21.02.2025 - 07:33 | Son Güncellenme:
Galatasaray UEFA Avrupa Ligi son 16 play-off turunda konuk ettiği AZ Alkmaar ile yenişemedi: 2-2. İlk maçta Hollanda'da rakibine 4-1 yenilen sarı-kırmızılı takım Avrupa'ya veda etti. Spor yazarları gol düellosuna sahne olan müsabakayı yorumladı.
AVRUPA'YA BURUK VEDA - OSMAN ŞENHER (MİLLİYET)
Galatasaray, AZ Alkmaar karşısında ilk maçı 4-1 kaybedince bu takımı kendi sahanda da 4 gol atıp elemenin zor olacağını tahmin ediyorduk. Keşke yanılsaydık. Fizik gücü çok iyi olan takımlar karşısında maalesef biz başarılı olamıyoruz. Dün gece de, kalede Günay devleşmese maçı berabere bile bitirmek mümkün değildi.
Adamların futbol mentalitesi bizden çok farklı. Tempoları, fiziklerini bir kenara koyuyorum; öyle bir paslaşıyorlar ki hiç hata yapmıyorlar. Top kaybetmiyorlar, bire birleri kazanıyorlar. Her şeyden önemlisi bizim ceza sahamız içinde bile mükemmel verkaç yapıp pozisyona giriyorlar.
'MERTENS YORGUN'
Biz ne yapıyoruz? Hücuma çıktığımız zaman doğru dürüst pas yapamıyoruz. Ver kaçımız hiç yok. Bütün ümitler Osimhen'in üzerine toplanıyor. Bu çocuk da varını yoğunu ortaya koyuyor ama bu kadar yapabiliyor. Eminim Morata da gelince hiç olmazsa pas alışverişi yapacağı bir arkadaşı olacak yanında. Üç stoperle tek başına boğuşmayacak. Mertens yorgun. Sallai de yorgun ve maça ağırlığını koyamıyor. Barış Alper gayretli gibi görünüyor ama kendisinden beklenti büyük. Tamam Sallai'ye gol pasını verdi, maç boyunca başka ne yaptı? Bilhassa ilk yarı neredeyse sahada yoktu. Bu şartlar altında galip gelmek zor.
'RAKİPLER BÖYLE HATALAR YAPMIYOR'
Kerem Demirbay pas vereceğine çalım yapıyor. O top dönüyor ve kendi kalesinde gol oluyor. Neden Hollanda takımının oyuncuları çalım yapmıyor da bizimkiler yapıyor anlamış değilim. Ceza sahası içinde Berkan kafa topuna çıkıyor, kafasından seken top rakibe asist oluyor. Rakipler böyle hatalar yapmayınca tabii ki avantaj sağlıyor. Hiç olmazsa Avrupa kupalarında son maçı da olsa, yenilmedi, ülkemize de puan kazandırdı. Takıma Lemina, Frankowski, Ahmed Kutucu bir de Morata eklenince elbette oynanan futbol da tamamen değişecek. Ama bu transferleri Avrupa kupalarında kullanamadığı için Okan hoca da çok sıkıntı çekti.
'CUESTA ÇOK AĞIR'
Cuesta ilk yarı çok ağırdı. Sağ tarafta oynadı, adam da kaçırdı, etkinliği hiç yoktu. İkinci yarı Sanchez'in yerine göbeğe geçince daha faydalı oldu, en azından kendini gösterme fırsatı buldu. Sorun yok mu takımda, çok var. Bu sorunların çoğunu bilhassa defansif yönde Lemina ve Frankowski bitirecek. Büyük ihtimalle derbi maçında bu iki futbolcunun da Galatasaray'a ne kadar katkı verdiğini hepimiz göreceğiz.
Sonuçta Galatasaray'a teşekkür etmek lazım. Evet bu takım finale kadar gider diyorduk ama olmadı. Buna rağmen futbolcular güçleri yettiği kadar mücadele ettiler. Tottenham karşısında oynadığı futbolla da iz bıraktılar, alkış aldılar.
BÜYÜK HÜSRAN - TOLGA ERSARI
Okan Buruk’un Muslera’yı kulübede oturtması, Fenerbahçe maçını daha çok önemsediğinin mesajını veriyordu cümle âleme. Elbette tura duyduğu inancı da sorgulatıyordu bu tercih.
