Marion Sendker - (Berlin - Ortadoğu Podcast’i Kurucu & Sunucu)
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarının ardından güvenlik endişesi içine giren Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği kararı Türkiye tarafından hiç beklenmeyen şekilde karşılık buldu. Türkiye’nin, bu iki ülkenin NATO üyeliği için masaya getirdiği en önemli konu ise, özellikle İsveç’in ama genel olarak Avrupa ülkelerinin terör örgütü PKK’ya bugüne kadar kucak açmalarıydı. Türkiye’nin kaygılarının giderilmesi gerektiği NATO ve Avrupa Birliği (AB) liderleri tarafından sıklıkla dile getirilse de, Avrupa’nın teröre bakış açısındaki dengesizlikler ve yanlışları doğru anlamanın önemli olduğunu düşünüyorum.
PKK, 2002’den beri AB ülkelerinde yasaklanmış durumda. Almanya gibi bazı ülkelerde terör örgütüne yönelik 1993 yılından beri faaliyet yasağı uygulanıyor. Buna rağmen, PKK ile özdeşleşen herkese terörist muamelesi yapılmıyor. AB açısından bakıldığında bunun iki ana nedeni
Aybars Kuday - Atatürk ne güzel söylemiş: “Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.”
Bu söz aynı zamanda sporu izleyenler icin de geçerli. Spor karşılaşmalarına gelen insanlar, seyirciler sevdiği sporu, takımı, sporcuyu desteklemeye veya seyretmeye gelen insanlardır. Seyirci sporcunun ya da takımın enerjisi, konsantrasyonu düştüğü anda tribünden bir itici güç sağlar, bir destek verir. Daha doğrusu eskiden verirdi.
Sadece Türkiye’de değil maalesef dünyada da spor karşılaşmalarına İnsanlar sporu seyretmekten çok deşarj olmak icin gidiyorlar. Maalesef taraftarların çoğu toplumda ulaşmaya çalıştığı ortamlarda kendine bir yer bulamayan ve bu aidiyet eksikliğini de tuttukları takımı fanatikçe, bilinçsizce ve mantık sınırları dışında bir hissiyatla tutan ve bu doğrultuda aksiyonlar sergileyen insanlardan oluşuyor.
Üzücü bir hikâye
Fransa’nın Nantes kulübünün oyuncusu Arjantinli futbolcu Emiliano Sala, Galler’in Cardiff City takımına transfer oluyor. Sala,
Zafer İşeri - Resmî Gazete ’de 13.05.2022 tarihinde yayımlanan 31834 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in yürürlüğe konulmasına, 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 46. Maddesi gereğince karar verilmiştir.
Özellikle son dönemdeki ev fiyatlarındaki artışın nedeni olduğu düşünülen, Türk vatandaşlığına başvuru için satın alınacak gayrimenkulün değerinin 250 bin dolar olduğu kararlaştırılmıştı. Ancak Cumhurbaşkanı başkanlığındaki, Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde bu konu tekrar gündeme gelmiştir. Kabine toplantısında istisnai Türk vatandaşlığına başvuru için satın alınacak gayrimenkulün değerinin 250 bin dolardan 400 bin dolara çıkarılması kararlaştırılmıştır.
3 yıl satmama şartı
Bu değişikliğin yürürlüğe girmesinden kısa bir süre sonra ise en az 400 bin Amerikan doları veya bu miktarın karşılığı döviz tutarında taşınmazı tapu kayıtlarına 3 yıl satılmaması şerhi koyulması şartı bulunmaktadır. Kısacası, 400 bin dolara gayrimenkul alana verilen
Bilgay Duman - bilgay.duman@gmail.com / Dünya siyaseti Rusya Ukrayna, Suriye, Libya, Yemen, Irak gibi meselelerle uğraşırken, Türkiye açısından vazgeçilemeyecek bir unsur olan Irak’taki Türkmenlerin durumunda önemli gelişmeler yaşanıyor. Her ne kadar ulusal ve uluslararası medyaya gerektiği ölçü de yansımasa da, Irak’taki Türkmenlerin en yaygın ve kapsamlı siyasi organizasyonu olan Irak Türkmen Cephesi (ITC) yeni bir dönüşüm içinde.
Her ne kadar küresel ve bölgesel olarak zayıflamış olsa da, terör örgütü DEAŞ’ın Irak’taki varlığı ve PKK’nın Irak’ın kuzeyindeki etkinliği Türkmenleri tehdit etmeye devam ediyor. Türkiye dışında, Irak’ta yaşayan başka herhangi bir halk kadar uluslararası kamuoyundan destek ve ilgi görmeyen Türkmenler, ayakta kalmaya ve milli kimliğini korumaya çalışıyor.
