Selçuk Dereli

Selçuk Dereli

selcuk.dereli@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Futbol Federasyonu, 58. maddenin görüşülmesi için olağanüstü genel kurul kararı aldı, almasına da şimdi kendileri de işin içinden çıkamıyorlar.
Rüzgâr bu maddenin değişmesinden yana olunca genel kurul kararı almak çok kolaydı federasyon için, ancak gelinen noktada olay tam tersine döndü. Bu karar alındığında, “evet bu madde değişmeli” diyenler bile, “artık bu madde değiştirilemez” demeye başladı. Benim hayretler içinde kalarak izlediğim, federasyon öylesine amatörce götürmeye çalışılıyor ki bu süreci dağlara taşlara...
UEFA çok net bir şekilde “bu madde değiştirilemez” derken hangi akla hizmet bu maddenin değiştirilebilme ihtimali olan bir genel kurul kararı alınır? Federasyon yetkililerinin, Türk futbolu açısından böylesine can alıcı bir konuda genel kurul kararı alırken hiç mi UEFA’dan görüş almak aklına gelmedi?
Ne yaptı UEFA? Açık bir şekilde, “eğer genel kurulda 58. madde değişir diye bir karar alırsanız müdahale etmek durumunda kalırız” dedi. Yani, “bu maddenin değiştirilmesini oylamaya sunmanıza bile karşı çıkarız” diyor. UEFA bu konuda açıkça tavrını koymuşken, kulüplerin de “hayır” dediği bir ortamda bu genel kurul ancak Türk futbolunun sorunlarının tartışıldığı bir genel kurul olacak.
Oysa bir genel kurulun toplanması o kadar kolay mı? O kadar genel kurul üyesini Ankara’ya çağırıp bütün masraflarını federasyon tarafından karşılayacaksın. Yani o kadar para, sadece Aydınlar federasyonu istediği için Türk futbolunun sorunlarının tartışıldığı bir genel kuruldan öteye gidemeyecek. Böyle bir şey olabilir mi?

Haberin Devamı

Sorumlu Aydınlar
Federasyonun, hakemlerin paralarını öderken zorlandığı bir ortamda kemer sıkma politikası uygularken bu ne kadar doğru? Bunun tek sorumlusu elbette Mehmet Ali Aydınlar’dır. Aklı sıra, “Ben böyle bir karar alır, şike ile ilgili bütün sorumluluğu da genel kurula yıkarım” diye düşündü. Lakin olaylar hiç de düşündüğü gibi olmadı. Sanki yakar top oynanıyor. Ben böyle bir şey ne gördüm ne de duydum.
Futbolda şike ile ilgili böyle bir kaos yaşanırken bir de Aydınlar sorunu Türk futbol ailesini iyice işin içinden çıkılmaz hale getirdi. İstifa edecek mi etmeyecek mi konusu olayların önüne geçti ne yazık ki! Sanki yaşananlar bir rüya, elde herhangi bir veri de yok anlamsız manevralar yapılmaya çalışılıyor. Olan yine futbola oluyor...

Haberin Devamı

Elli sekizden golü yedik

Beşiktaş-Bursaspor maçını yöneten Özgür Yankaya disiplin uygulamalarında hata yaparken siyah-beyazlı takımdan İsmail Köybaşı’nı da kırmızı kartla oyundan atması gerekirdi.
FOTOĞRAF: CENGİZ MALGIR

Kırmızı kartlar buhar oldu
Hakemin başarılı olanı, disiplin uygulamalarını doğru uygulayanıdır.
Bir takımın oyuncusunun sarı kart görmesi bile onu oyundan düşürmek için çok önemli bir etkendir. Hele bir de ihraç edilmesi gereken oyuncuları atmazsanız maçın sonucuna etkiniz ise kaçınılmazdır. Tıpkı bu haftada olduğu gibi Trabzonspor-Samsunspor maçında Alanzinho, Beşiktaş-Bursaspor maçında İsmail Köybaşı, Manisaspor-Fenerbahçe maçında da Cristian Baroni çok net atılmaları gereken oyunculardı.
Hakemler bu oyuncuları atmayarak maç sonuçlarına doğrudan etki ettiler. Çünkü ihraç edilmeyen oyuncuların takımları maçları kazandılar. Bir de kazananlar büyük takımlar olunca kimsenin de sesi çıkmadı. Ya emeklerinin karşılığını bulamayan Anadolu takımları ne yapacak?
Yine kaderlerine razı olarak, önlerindeki maçlara bakacaklar! Ayrıca MHK’de büyük takım lehine hata yapan hakemlere görev vermeye devam edecek...

Haberin Devamı

Şenes Erzik nerede?
TFF Onursal Başkanı ve UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik’in konulara bu kadar duyarsız kalmasını hiç ama hiç içime sindiremiyorum. Elbette UEFA’daki görevi nedeniyle tarafsızlığını korumalı, buna katılıyorum.
Ancak Şenes Erzik değil miydi iyi olduğunda ben yaptım deyip ortalığı ayağa kaldıran? O zaman tarafsız olmuyor da işine gelmeyince mi tarafsız oluyor? İyi olduğunda kendinden, kötü olduğu zaman başkasından. Asıl işler kötü gittiği zaman ortaya çıkıp da duyarlı davranmak gerekmez mi? Yaptığı tıpkı öğretmen-öğrenci-not ilişkisinde olduğu gibi, ne güzel! İyi not aldım mı benden, kötü not aldığımda öğretmenden.
Şenes Erzik değil mi Türk futbolunun ombudsmanı olarak bu federasyonları dizayn eden kişi? Seçimlerde ağırlığını koyduğu taraf federasyon başkanı olmadı mı? Tıpkı Hasan Doğan-Mahmut Özgener federasyonunda olduğu gibi. Erzik, federasyon onursal başkanı olarak, Mahmut Özgener federasyonunu önceden uyarmayıp üzerine düşen görevi yapmamıştır. Adım gibi eminim ki birçok arızayı herkesten çok iyi biliyordu.
Özgener federasyonunun yaptıkları ise çok açık ortada. Eğer Özgener federasyonu dimdik ayakta durabilseydi bugün Türk futbolunda bunlar yaşanmıyor olacaktı. Ancak geldi bütün ihale sadece belirli kişilerin üstüne kaldı.

Anlamsız işler yapıyorlar
Özgener federasyonu zamanında futbolun düştüğü durum ortada gün gibi dururken kendisini görene ise aşk olsun! Bu durum çok ilginç, tuhaf ve bir o kadar da düşündürücü değil mi? Bence çok ama çok düşündürücü! Sonrasında da Expo 2020 yürütme kurulu başkanlığı...
Mahmut Özgener federasyonu dönemindeki bu tapeler de, yaşananlar da kokuşmuşluğun ve yozlaşmışlığın aynası olmadı mı hâlâ? Birileri maalesef mevcut durumu kurtarma yolunda anlamsız işler peşinde koşuyor. Diyelim ki yargı, bu süreç sonunda hiç kimseyi suçlu bulmadı. Peki bu tapeleri ne yapacağız? Nasıl açıklanacak bu yaşananlar? Kamuoyunun tatmin olmayı beklediği asıl önemli nokta da burası değil mi zaten?