Ay-yıldızlı ekibimiz, çok iyi başlayıp, ilk yarısında çift haneli farklara ulaştığı maçta ribaunt üstünlüğünü yitirip, dış atışlardaki yüzdesini koruyamayınca Letonya’ya yenilmekten kurtulamadı, Dünya Kupası elemelerindeki 4. maçında 2. yenilgisini aldı.
Dünya Kupası elemeleri B Grubu’nda mücadele eden A Milli Basketbol Takımımız, 2’de 2 ile başladığı grupta art arda 2. deplasman yenilgisini tattı, Letonya karşısında salondan 79-70 yenik ayrıldı.
Hem İsveç maçında verilen hücum ribauntlarının etkisi hem de iki forveti Tolga ile Metecan’ın sakatlığı nedeniyle oynamaması nedeniyle yaşanabilecek ribaunt sıkıntısına önlem olarak maça çift uzun ve çift guard ile başlayan Türkiye, Furkan’ın savunmada, ilk çeyreğe üç üçlük sığdıran Dixon’ın da hücumdaki performansıyla kontrolü ele aldı. Bu düzenle fark çift hanelere de çıktı ama ilk yarıda yapılan 13 top kaybı, zaten tempo arayan Letonya karşısında yapılmayacak hatalardı, rakip de bunu cezalandırdı.
Devre sonunda farkı 4’e indirerek umutlanan Letonya karşısında ilk yarıyı 10 ribauntla bitiren ama 18 dakika ile belki de bu sezon hiçbir maçta kalmadığı kadar sahada kalan Furkan’ın enerjisinin düşmesi, sıkıntıyı artırdı. Aynı şekilde ilk yarıya 16 sayı sığdıran Dixon da yoruldukça, tercih hataları başladı. Bu oyuncunun yanında Melih olduğunda hücum biraz hareketlendi ama onlara skor desteğinin gelmemesi canımızı yaktı. Hücumda organizasyonu Dixon’ın 21, Melih’n 11 top kullanmayacağı şekilde yapsaydık farklı olabilirdi ama boyalı alan üretemeyince, her top bu ikilinin ellerinde patladı.
Düşen enerji ile birlikte, ilk yarıda rakipten 10 ribaunt fazla alan Türkiye’nin bu üstünlüğünü elinden kaçırması, iki forvetin sakatlığında zorunlu olarak 3 kısayla sahada kalınması da yenilgiyi getiren detaylardandı.
İsveç maçında çok kötü oynadığımız için hakem kararlarını konuşmamıştık ama her FIBA organizasyonunda olan berbat hakemler dün gece yine sahne aldı. Bu düdüklerin sadece hata olduğunu düşünmek iyimserlik olur, bence artık bu kriz için de bir şeyler yapmalı.