11.03.2022 - 08:01 | Son Güncellenme:
OSMAN ŞENHER - GALATASARAY İYİ SAVAŞTI
Konyaspor maçındaki futboldan sonra dün gece Galatasaray’ın oynadığı futbol, o karşılaşmaya göre tamamen farklıydı. Nou Camp’ta başta kaleci, defans, orta saha olmak üzere takım resmen bütünleşti.
Bilhassa Inaki Pena, Nelsson, Marcao, solda Van Aanholt ve sağda Sacha Boey hayatlarının futbolunu oynadılar, hiç hata yapmadılar. Neden Süper Lig’de bu futbolu ortaya koyamıyorlar, resmen şaşkınım. Karşılarındaki takım Barcelona, bir yıldızlar topluluğu.
Bütün futbolcuları birbirinden kaliteli. Bilhassa forveti hangi takım olursa olsun, hemen cezayı keser. Nelsson hava toplarında Marcao ise yerden hamleleriyle sırf bizi değil, Barçalılar’ı da şaşkına çevirdi.
Pena, Barcelona’nın üçüncü kalecisiydi.
Peki dünkü mücadelenin yıldızı kimdi? Pena’dan başkası değildi. Herhalde Xavi, gelecek sezon Pena’yı birinci kaleci yapar. Orta sahada çok eleştirdiğimiz Taylan ve Berkan zaman zaman pas hatası yapmalarına rağmen olağanüstü başarılı bir 90 dakika çıkardılar.
Kolay değil en zor mevki orta sahadır. Ve bu iki futbolcu bu bölgeyi rakibe teslim etmedi.
Konya maçında takımın en kötüsü olan Boey ise bu Avrupa Ligi maçında harikalar yarattı. Yeri geldi hücuma çıktı, yeri geldi stoper oldu ve sağ çizgiyi rakibine fazla kullandırmadı.
Demek ki ligdeki son maçta oynanan kötü futbolun sebebi Barcelona karşılaşmasıymış; oyuncular kendilerini bu eşleşmeye saklamışlar.
Kerem zaman zaman da parlasa, üç dört pozisyonda çok etkili oldu. Hele bir tanesinde top defansa çarpmasa filelere gidecekti. Tabii her zaman söylüyorum; bu futbolcuda daha fazlası var. Fizik olarak biraz daha güçlenmesi lazım.
Mustafa Muhammed, Feghouli’den isabetli paslar alamasa da Katalan ekibinin defansına sürekli baskı yaptı, çok koştu, iyi mücadele etti.
Sarı-kırmızılılar bu futbolu nerede oynarlarsa oynasınlar, bu mücadeleyi hangi takım karşısında verirlerse versinler başarılı olurlar. Ama maalesef sezon başından beri bir türlü istikrarı yakalayamadılar, hep inişli çıkışlı bir oyun oynadılar. Şuna eminim ki; dünkü futbolları takıma özgüven kazandıracak. Beşiktaş ile oynanacak maç ve haftaya Barcelona’nın rövanşında daha farklı bir Galatasaray seyredeceğiz. İspanya’da alınan beraberlik büyük bir sonuç. İkincisi bundan daha zor geçecek.
Ancak hocanın taktiği, oynattığı sistem, Barcelona’nın sahada istediklerini yapamamasını beraberinde getirdi.
MEHMET DEMİRKOL (FANATİK): 0-0 DA ZAFER OLABİLİYOR
'Torrent rakibi, kendi takımından daha iyi tanıyor' demiştim. Avantajı buydu. Dün, Galatasaray'ın Avrupa macerasını da iyi analiz ettiğini gördük. Terim'in planını da iyi analiz etmiş belli ki. Bu onu sadece iyi değil, mütevazı ve olgun bir teknik adam da yapıyor.
Galatasaray kompakt savunmayı, Avrupa macerasının başından bu yana bütün maçlarda yaptı. Bu sene Avrupa Kupaları'nda ilk yarılarda kalesinde gol görmeyen tek ekip oluşları tesadüf değil. Belki hücumda çoğalmaktan taviz verdiler ama bu bir gereklilikti. Bu savunma konsantrasyonunu sahanın ilk 3'te birinde yapma kararıyla oyuna başlayınca, işleri bir anlamda daha kolay oldu. Konya maçında bu kompakt oyunu bütün sahada oynamak istemişler, rakibin ani yön değişimlerinde kopmalar yaşamışlardı.
Dün çıkışları sadece Babel ve Feghouli'nin ayaklarına bırakıp, Kerem ve Mustafa'yı koşturmak istediler. Bu özellikle Taylan ve Berkan'ın işini kolaylaştırdı. Hücum yönünde yaptıkları işler için tercih edilmiş iki hızlı bek de, bu yönlerini derin savunma için kullanınca iş daha iyi yürüdü. Merkezi kapatıp Barça'yı sürekli kenara yönlendirdiler.. Ve burayı da iyi kapattılar. Pena sızanlarda direnç noktası olunca sorun kalmadı. Bir pozisyon sürekliliği asla oluşmadı. Bazen 0-0 zafer olabiliyor işte. Gocunmamak; sevinmek, umutlanmak lazım.
ALİ ECE (FANATİK): HALEF-SELEF SENTEZİ BAŞARI
Fatih Terim döneminde UEFA Ligi’nde zorlu grupta liderlik getiren, derli toplu geçiş oyunu mirası ile halefi Torrent’in yıllarca çalıştığı Barcelona’yı avucunun içi gibi bilmesi birleşince ilk yarıda Napoli maçının aksine Galatasaray tarafından başarıyla etkisizleştirilmiş bir Barcelona izledik. Hatta ilk yarının son bölümünde Galatasaray geçişlerde Kerem Aktürkoğlu’nun yüksek kalite hızı ve dripling yetenekleri sayesinde de pozisyonlar buldu. Kaleci Inaki Pena, Memphis’in birisi frikikten iki şutunda kritik kurtarışlara imza attı. Marcao ve Nelsson ikilisi, markaj, müdahale, top kesme, pas araları gibi asli defansif görevlerini kusursuz yaptılar. Ayrıca ilk yarı boyunca Galatasaray topa az sahip olsa da stoper tandemi sayesinde panik yapmadan, Barcelona’nın baskı kurmasına izin vermeden topu efektif kullandılar.
Çok doğruydu
İkinci yarıya oyuncu değişiklikleri ile başlayan Barcelona ilk yarıdan daha etkili, baskılı başladı. Galatasaray ise yine merkezi, stoperlerinin çok iyi performansıyla kapatmayı başardı ve Barcelona’yı kenarlara itti. Adama Traore, fizik üstünlüğü ile etkili olmaya devam etse de içeri merkeze gönderdiği toplarda oluşan pozisyonlar ya Marcao-Nelsson tandemi ya da Inaki Pena tarafından engellenerek gole dönüşmedi. Torrent’in oyuncu değişiklikleri ve değişilklik dakikaları çok doğruydu. Son yarım saatte Xavi, Aubameyang’ından Luuk de Jong’una her şeyi denese de Torrent ve görev verdiği oyuncular çok iyi reaksiyon gösterdiler.