Türkmenlerin Irak’taki en büyük ve yaygın siyasi organı, hak mücadelesinin lokomotif unsuru olan ITC, geçtiğimiz günlerde bir kurultay yaptı. Ulusal ve
Bilgay Duman - bilgay.duman@gmail.com / Geçtiğimiz günlerde ABD eski Başkanı George W. Bush’un, yaptığı konuşma sırasında Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline değinmek isterken Ukrayna yerine “Bir adamın Irak’ı tamamen gayrı meşru ve acımasız şekilde işgal kararı” ifadesini kullanması, uluslararası kamuoyunda hayli konuşuldu. Nitekim 2003’te ABD’nin Irak’ı işgal süreci sırasında Amerikan Başkanı olarak işgal kararına imzayı Bush atmıştı. Bush’un bu “gafı”, tarihin ondan aldığı “intikam” oldu. Zira söz konusu işgal, bugün sadece Irak açısından etkiler üretmeyip, Ortadoğu’daki denklemin yanı sıra küresel siyaseti de sarstı.
Her ne kadar “Ortadoğu” tanımlamasına dair tartışmalar halen uluslararası ilişkiler açısından tartışılıyor olsa da, “nerenin ortası, kimin doğusu” gibi söylemsel düzeyde genel kabul görmüş durumda. Uluslararası ilişkilerde Ortadoğu olarak anılan coğrafyaya dair haritalara bakıldığında ise, Irak, söz konusu coğrafyanın tam merkezinde yer alıyor. Bu merkezi durum, sadece
Cengiz Kuday -
- Dünden devam
18 Mayıs gecesi Yarbay Hasan Askeri komutasındaki askerler, daha evvelki satırlarda bahsettiğim gibi, siperlere yerleştirilmiştir. Kurmay Yarbay Hasan Askeri komutasındaki 2. Tümen İstanbul’dan yola çıkarak 16 Mayıs’ta Akbaş İskelesi’nde toplanmış ve taarruz için hazırlanmıştı. Plana göre düşman donanması ateşinden korunmak için taarruz 18 Mayıs’ı 19 Mayıs’a bağlayan gece 03.30’da başlayacaktı. Harekata kuzeyden itibaren Yarbay Hasan Askeri komutasındaki (İstanbul) tümeni ve 16. Tümen katılacaktı. Taarruzun başarısı düşmanın baskına uğratılmasına ve taze bir kuvvet olarak gelen 2. Tümen’in dar bir cephede tüm kuvvetiyle hücuma geçerek düşmanı yarmasına bağlıydı. 18 Mayıs’ta Türkler düşmana karşı sayıca üstündüler. Dört tümenli Kuzey Grup Komutanı Esat Paşa’nın 50 bini bulan askerlerine karşı General Birdwood’un 18 bin askeri vardı. Türkler genellikle daha hakim sırtlarda, Anzaklar çukurlardaydı. Ama neylersiniz ki sayı ve daha yükseklerde bulunmak pek mana
Cengiz Kuday - Tarihçiler ve özel ilgi gösterenlerin dışında pek çok kimse Çanakkale Savaşları denince yalnız 18 Mart’ı hatırlar. Oysa 18 Mart Müttefik deniz güçlerinin Çanakkale Boğazı’nı deniz yoluyla geçemeyeceklerini anladıkları gündür. Bu deniz savaşlarının başarısız olması kara savaşlarını gündeme getirir.
O günkü savaşta tümüne yakını yok olan 26. Alay, ona yardıma gelen 25. Alay, 27. Alay, harp tarihinde mümtaz bir yeri olan ve mevcudunun tümüne yakını şehit olan 57. Alay daha sonra altın ve gümüş madalyalarla onurlandırılmıştır. 57. Alay’ın komutanı Binbaşı Avni Bey şehit olmuş, öldüğü gün albaylığa yükseltilmiştir. Eski Hava Kuvvetleri komutanlarından Orgeneral Tekin Arıburnu’nun babasıdır. O gün Gelibolu’nun çıkarma yapılan muhtelif yerlerinde, her biri sayfalarla anlatılacak kahramanlık menkıbeleri cereyan etmiştir.
Yarbay Mustafa Kemal
18 Mart deniz savaşından 38 gün sonra Müttefikler yine güçlü donanmalarının desteğinde yüz binlerce askerini kıyılara
ZAFER İŞERİ - Vasiyetname, miras bırakanın son istek ve arzuları ile mirasının paylaşım esaslarını belirleyen yazılı belge veya sözlü beyandır. Vasiyetname, resmi memur (noter, hakim vs.) huzurunda yapılabileceği gibi miras bırakanın kendi elyazısı ile veya koşulları varsa sözlü beyan yolu ile de geçerli bir şekilde yapılabilir. Miras bırakan ölüme bağlı bir tasarrufla; mirasçılardan biri veya birkaçı mirasçılıktan çıkarılabilir (MK m.510), mirasçı atayabilir (MK m.516), mirasçılardan birine veya üçüncü bir kişiye belirli mal vasiyeti yapabilir (MK m. 517), koşullar ve yükümlülükler (mükellefiyetler) koyabilir (MK m.515), yedek mirasçı atayabilir (MK m. 520), art mirasçı atayabilir (MK m.521) ve vakıf kurulmasını vasiyet edebilir.
Vasiyetnameler geçerli olup olmadığına bakılmaksızın tesliminden itibaren bir ay içinde vasiyet edenin son yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılır. Sulh hukuk hakimi, vasiyetnameyi açar, okur ve ilgililere tebliğ eder. Bunun dışında Sulh Hakimi, eda hükmü içeren