik, sosyal, sağlık ve kültürel direncini artırır. Afet olaylarının etkili bir şekilde önlenmesi, tehlikelerin etkisini azaltmak veya ortadan kaldırmak ve toplumun direncini artırmak için birden fazla strateji geliştirilmelidir. Elbette alınacak etki hafifletme önlemleri; hayat kurtarma ve toplumsal iyileştirme maliyetlerini azalttığı için önemlidir. Afet önleme ve azaltma stratejileri; risk değerlendirmesine dayanmalı ve arazi kullanımı, alt yapı, yapı teknolojisi, çevre ve peyzaj unsurları ile birlikte düşünülmelidir.
Kritik altyapı
Bir toplumun sosyal ve ekonomik refahı, kritik altyapı tarafından sağlanan temel hizmetlerin sürekliliğine dayanır. Bu kritik altyapı, en temel ihtiyaçları destekler: Güvenli içme suyu, gıda, güvenilir ulaşım, erişilebilir halk sağlığı hizmetleri, evler ve endüstri için enerji temini ile bankacılık, finans ve devlet hizmetlerine erişim için gerekli olan iletişim ağları bunlardan bazılarıdır. Kritik altyapı yok
Mustafa Kemal Ulusu
Değerli okurlarım, kusura bakmayın ama galiba biraz balık hafızalıyız, hemen her konuda da pek takipçi ve de araştırmacı değiliz.
7 Aralık 2012’ye gidelim ve dönemin Spor Bakanı Suat Kılıç’ın sözlerine bakalım:
“Ve o yasa ortaya çıktı. Türk sporunun yıllardır dilinden düşüremediği ama bir türlü gerçekleşmeyen kulüpler yasası nihayet masaya geldi. Bu yasa bazı başkan ve yöneticilerin işine gelmeyecek. Spor Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği tarafından hazırlanan ve Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) gönderilen Türk sporunda adeta devrim yaşatacak olan kulüpler yasası Meclis’in onayına sunulmuş olacak. Bundan böyle kulüplerin Dernekler Kanunu’na göre yönetilmesini tarihe karıştıracak olan Kulüpler Yasası ile ilgili Bakanlık hukuk departmanı çalışmasını tamamlarken 4 bölüm ve 22 maddeden oluşan yasa tasarısının içeriği Türkiye’de gündemi altüst edeceği benziyor.”
Ancak o yılları hatırlayanlar varsa konu gündemde hiç
Bülent Akarcalı
15 Haziran tarihli yazımda size ABD Senato Dış İlişkiler Komite Başkanı Robert (Bob) Menendez’i tanıtmaya çalışmıştım. Kendi kendine azılı bir Türk düşmanı olmayı seçen bu kişi uzun yıllardır Senato’da ülkemiz aleyhine her türlü hainliğin, karşıtlığın başını çekmektedir. En saçma iddialar, iftiralar onun ağzından çıkmaktadır. Her şeyiyle Yunan ve Rum destekçisi olduğu kadar Ermeni Diasporası’nı ihmal etmez. Bölücülerimiz, darbeci demokratlarımız sürekli kapısını aşındırır.
Yunanistan’ın, İngiltere sayesinde Osmanlı’dan aldığı bağımsızlığın 200. yıl törenine katılmak için davet edilen Menendez’e Kutsal Haç nişanı ile Atina şehri madalyası verildi. Böylece sırtı iyice sıvanan Menendez de aldığı rüşvetin karşılığını Türkiye’yi suçlayarak verdi.
Kendini “ABD’deki en iyi Yunan-Rum dostu” olarak tanımlayan Menendez, “Türkiye’nin gerginlikleri artırmasına sessiz kalamayız. Türkiye’nin bugünkü yönetimi, Doğu Akdeniz’de, Kafkaslar’da
Ali Kahriman
Ülkemizde son yıllarda giderek artan bir trendle, özel olarak da son aylarda çeşitli türlerde ve çok yaygın olarak yaşadığımız afetler; iktidarı, muhalefeti sivil toplum kuruluşları ile toplumun her kesimine popülizmden uzak bir “Afet Risk Analizi ve Yönetimi” planlamasının çok acil bir gereksinim olduğunu göstermiştir. Modern bir toplum olmanın en önemli kriterlerinden biri de afet riskinin önlenmesi ve azaltılmasına yönelik yapılan yatırım miktarı ile, insanların, toplumların, ülkelerin ve bunların varlıklarının yanı sıra, çevrenin ekonomik, sosyal, sağlık ve kültürel direncinin seviyesidir.
Ani gerçekleşebilir
Doğal afet, dünyanın düzenli süreçleri nedeniyle kendi başına meydana gelen bir olaydır. Bazı doğal afetler önceden tahmin edilebilirken, bazıları çok ani gerçekleşebilir. Yaralanma, ölüm ve kişisel veya ticari mülke zarar verme genellikle bu olaylar sırasında meydana gelir. Depremler, heyelanlar, çığ düşmeleri, kasırgalar, seller, tsunamiler ve volkanik patlamalar bazı