Şampiyonluk yarışında puan kaybı yaşamak istemeyen Galatasaray için çok kritik bir virajdı Başakşehir maçı. Fakat turuncu- lacivertlilerin teknik direktörü Çağdaş Atan; sağ bek Dubois’yı solda, sol bek Lima’yı da sağda görevlendirerek takımının handikaplı bir şekilde maça başlamasına neden oldu. Okan Buruk da bu duruma Kerem Aktürkoğlu’nu sağa, Barış Alper Yılmaz’ı da sola çekerek karşılık verdi ve hem oyunu hem de skoru aldı. Nitekim iki gol de soldan ve Barış Alper Yılmaz’ın içerisinde olduğu varyasyonlardan geldi.
Gerçekten de Barış Alper Yılmaz’a şapka çıkartmak gerekiyor. Görev verilen her mevkide elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan Okan Buruk’un jokeri, Başakşehir maçında da sağ bek pozisyonuna geçene kadar yıldızlaşan bir performans sergiledi. Attığı goldeki dönüşü ve vuruşu mükemmeldi. İkinci golde, ileride topu kapıp çalımlarla ceza sahasına girerek pozisyonu yaratan da yine Barış Alper Yılmaz’dı. Arı gibi çalıştı. Sağ açıkta başladığı karşılaşmada Okan Buruk’un hamlesiyle sol açığa geçti. 59’da Nelsson’un sakatlanması üzerine Tete oyuna girince de sağ beke alındı ve maçı bu pozisyonda bitirdi. Barış Alper, şu anda Galatasaray’ın en formda oyuncuları arasında geliyor. Hırsla, azimle çalışarak geldiği bu nokta için tebrikler, alkışlar...
Oyuna hızlı başlayan, rakibe önde basarak Başakşehir’in ısrarla uygulamaya çalıştığı geriden pasla çıkma planını altüst eden Galatasaray, 33 dakika boyunca karşılaşmanın tek hakimiydi. Konuk takımın 33’ten sonra hücum anlamında kendisini göstermeye başladığı bölümde de üçüncü gol için fırsatlar buldu sarı- kırmızılılar. Fakat bunları cömertçe harcadılar.
Galatasaray ikinci yarıda oyun olarak geriledi. Bunun temel nedeni de sakatlıklardı. Okan Buruk, ilk yarıda ayağına darbe alan Kerem Aktürkoğlu yerine Zaha ile başladı ikinci yarıya. Fakat Zaha, beklenileni veremedi. Hatalı tercihler yaptı, top kaybetti, top ezdi, kısacası etkili olamadı ve takımın saha içerisindeki uyumunu da bozdu.
59’da Nelsson’un sakatlanması, sarı- kırmızılılar için ikinci bir darbe oldu. Sağ bek Kaan Ayhan’ı Nelsson’un yerine stopere çeken Okan Buruk, yukarıda da belirttiğim gibi Tete’yi oyuna alarak Barış Alper Yılmaz’ı sağ beke çekti. Bu değişiklik Galatasaray’ın hücum gücüne darbe vurdu. Çünkü Tete de aynı Zaha gibi etkili olamadı.
Oyun olarak gerileyen sarı- kırmızılıların, kalelerinde gol görmemelerindeki en büyük faktörlerden biri hatta birincisi Muslera idi. Başarılı kaleci, kritik pozisyonlarda Başakşehirli futbolculara gol izni vermedi. Muslera, hâlâ bu takımın yarısı olmaya devam ediyor. Çok büyük bir kaleci, çok büyük bir profesyonel, çok değerli bir oyuncu...
Muslera ve Barış Alper Yılmaz dışında etkili futbolunu güzel bir golle süsleyen Mertens, hiçbir zaman belli bir çizginin altına düşmeyen Torreira ve bu maçta da başarılı performansıyla ona eşlik eden partneri Kerem Demirbay, müthiş müdahaleleriyle Davinson Sanchez ve aynı şekilde çıktığı ana kadar Victor Nelsson göz doldurdular.
Çağdaş Atan, büyük olarak adlandırılan takımlara karşı hata yaparak maç kaybetme geleneğine bir yenisini daha ekledi. Okan Buruk, taktik tahtasında üstün gelen taraftı. Nitekim bu, oyuna ve skora da yansıdı.
Galatasaray’da yeni transferlerin takıma monte edilmelerinin ardından kadronun nasıl şekilleneceği merak konusu. Ama şu an için tek öncelik Sparta Prag maçı. Sarı- kırmızılılara, Perşembe akşamı oynayacakları Sparta Prag karşılaşması için başarılar diliyorum..