Maçın başlamasıyla beraber kayıp bir turun emareleri daha çok kendisini göstermeye başladı. Galatasaraylı futbolcuların bir an önce gol bulma amacıyla hızlı oynama adına aceleci ve telaşlı oynamaları yanında dakikalar ilerledikçe sarı- kırmızılıların aslında bir oyun planları olmadığı da kendisini belli etti. Merkezi iyi kapatan rakipleri karşısında ceza sahasına anlamsız uzun toplar ve hedefsiz ortalar yaptılar Galatasaraylı futbolcular. Doğal olarak bunlardan bir sonuç alınamadığı gibi son derece acemice tercihler ve hareketler nedeniyle tamamlanamayan ataklar yüzünden çok sık geri koşmak zorunda kaldı sarı- kırmızılılar ve kalelerinde de çok pozisyon verdiler. Burada da Muslera’nın yerine tercih edilen Günay Güvenç, ilk yarıda yaptığı dört kurtarışla şansı oldu Galatasaray’ın ve takımını oyunda tuttu. Bir net gol pozisyonunu da Davinson Sanchez önledi.
TRANSFER FİYASKOSU JELERT!
Ancak Torreira ve Osimhen dışındaki oyuncuların performansları eşlik etmedi Günay ve Sanchez’e. İkinci yarıdaki çabasıyla belki biraz Sallai’yi de ekleyebiliriz onlara. Ama özellikle Mertens, Sara ve Barış Alper Yılmaz her geçen gün daha da gerileyen performanslarını biraz daha gerilettiler. Sağ bekte, stoperden bozma Cuesta; sol bekte ise ne kadar iyi niyetle mücadele etmeye çalışsa da fiziksel yetersizliğinden dolayı belli bir seviyeyi aşamayan transfer fiyaskosu Jelert!
1-0 mağlup girilen devrenin dönüşünde Davinson Sanchez’in olmayışı, Okan Buruk’un artık tamamen Fenerbahçe derbisine odaklandığının kanıtıydı. Bu arada onun ikinci yarının başında sahaya sürdüğü Kerem Demirbay’ın kaptırdığı topta, AZ Alkmaar’ın ikinci yarının başında oyuna giren oyuncusu Kasius farkı ikiye çıkarttı.
Bu golden bir dakika sonra Osimhen ile gelen golle umutlar yeşermişken Galatasaray’ın bir diğer iyi oyuncusu Torreira’nın; skor 2-2 iken ve maçın bitimine daha on dakika varken de Osimhen’in çıkartılması Okan Buruk’un tura olan inançsızlığını ve Fenerbahçe derbisini daha çok önemsediğini bir kez daha net bir biçimde gösterdi. Galatasaray’da Günay Güvenç, Davinson Sanchez, Torreira ve Osimhen yıldızı oldular buruk (!) gecenin. Sekiz kurtarışla kalesinde devleşti Günay. Hırsıyla, çabasıyla, mücadelesiyle, sahiplenişiyle kiralık bir dünya yıldızının çok ötesinde bir görüntü verdi Victor Osimhen.
'G.SARAY AVRUPA LİGİ'NDE İYİ KURA ÇEKTİ ASLINDA'
Sezon başında Young Boys’a iki maçta da yenilip Şampiyonlar Ligi’ne kalmayı başaramadı Galatasaray. O Young Boys, Şampiyonlar Ligi’nde averaj takımı oldu ve lig aşamasını 36. yani son sırada tamamladı. UEFA Avrupa Ligi’nde de iyi bir kura çekti aslında sarı- kırmızılılar ve Play – Off oynamadan son 16’ya kalmaları gerekirdi. Ama son derece gereksiz puan kayıpları bunu engelledi. Özellikle iç sahada 3-1'den 3-3'e gelen Dinamo Kiev maçı tam bir kırılma noktası oldu. Fakat yine de AZ Alkmaar’ı eleyebilmesi gerekirdi Galatasaray’ın. Fakat yanlışlar silsilesi, sarı- kırmızılıların bu genç rakiplerine elenip Avrupa’ya veda etmelerine neden oldu.
Yapılan ve yapılamayan transferler, transferlerdeki zamanlama, “Bu Sene O Sene” yazılı UEFA Kupası pastası kesen beceri problemli yöneticiler, her geçen gün oyunu gerileyen bir takım, formu düşen oyuncular, bunlardan sorumlu olan ve Şubat ayında hâlâ sistem arayan bir teknik direktör bu yanlışlar silsilesi içerisinde bir çırpıda sayılabilecekler. Bu arada o teknik direktörün, AZ Alkmaar’la deplasmanda oynanan Play- Off ilk maçında çıkardığı kadro, oynattığı sistem ve ilk yarı sonunda yapmadığı Kaan Ayhan değişikliğiyle adeta bir kamikaze pilotu rolü üstlendiğini de belirtmek gerekir.
'KULÜBÜN GENLERİNE HİÇ UYMADI'
Sonuç olarak büyük bir hüsran yaşadı ve yaşattı Galatasaray. Kulübün kuruluş amacına ve genlerine hiç de uymadı sarı- kırmızılıların bu sezonki Avrupa macerası. Şimdi tutunacağı dal olarak Fenerbahçe derbisi ve onunla ilintili lig şampiyonluğu mücadelesi kaldı Okan Buruk’un takımının elinde. Gözler Pazartesi gecesinde...