Süper Lig’e verilen ara Galatasaray’dan çok şey götürmüş. Futbolcuların mücadelesine, hırsına söyleyecek bir lafım yok. Ama beceri olarak bilhassa kilit oyuncular epey geriye gitmiş.
En büyük sıkıntı orta sahada. Torreira, büyük karakter koyup savaşıyor ama tek başına bir yere kadar. Oliveira, daha aktif olması lazım. Üstelik tekniği çok iyi bir futbolcu ama yeteneklerini sahaya koyamıyor. Kerem iyi niyetli, bir şeyler yapmaya çalışıyor ama yapamıyor. Yaptığı ortalar, verdiği pasların çoğu yerini bulmuyor. Ayağına aldığı topların bir çoğunu rakibe kaptırıyor.
Rashica çoğu maçta gol atar, attırır, rakibi eksiltir ancak ne var ki o da çok geri gitmiş. Mertens sakatlıktan çıktı. Buna rağmen sahaya kalitesini koyuyor. Uzun zamandır oynamadığı için güç sorunu var. Bu şartlar altında Icardi ne yapabilir? Kanatlardan kaliteli orta gelmeyince, bir de final paslarının hiç biri Icardi ile buluşamayınca gol yollarında sorun yaşanıyor.
Bunları söylerken Adana Demirsporlu futbolcuların sahaya koyduğu mücadeleyi de unutmayalım. İki stoper Morel ve Semih, iki bek Svensson ve Rodrigues, önlerinde oynayan Stambouli, Badou Ndiaye defansıyla bütünleşip sarı-kırmızılıların tüm gol yollarını kapadılar. Onyekuru, Akintola, Emre Akbaba ve Cherif Ndiaye kontrataklara çıkarak rakip kalede çok etkili oldular. İki topları direkten döndü.
Adana Demirspor gerçekten çok kaliteli iyi bir takım. Galatasaray teknik direktörü Okan Buruk, Oliveira ve Mertens’in yerine Midtsjö ve Zaniolo’yu oyuna alarak bilhassa takımın hücum yönünü ve mücadele gücünü yukarıya çıkardı. Ve sonuçta Midtsjö’nün mükemmel topa vuruşuyla golü bularak altın değerindeki üç puana giden yolu açtı.
Galatasaray’ın eski Galatasaray olmadığını kabul ediyoruz ama unutmamak lazım bu Adana Demirspor Süper Lig’in en iyi takımlarından bir tanesi. Her takımın canını, ister içerde ister dışarda yakabilir. Bunun için Galatasaray’ın aldığı üç puanı hiç kimse küçümsemesin!
Her şeyi bir kenara bırakın iki takım da sahada olağanüstü mücadele etti. Resmen savaştılar. Maç berabere de bitebilirdi, rakip takım da galip gelebilirdi. Zaniolo gibi çok büyük bir yıldız maçın kaderini değiştirdi, penaltıdan maçın sonucunu belirleyen golü attı. Yunus sonradan oyuna girmesine rağmen şimdiye kadarki en iyi performansını gösterdi, penaltıyı kazandırdı.
Son sözüm de maçın hakemi Ali Şansalan’a ve VAR hakemi Bahattin Şimşek’e... Elinizi vicdanınıza koyun; Emre Akbaba’nın Mertens’in ayak bileğine basışı dünyanın her tarafında kırmızı kart. Sizler herhalde futbolcuların ayağı kırılmadan kırmızı kartınızı çıkarmayacaksınız.